Yayınlanan yeni WikiLeaks belgeleri, ABD Dışişleri eski Bakanı Hillary Clinton'ın el Kaide'nin Suriye'deki varlığına olumlu baktığını ispatlıyor.
Belgelerde Amerika'nın Milli Emniyet eski Yardımcısı Jake Sullivan, Hillary Clinton'a gönderdiği videolu mesajda, el Kaide'nin lideri Eyman El Zevahiri'nin Suriye devleti ve Beşar Esad aleyhindeki açıklamalarına işaret ederek; "El Kaide, Suriye meselesinde bizim tarafımızda? Tüm gelişmeler bizim tasarladığımız şekilde ilerlemekte" ifadelerini kullanıyor.
Bu bilgi ortaya çıktıktan sonra ajanslar bu haberi, "Hillary Clinton'un El kaide ile bağlantısı ifşa oldu" şeklinde paylaştı.
Hillary Clinton döneminde bu iletişim gerçekleşmiş doğru, ama bu politika sadece Hillary'nin politikası değil, bu politika ABD'nin İslam coğrafyası kapsamında yıllardır takip ettiği bir politika.
Jake Sullivan'ın "Tüm gelişmeler bizim tasarladığımız şekilde ilerliyor" ifadesi çok dikkat çekici. Demek oluyor ki, Ortadoğu'da ortaya çıkan olayların tamamı ABD'nin tasarladığı şeyler?
Amacına ulaşmak için her şeyi mübah gören bir politika izliyor ABD. Bu bağlamda sadece El Kaide değil IŞİD, El Nusra, Boko Haram ve PKK/PYD-YPG ve PJAK gibi aklınıza gelen her türlü terör örgütü, ABD'nin rahatlıkla işbirliği yapabileceği ve yaptığı piyonlardır.
Terör ve terör örgütleri bugün küresel güçlerin piyonlarından başka bir şey değildir.
İslam coğrafyasında geçmişte böyle terör örgütleri ortaya çıkmadığı halde, Amerika'nın Büyük Ortadoğu Projesi ve Arap baharı gibi projeleri ortaya çıktıktan sonra mantar gibi fışkırmaları asla tesadüf değildir ve bu durum söz konusu terör örgütlerinin piyon olarak kullanıldıklarının göstergelerinden yalnızca biridir.
Şimdi bazı sorular sorup şöyle bir düşünelim;
El Kaide olmasa Batılılar Afganistan ve Irak'a nasıl müdahale edecekti?
IŞİD olmasa Batılılar Suriye'ye nasıl müdahale edecekti?
Afrika'daki Boko Haram gibi terör örgütleri olmasa Afrika'ya nasıl müdahil olacaklardı?
PKK olmasa Çekiç Güç Türkiye hangi gerekçeyle yerleşecekti?
Bütün bu soruların aynı olan cevabı, terör örgütlerinin batılı ülkelerin İslam coğrafyası üzerindeki politikalarını uygulamak için suni olarak üretilmiş araçlar olduğunu ortaya koymaktadır.
Dolayısıyla terör örgütlerinin hamisi olan ülkeler, İslam coğrafyasında ve Anadolu coğrafyasında askerleriyle, siyasetleriyle ve ekonomileriyle var oldukları müddetçe, bu terör örgütlerinin yok olması ve yenilerinin çıkmasının engellenmesi mümkün değildir.
Genelde İslam coğrafyasından, özelde ise Türkiye coğrafyasından atılması gereken unsurlar, öncelikle terörün hamisi olan, ABD, İngiltere, NATO'nun başını çektiği Batılı küresel güçlerdir.
Bu zor adımlar atılmadan başta Türkiye olmak üzere tüm İslam coğrafyasının başından terör asla eksik olmayacaktır.
Belgelerde Amerika'nın Milli Emniyet eski Yardımcısı Jake Sullivan, Hillary Clinton'a gönderdiği videolu mesajda, el Kaide'nin lideri Eyman El Zevahiri'nin Suriye devleti ve Beşar Esad aleyhindeki açıklamalarına işaret ederek; "El Kaide, Suriye meselesinde bizim tarafımızda? Tüm gelişmeler bizim tasarladığımız şekilde ilerlemekte" ifadelerini kullanıyor.
Bu bilgi ortaya çıktıktan sonra ajanslar bu haberi, "Hillary Clinton'un El kaide ile bağlantısı ifşa oldu" şeklinde paylaştı.
Hillary Clinton döneminde bu iletişim gerçekleşmiş doğru, ama bu politika sadece Hillary'nin politikası değil, bu politika ABD'nin İslam coğrafyası kapsamında yıllardır takip ettiği bir politika.
Jake Sullivan'ın "Tüm gelişmeler bizim tasarladığımız şekilde ilerliyor" ifadesi çok dikkat çekici. Demek oluyor ki, Ortadoğu'da ortaya çıkan olayların tamamı ABD'nin tasarladığı şeyler?
Amacına ulaşmak için her şeyi mübah gören bir politika izliyor ABD. Bu bağlamda sadece El Kaide değil IŞİD, El Nusra, Boko Haram ve PKK/PYD-YPG ve PJAK gibi aklınıza gelen her türlü terör örgütü, ABD'nin rahatlıkla işbirliği yapabileceği ve yaptığı piyonlardır.
Terör ve terör örgütleri bugün küresel güçlerin piyonlarından başka bir şey değildir.
İslam coğrafyasında geçmişte böyle terör örgütleri ortaya çıkmadığı halde, Amerika'nın Büyük Ortadoğu Projesi ve Arap baharı gibi projeleri ortaya çıktıktan sonra mantar gibi fışkırmaları asla tesadüf değildir ve bu durum söz konusu terör örgütlerinin piyon olarak kullanıldıklarının göstergelerinden yalnızca biridir.
Şimdi bazı sorular sorup şöyle bir düşünelim;
El Kaide olmasa Batılılar Afganistan ve Irak'a nasıl müdahale edecekti?
IŞİD olmasa Batılılar Suriye'ye nasıl müdahale edecekti?
Afrika'daki Boko Haram gibi terör örgütleri olmasa Afrika'ya nasıl müdahil olacaklardı?
PKK olmasa Çekiç Güç Türkiye hangi gerekçeyle yerleşecekti?
Bütün bu soruların aynı olan cevabı, terör örgütlerinin batılı ülkelerin İslam coğrafyası üzerindeki politikalarını uygulamak için suni olarak üretilmiş araçlar olduğunu ortaya koymaktadır.
Dolayısıyla terör örgütlerinin hamisi olan ülkeler, İslam coğrafyasında ve Anadolu coğrafyasında askerleriyle, siyasetleriyle ve ekonomileriyle var oldukları müddetçe, bu terör örgütlerinin yok olması ve yenilerinin çıkmasının engellenmesi mümkün değildir.
Genelde İslam coğrafyasından, özelde ise Türkiye coğrafyasından atılması gereken unsurlar, öncelikle terörün hamisi olan, ABD, İngiltere, NATO'nun başını çektiği Batılı küresel güçlerdir.
Bu zor adımlar atılmadan başta Türkiye olmak üzere tüm İslam coğrafyasının başından terör asla eksik olmayacaktır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024