Yazdım, yazdılar; yazıştık

Bir ileti paylaşarak başlamak istiyorum.Paylaşmadan önce ufacık bir hatırlatma yapacağım. Çok özür dileyerek "gmail.com" adlı e-posta adresinde beş bini aşan sanal bağlantım var. Facebook'ta, üç binden fazla kişiyi silmeme rağmen beş bine yakın sanal arkadaşım var. Twitter'da iki bin kişi tarafından takip ediliyor, sekiz yüz kişiyi takip ediyorum. Bu rakamları, sosyal adreslerin birbiri ile ilintilenmesini de göz önünde tutarsak; -medya şebekleri ve boyalı basın yosmalarının on binlerce takipçisi ile kıyaslanamasa da- bir rakam oluşturduğunu, her geçen gün de sayının arttığını sevinerek söylemeliyim...Yeri gelmişken; hafta içi BTP İzmir İl Başkanlığı'nda Tuğrul GÜZELYAZICI Kardeşimizin verdiği, uygulamalı "Sosyal Medyayı Doğru Kullanma Semineri"nden şahsen çok istifade ettiğimi söyleyerek, tebrik etmek ve fırsat bulundukça bu tür etkinliklerin artırılmasını, sosyal-medya kullanımında mesafe alınmasını da samimiyetle diliyorum.Şimdi bahse konu ileti:"Sayın Hocam, yazılarınızı takip etmeye devam ediyorum, e-postama da gönderiyorsunuz. Sağolun. Bu günkü yazınızda bahsediyorsunuz Diyolog programını da kaçırmamayı çalışıyorum. Gerçekten çok önemli konular işleniyor, ülke olarak bıçak sırtındayız. Bunun bilincindeyim elimden geldiği kadar çevremdeki şahışların kafalarında soru işaretleri oluşturmaya çalışıyorum. İnşaallah Bağımsız Büyük Türkiye Cumhuriyeti İlelebet payidar kalacaktır. Hocam sizinle Telefonda görüşmek için numaranızı istiyorum mümkünse e-postama gönderebilirsiniz. Benim Numaram "05.. 2.. .. .. " İyi çalışmalar Allah Kuvvet versin. Selamlar. M. T." Şahsen, zaman ayırıp okuyan, okumakla yetinmeyip tenkît veya tebrîk düşünceleriyle ileti yazan herkese mutlaka ama mutlaka cevap veriyorum. Milletimizin duyarlı mensuplarının; bizim de yaygın medya kalemşörleri gibi ulaşılmaz olmadığımızı görmelerini, bilmelerini istiyorum.Bazı arkadaşlarımıza ulaşılamamaktan kaynaklı şikâyetlenmeleri de satır arası hatırlatmak isterim!Meselâ Twitter hesabından Prof. Dr. Haydar Baş Hoca'ya ulaşanların anında karşılık görmeleri ile yaşanan memnuniyet ve saygı kazanılan saygıyı, bizzat söyleyen ve yazanlardan biliyorum. Aslında bugün başka bir konu işleyecektim ama sabahın ilk saatlerinde iletilerimi kontrol ederken gördüğüm bu ileti, fikrimi değiştirdi.Epeydir yapmayı düşündüğüm ama saat başı değiştirilen gündem yüzünden fırsat bulamadığım ve epeyce biriken iletilerden bir demet sunmaya karar verdim. Buyurun:"Değerli Büyüğüm; Sizin adınıza Twitter ve başka sosyal paylaşım sitesinden davet alıyorum. Ben, hiçbir sosyal paylaşım sitesi üyesi değilim, size cevap veremediğim için de üzgünüm.İnternetle işim mail edresinden yazı çekmek, yazılara gelen eleştirilere cevap vermekle sınırlı. Gücüm buna yetiyor.Ellerinizden öpüyor, selâm, saygı ve dua ile Sizi Rabbime emanet ediyorum. Hasan Demir"Varlığı ile müftehîr olduğum Sevgili Hasan Demir'e; teknolojik bilmezliğimden kaynaklı verdiğim rahatsızlıktan dolayı çok özür diliyorum! ***** "Mustafa Bey; Nazik cevabınız için teşekkür ederim.Yaptığımız çalışmalar zaten az sayıda olan Y... ... gibi yakın gazetelerde bile yer almıyor. Sizin Y... ...'dan ayrılmanıza üzüldüm ama Yenimesaj gazetesi'ni ve Haydar Baş Bey'in çalışmalarını takdir edenlerdenim. Hayırlı olsun. Sizce uygunsa Yenimasaj yetkililerinden rica edin; Behbut Han Merhum'un kabrinin bulunmasını haber olarak fotograflarıyla versinler. Makalem ilişikte köşenizde istediğiniz gibi yazabılirsiniz. Allaha emanet olun... Celal Öcal (Türk Dünyası İnsan Hakları)"***** "Sayın Mustafa ASLAN, göndermiş olduğum mektubuma sizden cevap geleceğini düşünüyordum ama samimi olmak gerekirse bu kadar çabuk olacağını düşünmemiştim. Hatta e-postama tekrar girdiğimde sizin ve Nurullah Hoca'nın cevabını gördüm.  İlgi ve alakanıza çok teşekkür ederim.Yazılarınızı mümkün olduğunca eskiden beri takip ederim, kendinize has üslubunuzdaki yazılarınızı her okuyuşumda yeni söylemler ve yeni bilgiler edinirim Atalarımızın dediği gibi "Öğrenmenin yaşı yok". Şu anda aklıma gelenler "Muhteşem Türk Atatürk", "Baştürk Haydar BAŞ" ve "Kaç Ak Saray". Özellikle "Kaç Ak Saray" CHP'nin bile belirli bir süre sermayesi oldu. Allah razı olsun Allah Kaleminize Kuvvet versin.Mustafa Bey, tanıştığımıza çok memnun oldum, kısmet olursa bir gün görüşüp konuşuruz. Sizin de dediğiniz gibi "Rabbimiz sebepler yaratarak benzerleri buluştururmuş". Aydın' a yolunuz düşerse beklerim. (M. T.)"*****"Selamün Aleyküm Saygı Değer Mustafa Bey; Yenimesaj Gazetesi MEYDAN Köşenizdeki "GELİYOR MUSUN?" şiirinizi okudum;'Kadir'ler, kandiller turladı gitti,/Yanmadı ışığın, uyuyor musun?İhânet camiden gürledi, öttü;/İmanın titriyor, ölüyor musun?Vatan inildiyor, duymuyor musun?' Buraya aldığım bir dörtlük gibi yürek haykırışı dizeler okunur da duymamazlık olur mu? Duydum deyip ses vermemezlik olur mu?Olmayacağını bildiğimden duyduğumu seslendirirken sabırla özlenen günlerin geleceğini bildirmekadına bende şöyle seslendim...  Bu vesile ile tekrar selam ve saygılarımı iletirim. Halil MANUŞ"Tesadüfen böyle gelişen paylaşımlardan, en sonuncu olan Halil MANUŞ Kardeşim; "Bilmez misin?" adlı çok güzel de bir şiiri göndermiş. İnşallah ilk fırsat bulduğumda, sizinle paylaşacağım."Hiç durmaz ömür saati Günler geçer gelir âti Var olan her hakikati Sezenler var, bilmez misin?"  Dörtlüğü bahsettiğim şiirinden.Yol doğru, kılavuz ehîl, hedef kutsal, ödül Allah Rızâsı olunca; yolcu yoluyla, yol yolcusuyla güzelleşiyor."OLAMAZ TÜRK'E BAŞ, TÜRK'ÜM DEMEYEN." Vesselâm...Selâm, sevgi, duâ...