ABD'yi haklı olarak çok sert bir şekilde kınadık. Zira Washington Büyükelçiliğimiz önünde yaşanan olaylar nedeniyle Cumhurbaşkanımızın 12 koruması hakkında ABD yargısı tarafından yakalama kararı çıkarılmış. Ancak artık ABD'nin bu tür küstahlıklarından da az veya çok sert kınamalardan da gına geldi. Çünkü kınayınca bir şey olmuyor ki. Kınayınca arkasından hiç olmasa bile kılıç kınından çıkmalı. Yoksa kına mı yapıyorsun derler adama. Aslanın kükremesi ormanı titretir. Çünkü bunu duyanlar ya bir pençe yemiştir. Ya da şamarı görmüştür. Kınamanın diplomatik alanda ciddiye alınması için kınamadan bir gün sonra yürürlüğe girmesi gereken bazı yaptırımların olması lazım.
Türkiye'nin 6 coğrafi bölgesinde NATO ve ABD üsleri var. Bunlardan biri de İncirlik, ABD askerleri ile birlikte 5 binden fazla Amerikalının aileleri ile birlikte yaşadığı; askeri hastane, yüzme havuzları, spor salonları, kafeleri, Amerikan restoranları, Amerikan marketleri, onlarca askeri uçakların olduğu, hangarları ve iki adet askeri pisti ile birlikte küçük bir ABD eyaleti görünümünde. Üstelik ABD, üssün açıldığı 1954 yılından beri buraya milyonlarca dolar harcama yapmış. Düşünsenize Amerikalıların meşhur merakı olan beyzbol sahaları bile inşa edilmiş İncirlik'e.
Irak'ı bombalayan uçakların ve 15 Temmuz darbe girişiminde uçakların yakıtının buradan temin edildiği haberlerini de hesaba katarsak İncirlik, kınama sonrası yaptırım için iyi bir seçenek olabilir. Küçük ama maliyeti de düşük yaptırımlar bulabiliriz.
Mesela su tesisatınız eski diyerek İncirlik'in suyunu kesebiliriz. Ya da hani vatandaşın kâbusu olan; "Son ödeme tarihini bir gün geçirmişsiniz" deyip elektriklerini kesebiliriz.
Başka bir yaptırım da silahlarla ilgili. Nükleer silah uzmanı Hans M. Kristensen'in iddiasına göre, İncirlik yeraltı deposunda 50 adet B-61 hidrojen bombası varmış. Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Şeyhanlıoğlu'nun iddiasına göre de İncirlik Üssü'nde Amerika'ya ait atom silahları varmış. Dahası, New Yorker dergisinin haberine göre İncirlik NATO'nun en büyük nükleer silah deposuymuş.
Devlet erkanımızın kınama mesajlarından bir iki gün sonra, İncirlik'teki silahların; son kullanma tarihlerini tespit ve bakım amacıyla İncirlik üssünü geçici olarak bakıma alabiliriz. Hem böylelikle kaç atom bombası ve kaç hidrojen bombasının üzerinde oturduğumuzu da öğrenmiş oluruz. Ya da kınayacak halde olup olmadığımızı da anlamış oluruz.
Türkiye'nin 6 coğrafi bölgesinde NATO ve ABD üsleri var. Bunlardan biri de İncirlik, ABD askerleri ile birlikte 5 binden fazla Amerikalının aileleri ile birlikte yaşadığı; askeri hastane, yüzme havuzları, spor salonları, kafeleri, Amerikan restoranları, Amerikan marketleri, onlarca askeri uçakların olduğu, hangarları ve iki adet askeri pisti ile birlikte küçük bir ABD eyaleti görünümünde. Üstelik ABD, üssün açıldığı 1954 yılından beri buraya milyonlarca dolar harcama yapmış. Düşünsenize Amerikalıların meşhur merakı olan beyzbol sahaları bile inşa edilmiş İncirlik'e.
Irak'ı bombalayan uçakların ve 15 Temmuz darbe girişiminde uçakların yakıtının buradan temin edildiği haberlerini de hesaba katarsak İncirlik, kınama sonrası yaptırım için iyi bir seçenek olabilir. Küçük ama maliyeti de düşük yaptırımlar bulabiliriz.
Mesela su tesisatınız eski diyerek İncirlik'in suyunu kesebiliriz. Ya da hani vatandaşın kâbusu olan; "Son ödeme tarihini bir gün geçirmişsiniz" deyip elektriklerini kesebiliriz.
Başka bir yaptırım da silahlarla ilgili. Nükleer silah uzmanı Hans M. Kristensen'in iddiasına göre, İncirlik yeraltı deposunda 50 adet B-61 hidrojen bombası varmış. Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Şeyhanlıoğlu'nun iddiasına göre de İncirlik Üssü'nde Amerika'ya ait atom silahları varmış. Dahası, New Yorker dergisinin haberine göre İncirlik NATO'nun en büyük nükleer silah deposuymuş.
Devlet erkanımızın kınama mesajlarından bir iki gün sonra, İncirlik'teki silahların; son kullanma tarihlerini tespit ve bakım amacıyla İncirlik üssünü geçici olarak bakıma alabiliriz. Hem böylelikle kaç atom bombası ve kaç hidrojen bombasının üzerinde oturduğumuzu da öğrenmiş oluruz. Ya da kınayacak halde olup olmadığımızı da anlamış oluruz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Kazım Üstün / diğer yazıları
- İklim krizinin çözümü Z kuşağına kaldı / 17.12.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -2- / 10.07.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -1- / 09.07.2021
- Aşı emperyalizmi savaşları / 11.06.2021
- Atatürk’ün harp sanatının sırrı / 25.05.2021
- Dijital Ramazan Bayramı / 13.05.2021
- İsrail’in saldırısına hangi dizi ile karşılık vereceğiz! / 09.05.2021
- Çin Ortadoğu’da ABD’ye ‘şah’ dedi / 02.04.2021
- İnsanın sayısallaşması / 25.03.2021
- ABD, Kuzey Kore’ye neden demokrasi getiremiyor? / 18.03.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -2- / 10.07.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -1- / 09.07.2021
- Aşı emperyalizmi savaşları / 11.06.2021
- Atatürk’ün harp sanatının sırrı / 25.05.2021
- Dijital Ramazan Bayramı / 13.05.2021
- İsrail’in saldırısına hangi dizi ile karşılık vereceğiz! / 09.05.2021
- Çin Ortadoğu’da ABD’ye ‘şah’ dedi / 02.04.2021
- İnsanın sayısallaşması / 25.03.2021
- ABD, Kuzey Kore’ye neden demokrasi getiremiyor? / 18.03.2021