Bir gün Libyalı bir arkadaşımla yaylaya doğru yolculuk yaparken uzun bir sohbetin ardından kısa bir sessizlik belirdi aramızda. O anda gayri ihtiyari alışkanlık olacak ki nefes yoluyla Allah Allah demeye başladım. Yanımdaki arkadaşım biraz da garip bir tepkiyle beni taklit ederek "… ne bu ne?" şeklinde bana çıkıştı. Niye dilinden söylemek varken nefesinden söylemeye çalışıyorsun diye…
Ben de cevaben ona dedim ki: "Gel seninle bir son nefes provası yapalım. Son nefesimizi nasıl vereceğiz acaba? Hangi duyu organımızla? Kulağımızla mı, gözümüzle mi, burnumuzla mı, dilimizle mi yoksa bütün vücudumuzu saran deri dokumuzla mı?"
O da şaşkın bir şekilde, "Tabii ki inşallah dilimizle kelime-i şahadet getirerek veririz" diyerek tekrarladı. Sıra bana gelince ben de sadece bir gırtlağımın derinliklerinden ince bir nefes sesi çıkartarak, "Bence bu şekilde vereceğiz" dedim. Sonra da açıklamasını şöyle yaptım:
Prof. Dr. Haydar Baş Hocam hemen hemen bütün konuşmalarında, "Bütün çalışmalarım, gayretlerim son nefes içindir " derdi. Ve bütün hayatını bu düsturda düzenlerdi. Bütün dualarda, "Allah son nefeste iman, Kur'an nasip etsin" derdi.
İşte son nefes bu kadar önemliydi.
Yukarıda bahsettiğimiz 5 duyu organımız beynimizin kontrolünde çalışan organlardır. Beynimiz de tabii ki bizim irademiz ile çalışır. Ölüm anında bütün organlar tutulur, irade elden gider, hiçbir denklem çalışmaz hale gelir.
İradesi kaybolan vücut artık kendi başınadır. Kendi başına kalan vücut ise ne yapsın? Bir çocuğun anne ve babadan mahrum kaldığı bir anda artık içgüdüsel olarak yaşadıkları onu yönlendirir. Aynen vücut da öyledir. İradenin baştan gitmesiyle birlikte vücut ne ile meşgul olmuşsa onu yapmaya başlar.
Yani hülasa, vücudu son nefese hazırlamak ancak onun provasını sürekli yapmaktan geçer. Neticede bunların canlı örnekleri çok yaşanmıştır. Bir inşaat ustasının ölüm anında sürekli "Harç ver taş ver" diyerek ruhunu teslim etmesi, ömrünün her anı Allah'ı zikirle geçiren bir insanın ölüm anında iradesiz bir şekilde zikirle ruhunu teslim etmesi gibi birçok örnek sayılabilir.
Burada asıl anlatmak istediğim, iman hamuruyla yoğrulmuş bir bedenin veya gönlün özünde asla bir değişim olmaz.
Akıl baştan gitse de, her türlü dünyanın zorlukları altında ezilsek de, psikolojik açıdan çok kötü durumlara düşsek de o öz asla çizgisinden sapmaz.
Hakiki iman hamuruyla yoğrulmuş o öz de merhamet vardır, iz'an vardır, anlayış vardır, sabır vardır, şükür vardır, iyilik vardır, düşenin elinden tutmak vardır; o asla değişmez.
Onun için günümüz toplumunda her türlü olumsuz davranışın savunması olarak, "Psikolojim çok bozuktu", "Kendimi çok kötü hissediyordum" gibi bir çok bahane asla gerçeği yansıtmaz. Temelinde mutlaka gerçeklik payı vardır. Çünkü terbiye olmuş öz deli divane olunsa dahi asla özünden bir şey kaybetmez. Doğru bildiğinden şaşmaz. Çeşmede ne varsa onu akıtır.
Dış etkenler davranışlarda asla etkili değildir. Dış etkenler sadece özde var olan duyguları açığa çıkarır. Güzel günlerinde bütün iyi duygulara sahip olup, tabiri caizse viraja girince arabayı devirmemek gerekir. Bu tür sıkıntılı durumlarda daha temkinli, sabırlı bir şekilde davranılmalı, kabul etsek de etmesek de birbirimize ihtiyacımızın olduğunu unutmamalıyız.
Ferhat Yanık / diğer yazıları
- Ne yardan, ne serden vazgeçerler… / 04.06.2024
- Google’da en çok aranan ‘Ben neden’ cümleleri / 19.06.2023
- MMSH’den EYYT’ye / 09.12.2022
- Tilkiye cesaretini göster demişler, gitmiş yavrusunu yemiş... / 29.10.2022
- Kuvvetten kazanç varsa yoldan kayıp vardır / 15.10.2022
- Kuvvetten kazanç varsa yoldan kayıp vardır / 15.10.2022
- Körle oturan şaşı kalkar / 23.08.2022
- Bir başarı öyküsü değil, bir başarı yaşantısı / 27.07.2022
- Gündüz varlıkla arkadaş, gece yokluğa kardeş… / 13.06.2022
- Akıl baştan gitse de… / 29.05.2022
- Google’da en çok aranan ‘Ben neden’ cümleleri / 19.06.2023
- MMSH’den EYYT’ye / 09.12.2022
- Tilkiye cesaretini göster demişler, gitmiş yavrusunu yemiş... / 29.10.2022
- Kuvvetten kazanç varsa yoldan kayıp vardır / 15.10.2022
- Kuvvetten kazanç varsa yoldan kayıp vardır / 15.10.2022
- Körle oturan şaşı kalkar / 23.08.2022
- Bir başarı öyküsü değil, bir başarı yaşantısı / 27.07.2022
- Gündüz varlıkla arkadaş, gece yokluğa kardeş… / 13.06.2022
- Akıl baştan gitse de… / 29.05.2022