Ülkemizdeki, tencere kapağını kalkan zanneden savaş yanlıları bilsin ki, şatafat ve rahatlık içindeki hükümet; "İsrail bize savaş açacakmış" diye yüksek sesle bağırarak, sizlere algı operasyonu çekiyor.
Türk milleti, Çanakkale, Sakarya, Dumlupınar, Başkomutanlık, Büyük Taarruz ve Kıbrıs Barış Harekâtı gibi büyük sınavlardan başarıyla geçmiş bir millettir. Bunun ne demek olduğunu emin olun İsrail bizlerden daha iyi biliyor.
İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanya da, ihtiyatlı devlet adamlarına "rahatına düşkün" diyen, diplomasiyi alaya alıp Hitler'in birkaç hafta içinde düşmanı ezip yok edeceği algısına kapılmış bir halk vardı.
Hükümetin izlediği yol algı operasyonudur. Yerel ortaklarının açıkça söylediğini hükümet, tabiri caizse "seyrelterek" dolaylı yoldan dile getirmektedir. Hükümetin yanı sıra ana muhalefet de aynı yolu izlemektedir. Eğer gaye anayasayı değiştirmekse, sivil anayasa naraları atan hükümet, hangi maddeleri değiştirmek istediğini açıkça söylemelidir. Yine aynı şekilde ana muhalefet 'in "Özgürü" de özgür anayasadan, özgürlükçü anayasadan dem vurmayı bırakmalı, sadede gelmelidir.
AKP hükümeti, ülkenin başına geçtiği günden bu güne kadar mevcut anayasa neye engel oldu? 22 senede ne istedi de yapamadı? Yeri geldi AYM'yi tanımam dedi.
BTP lideri Hüseyin Baş, "Anayasa'da 177 maddemiz var. Bu 177 maddenin 134 tanesi değişmiş ve değişmeyen 43 tane madde kalmış. 43 maddenin 3 tanesini çıkar kalan 40 madde zaten… Ben hep söylerim, kırtasiyede anayasa taslak metin satılsa orada yazan maddeler, yani eğitimdir, ulaşımdır..." demişti.
Bu durumda;
Ya hükümet, anayasa değişikliği ile suç işleyen kişilerin sokaklarda serbestçe dolaşmasını engellemeyi, cinayetleri önlemeyi, sayısız Afgan ve Suriyeli mülteciyi ülkelerine geri göndermeyi ve sınır güvenliğini sağlamayı planlıyor. Ancak, 40 madde bu değişikliklerin önünde engel teşkil ediyor.
Ayrıca, hükümet vatandaşlara maaş vermeyi, ev hanımlarına gelir sağlamayı, öğrencilere sıcak öğle yemeği sunmayı, gençlere ücretsiz internet, ücretsiz ulaşım ve sınavsız üniversite gibi imkânlar tanımayı hedefliyor, fakat yine 40 madde bu planların hayata geçmesine engel oluyor ya da mesele dönüp dolaşıp anayasanın ilk üç maddesine geliyor.
İnsanımız aklını başına toplamalıdır, düşünmeli, gerçekleri görmeli ve durumu anlamalıdır.
Bu saatten sonra hiç kimsenin kurnazlıkla, kendisini dünya lideri ya da devrimci göstermesine kanmamalıdır.
Türk milleti uyanmalıdır, uyanmakta geç kalmıştır.
Son olarak, bölgesel sorunlar ve uluslararası meseleler bahanesiyle içerideki büyük sorunları ve zorlukları unutmamak gerekir. Bizi zayıf düşüren, dış güçler değil, içimizdeki sıkıntılar, eksiklikler, uyumsuzluklar (ya da danışıklı uyum) ve kanunsuzluklardır.
Algı operasyonuna gelmeyelim.
Kaybedecek bir 20 yıl daha yok...
- ‘Dikkat şeysidir’ algı operasyonları / 18.10.2024
- Yeni bir strateji / 09.10.2024
- ... gir cennetime / 30.09.2024
- Anglosakson ekseni / 26.09.2024
- Aselsan 2023… 2053… 2071 / 21.09.2024
- Imad 4 / 26.08.2024
- Time dergisine başlık: 'Rüzgara düğüm atmak' / 24.08.2024
- Fitiller ateşlendi / 23.08.2024
- Gençliğe Hitabe’den fırlamışçasına / 24.03.2024