Türkiye, Batının oyuncağı olmamalı

Ülkeler için sadece tanınma değil, nasıl tanındığı önemlidir.Türkiye bütün ülkeler tarafından tanınıyor, hatta birçok noktada kilit rol oynuyor ama maalesef bu tanınma özellikle son yıllarda hiç de hayra olan bir tanınma değil.AB, ABD ve İsrail'e olan bağımlılığı sebebiyle Türkiye maalesef kurması gereken birliktelikleri milli menfaatler doğrultusunda oluşturamıyor.Türkiye'nin AB, ABD ve İsrail ile olan ilişkileri emir komuta zinciriyle yürüyor. Onlar emrediyor Türkiye bu emirleri yerine getirmeye çalışıyor.Peki, Türkiye bunların bir dediklerini iki etmiyor da herhangi bir menfaat mi elde ediyor? Tabii ki hayır? AB'ye bağımlılık süreci AB'nin menfaatine, ABD'ye bağımlılık süreci ABD'nin ve İsrail'in menfaatine işliyor. Türkiye bu süreçte her noktada avucunu yalamaktan öteye geçemiyor.Türkiye, AB, ABD ve İsrail'in Ortadoğu politikalarında kilit rolde görev yapıyor.Malum, Başbakanımız ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi'nde eş başkan?ABD'nin İslam ülkelerinden istediği talepler Türkiye üzerinden ulaştırılıyor.ABD, bin yıllık bir süreçte oluşmuş olan Müslüman Türk imajını kendi menfaatleri doğrultusunda kullanıyor.ABD ve İsrail, İslam ülkelerinin Türkiye'ye olan güvenini Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında değerlendiriyor. Türkiye Irak işgalinde ABD ile aynı safta yer aldı.Türkiye Afganistan işgalinde ABD ile aynı safta yer aldı.Türkiye İsrail'in Filistinli Müslümanlara yaptığı kıyıma seyirci kaldı.Türkiye maalesef Ortadoğu'daki bütün ABD kıyımlarında ABD ile aynı safta?Son olarak da İran'a yönelik oluşturulan füze kalkanı projesine ev sahipliği yapmayı kabul etti.Eğer Türkiye bu füze kalkanına en başından hayır deseydi, emin olun ki proje tamamen biterdi ve Ortadoğu kan gölüne dönmezdi, ama maalesef füze kalkanıyla beraber Ortadoğu'nun tam bir cehenneme dönmesinin de kapısını aralamış olduk.Bu ateş elbette ki bizi de yakacak. Yaşanan bu tablo sebebiyle esasen en büyük zararı Türkiye görüyor, çünkü gelecekte başına bir sıkıntı geldiği zaman maalesef zedelenen imajı sebebiyle yanında bir destekçi bile bulamayacak.Belki de Batılı ülkelerin baştan beri planladıkları da bu?Onlar gayet iyi biliyorlar ki Türk milleti demek tarih demek?Eğer Türk milleti olmasaydı onlar Ortadoğu'ya çoktan yerleşmişlerdi, ama ne zaman bir Haçlı seferi düzenleseler karşılarına hep Türk milleti çıktı. Onlar Malazgirt'i, İstanbul'un fethini, Çanakkale'nin hezimetini unutmadılar, Sakarya'yı, İnönü'yü, Kıbrıs'ı unutmadılar. Her ne kadar Türk milletini bugün AB projesi adı altında, ABD müttefikliği adı altında kıskıvrak kuşatmış olsalar da hala içlerinde bir korku var. Ya bu Türk milleti yine uyanırsa, yeniden kenetleşirse diye ödleri patlıyor.Korkmakta da haklılar, korktukları eninde sonunda başlarına gelecek. Bugün Türk milletinin üzerinde ölü toprağı olsa da öz hala korunuyor.Türk milleti liderini arıyor. Bu lider öyle bir lider ki, herkesi bir ve beraber kılacak, aradaki bütün uçurumları ortadan kaldıracak.Türk milletini bir daha düşmemek üzere yeniden şaha kaldıracak.O lider aramızda ve gece gündüz bütün varlığı ile mücadele ediyor; aziz Türk milletinin kendisine vereceği fırsatı bekliyor.