Başbakan Erdoğan Almanya'nın Hannover kentinde yaptığı konuşmada AKP hükümeti olarak azınlıklara yapılan açılımlardan bahsetti.İmar kanunundaki "cami" kelimesinin "ibadethane" olarak değiştirilmesi ve böylece kilise evlerinin önünün açılması;Patrikhane'de patrik seçiminin Sen Sinot Meclisi tarafından seçilebilmesi işinin Lozan'a uydurulması maksadıyla yabancı uyruklu Sen Sinot Meclisi üyelerine hızlı bir şekilde Türk vatandaşlığı verilmesi;Türkiye Cumhuriyeti tarihinde Patrikhane'ye verilmeyen "Yetimhane"nin AB'nin talimatıyla apar topar tapusunun Patrikhane'ye devredilmesi;Pontus Devleti'nin sembolü olan, Rumlar için siyasi bir anlamı olan Sümela Manastırı'nın bayram değil, seyran değil ayine açılması;Ermenilerin Van'da yaptığı soykırımın izlerini taşıyan, birçok Türk gencinin katledildiği Akdamar Kilisesi'nin bizzat devletin bütçesinden restore edilerek ayine açılması?Başbakan Erdoğan işte bu azınlıklara yönelik icraatlarını öve öve bitiremedi.Bu açılım maddelerini tek tek ele alırsak, bunların Türk milleti için ne anlama geldiğini daha iyi kavrarız.İmar kanununda yapılan bir kelime değişikliğiyle Türkiye'nin her yerinde ev tipi kilise açılmasının önü açılmıştır. Bunun neticesinde birkaç yıl önceki rakamlarla 40 bin kilise evi açılmış ve onbinlerce Müslüman Türk evladı bu evler vasıtasıyla Hıristiyan yapılmıştır.Bu gençler sadece Hıristiyan yapılmakla kalınmamış, örneğin Trabzon'da Hıristiyanlaştırılan gençler "Ben Pontus'um" demeye başlamışlardır. Yani olay sadece din değiştirme değil, Türk milletinin sınırları dışına çıkıp bölücü bir zihniyete bölünme hadisesidir.Gelelim Sen Sinot Meclisi meselesine? Lozan Antlaşması'na göre Patriğin zaten böyle bir uluslar arası meclis tarafından seçilmesinin önü kapatılmıştır. Lozan'ın Patrikhane'ye çizdiği sınır, Rum azınlığın ibadetle ilgili problemlerinin giderilmesidir ve Patrikhane kaymakamlığa bağlıdır.Siyasilerimizin Lozan'ın çizdiği bu sınırları kaldırarak, ekümenikliğin ilanı anlamında olan "Patriğin Sen Sinot'la seçilmesi"ne göz yumması, ardından da Lozan'a sözde uysun diye bu meclis üyelerine Türk vatandaşlığına geçirilmesi Lozan'ın delinmesinden başka bir şey değildir. Bu Patrikhane'ye devlet içinde devlet olma vasfı kazandırır ki, ileride doğabilecek sonuçları hiç kimse engelleyemez.Yetimhane konusunda AKP hükümetinin verdiği taviz ise Patrikhane avukatını bile şaşırtmıştır. Avukat, olayın Patrikhane lehine bu kadar hızlı gelişmesini asla beklemiyordu. Talimat AB'den gelince akan sular durdu ve Yatimhane'nin tapusu bir anda patrikhane'ye verildi. Bu tavizi hızlı bir şekilde alan Patrikhane'nin diğer konularda da iştahının oldukça kabardığını ifade etmek isterim.Sümela ve Akdamar kiliseleri ise siyasi misyonları olan kiliselerdir. Sümela'nın ayine açılması Yunanistan'da zafer kutlamalarına neden olurken, Akdamar'ın ayine açılması ise Ermenistan'ı sevinçten ayağa kaldırmıştır. AKP hükümeti sırf AB ve ABD istiyor diye, Yunan'ı, Ermeni'yi, Rum'u sevindirme, gönlünü hoş etme, vererek şaşırtma pozisyonuna girerken, iktidar olduğu dönemde bu ülkenin ve toprakların asıl sahibi olan Türk milletini yokluk ve yoksulluktan başka bir şey vermemiştir. Bu ülkenin asıl sahibi Türk milleti kendi ibadethanesini kendi maddi imkanları ile yaparken, ev tipi ibadethane konusunda sıkıntı yaşatılırken, açtığı camiye istediği hocayı yerleştiremezken, aksine misyonerlere her türlü kolaylıklar sağlanmaktadır.Bir açılım yapılacaksa, bu asıl Türk milletine olmalıdır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025