Tezin etrafında dolaşanlar

Merhum Prof. Dr. Haydar Baş'ın dillere destan ekonomik tezi, yani Milli Ekonomi Modeli aslında öteden beri bu işten az-çok anlayanları mıknatıs gibi kendine çekiyordu.

Tüm dünyada var olan, ülkemizde ise tüm ilim mahfellerine sirayet eden bilim despotizmi yüzünden birçok ilim adamı Haydar Baş'ın farkını fark ediyor yazamıyordu, bariz farkını görüyor ama söyleyemiyordu.

Vefatının ardından da dikkat edeneler görecektir ki aynı çevreler onun tezinin etrafında adeta fır dolanıyor ama bir türlü adını söylemiyor, söyleyemiyorlar.

İlim namusu, ilim haysiyeti bilginin kaynağını, tezin sahibini açıklamayı gerektirirken, bu özelliklerden hayli uzak olan sözde bilim adamları, sözde ekonomi yazarları Milli Ekonomi Modeli tezini kıyısından-köşesinden hararetle anlatıyorlar ama bu tezin sahibi Haydar Baş'tır diyemiyorlar.

Adam hararetle anlatıyor; bu salgın bittikten sonra ve hayat normale döndükten sonra derhal bu ekonomik gidişat değişmelidir, üretim hızla artırılmalı ve tüketici mutlaka desteklenmelidir.

Piyasada mal var ama tüketicinin cebinde para yoksa sıkıntı.

Anlatmayı sürdürüyor bir sözüm ona ekonomi uzmanı; geçen gün akşam vakti pazara gittim, toplanmakta olan tezgahların etrafından, yani çöplerden patates, soğan, domates toplayan insanları gördüm. Yıllardır memleket gerçeği olan bu manzarayı arkadaşımız demek ki yeni görmüş.

Tüketicinin cebinde para olsa normal vaktinde gidecek alış-verişini yapacaktır, dolayısıyla tüketiciyi desteklemek piyasayı canlandıracak, esnafın yüzünü güldürecektir.

İhtiyacı olanın cebine para koyarsan piyasa canlanacak ama ihtiyacı olmayanın cebine kaynak akıtırsan gidip dövize yatıracak ve dövizin yükselmesine sebep olacaktır.

Korona ile mücadele kapsamında açıklanan tedbir paketlerine bakıyoruz, açıklanan tedbir paketlerinin yüzde sekseni paradan para kazanan bir avuç mutlu azınlığın, belli-başlı yandaş şirketlerin desteklenmesine yönelik.

Asıl ihtiyaç sahipleri yine pazarlardan, çöplerin içinden sebze-meyve toplamaya mahkum, bu sistem acil değişmelidir.

Görüldüğü gibi bütün bu söylemler; merhum Haydar Hoca'nın Milli Ekonomi Modelinin etrafında dolaşma faaliyetleri.

Bir hakkı, hak sahibine teslim etmek çok mu zor?

Merhum hocamız bütün bunları madde madde, satır satır yazdı, uluslararası kongrelerle tüm dünyaya tanıttı, ama o hayatta iken kıymetini bilmedik, 'Allah rahmet eylesin' demek çok mu zor?