Tevhidin merkezinde bağımsızlık

Tuhaf, anlaşılmaz ve anlatılmaz günlerdeyiz!Tarihi yazıyoruz ama balığın denizde sudan habersiz olduğu gibi, olayların içinde ve tarihi yaşadığımızın farkında değiliz!Akılları hür olmadığı için vicdanları da hür olmayan ama kendilerini hür zanneden köle zihniyetliler yüzünden; yanlış yaptığını bile bile kuvvetlinin yanında olmayı akıllılık zanneden siyaset gladyatörlerinin hükümranlığındayız!Kurunun oduna yaşın da yandığı bir yangın yerindeyiz ma'lesef!Devletçiler, sistemle savaşıyor; sistemciler sistem savunurken devlete zarar veriyorlar! Biliniyor ki; "Devlet-i Ebed-Müddet" diyen Türk Milliyetçileri ve Türk Milletçileri de "sistem" diye dayatılan "sistemsizlik"le hiç barışık olmadılar!Türk Milliyetçileri de herkes gibi mintan eteklerinden birinin uzun, diğerinin kısa olduğunun farkındalar ama kısa eteği çekiştirerek uzatmaya uğraşmıyorlar! Çünkü ilk düğmenin yanlış ilikletildiğini ve tamamını çözüp yeniden iliklemeden etekleri düzeltmenin imkânsız olduğunu biliyorlar! Aynı zamanda Türk Milliyetçileri; onlarca yıldır milliyetçilik kavramının, ulusalcılıkla milletçilik kavramının da halkçılıkla içinin boşaltıldığının farkındalar!Daha da önemlisi; onlarca yıldır; "Evet, doğru! Bir ibâdet Müslümanı değildim; ancak bir Cihat Müslümanı idim" ikrârının sahibi Atatürk'ün samîmi Müslümanlığının saklandığının farkında oldular! Türk Milliyetçileri; Atatürk'ün; "... Son peygamber olan Muhammed Mustafa (s.a.v.), ... Rebiülevvel ayının on ikinci Pazartesi gecesi sabaha doğru, tan yeri ağarırken doğdu. Gün doğmadan! Bugün, o gündür." (Nutuk, cilt, III, s.1241) diyerek Cumhuriyeti, Hz. Peygamber (s.a.a.)'in doğum gününde ilan edecek kadar sâdık Müslümanlığının, inkâr edildiğini de öğrendiler! Yazık ve hayret ki, bu memlekette; milliyetçiliğin içini sağcılara, milletçiliğin içini de solculara boşalttırdılar! Sağcılar şövenistlikle, solcular halkçılıkla millet bütünlüğünü parçaladılar!Şükürler olsun ki; yanlış yoldan doğru adrese gitmenin imkânsızlığının farkında olan; "Türkoğlu Türk'üm!" diye kükrerken; "Bir kolumu kesseler Türk kanı, diğerini kesseler Kürt kanı akar" diyecek kadar akl-ı selîm sahibi birleştirici bir Türk Önder çıktı meydanlara! Milliyetçilik ve Milletçiliği, İstiklâl Harbimiz'deki gibi yeniden birleştirip "Tek yürek, tek bilek" etmek için, İslâm ve Türk âlemine yapılan saldırıların ve sebebinin farkında olarak meydanda!Yeni Mesaj Gazetesi'nde Köşelerinde; "... Protestanların inancına göre, Mesih'in gelmesi ve Hıristiyanların 'Tanrı'nın krallığını' kurabilmeleri, Yahudilerin Arz-ı Mev'ud'a sahip olmalarına bağlıdır. İnandıkları bu gerekçeye dayanarak ABD, İsrail'i desteklemektedir" diye öğretmence öğreterek, saldırganların yaptıklarını sebepleriyle anlatmak, milleti ayıktırmak ve sadece Allah için meydanda olduğunu söylüyor. Söylemekle de kalmayıp Haçlı'ya, Siyonistlere, Haçlı ve Siyonist işbirlikçilerine, fitneci casus mezhep ve cemaatlere haddini bildiriyor!  Aynı zamanda; "Türk Bilim Adamı" sıfatıyla eğitimde, yüksek ahlâkta, siyaset ve ekonomide; dünya ve insanlığa düzen verecek kudretteki "Milli Ekonomi Modeli"yle dünyada gündem olan biri!Bu Önder; "İtin yoksa sahibinin hatırı var!" Atalar öğüdünü, İslâm ahlâkı ve Müslüman-Türk Töresi ile hayata geçiriyor! Sağladığı dip dalgalanmasından etkilenmeyen kalmadı!BOP senaryosu ile şımartılmış ve siyasallaştırılmış PKK'lılara kızıp, bütün Kürtlere öfkelenen cahillerin aksine; tamâmen kendimizden saydığı Kürt Dîn kardeşlerimizin hatırına, kudurtulmuş PKK'lı cahil gençleri bile affederek cezalandırıp kurtarmanın yolunu gösteriyor!"İşsize iş, aşsıza aş, evsize ev verdikten sonra kim niye, dağa çıkıp eşkıya olsun? Kürt meselesini Ahmet Türk'le elele vererek tek mermi atmadan, bir damla kan akıtmadan hallederim!" diyecek kadar kendinden emîn!... Bu Türkoğlu Türk Önder; Büyük Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi, "Türkiye'nin de içinde olduğu 22 Müslüman ülkenin yönetim ve sınırları değişecek!" şeklinde açıklanmış olmasına rağmen Allah'ı, Kur'ân'ı, Peygamber'i ve Dîni siyâsete alet ederek "BOP Eşbaşkanlığı" görevi ile övünen nâdanlar hakkında milleti ayıktırmayı, kendine iş edinmiş!Birinci 12 Eylül Kıyameti öncesinin devrimcilerini sağ yanında, ülkücülerini sol yanında görmek mümkün! 14 Haziran 2015'e yani Genel Seçim' e 216 gün kaldı! Hükümet'in, Muhalefeti hazırlıksız yakalamak için iki ay öne almayı düşündüğünü de gözönüne alırsak, 157 gün var!Atatürkçülük yapıyormuş gibi yaparak Atatürk'e "dinsiz" enilmesine yardımcı olan zihniyet, CHP Genel merkezinde açılan mescide itirazla uğraşırken; Milliyetçilik yapıyormuş gibi yapan MHP ise siyasallaştırılmış PKK'lıların methiyeleriyle övünmekle meşgûl!   Prof. Dr. Haydar BAŞ adlı, Türkoğlu Türk ise; Allah'ı Allahçı(!)ların, Dîni dinciler(!)in, milleti milliyetçi(!)lerin, tek kimlikli vatandaşı halkçı(!)ların, Atatürk'ü Atatürkçü(!)lerin elinden çekip alarak Ehl-i Beyt merkezinde, Hünkâr Hacı Bektaş'ça kaçanla kovalayanı sevgiyle tekleştirip, Atatürk'çe halkları milletleştirerek "Kâinat Türk Devleti" seferberliğine çağırıyor milleti!Münâfıkları, fitnecileri, ahlâksızları, İngiliz icadı sahte şeyhleri açıklayıp; Tevhîdin merkezi Ehl-i Beyt'te; Dînde vahdeti, milletçe birliği, Vatanın bölünmezliğini, "Tek yürek, tek bilek" olmanın kuvvet kudretini anlatıyor...Bu yüzden biz de inanarak; "OLAMAZ TÜRK'E BAŞ, TÜRK'ÜM DEMEYEN" Diyoruz vesselâm...Selâm, sevgi, duâ...