Suriye için ne dediysek çıkmadı

Emperyalist ülkeler ve AKP iktidarları artı Sayın Erdoğan kendileriyle yüzleşmekten korkuyorlar. Kendi elleriyle imal ettikleri BOP ve Suriye aynasına bakmaktan kaçıyorlar. Çünkü o ayna, karşısına geçeni aynen gösteriyor. ABD, o aynaya baktı ve çaresizliğini gördü. Artık tek süper güç olmadığıyla karşılaştı. İngiltere sessizce aynanın önünden kaçtı. Almanya ha keza? Şimdi Fransa o aynanın karşısına geçti. Kaçması yakındır. Suud, Ürdün ve Katar gibi Amerikan erlerini saymıyorum bile.Ülkemize gelince dostumuzu kaybettik. Sınır güvenliğimizi kaybettik. İç güvenliğimizi kaybettik. İtibarımızı kaybettik. Can kaybettik, mal kaybettik, huzurumuzu kaybettik ve de kaybetmeye devam ediyoruz.Devletimizi yönetenler bu gerçekleri kabul etmiyor. Aynaya bakıyorlar ama gördüklerini inkâr ediyorlar. Bir Esad sendromuna tutuldular adeta. Nereye baksalar Esad'ı gördüklerini zannediyorlar. Geçen hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan, CNN International'a yaptı. "Suriye konusunda şu ana kadar ne dediysek çıktı" diyor.Oysa gerçek olan, Sayın Erdoğan ve AKP'nin, Suriye konusunda (diğer olaylarda da) ne dedilerse çıkmamış olmasıdır. Mesela!"Ortadoğu'da, bizden habersiz yaprak kımıldamaz," dediler. Tsunami çıktı, haberleri yok."Arap baharına kan pompalıyoruz," dediler, o kadar pompaladılar ki, o kan ülkemizi bastı. Görmüyorlar.Emevi Camiinde namaz kılmak için yola çıktılar. Evdeki namazdan da oldular.3 Saatte Şam'a gireriz, dediler. Ankara'nın göbeğindeki patlama alanına 3 gün sonra gidebildiler.4 yıl önce Esad'a, yıllarla değil hafta ve günlerle ömür biçtiler. Esad ya gidecek, ya gidecek, dediler. Az kalsın kendileri gidiyordu ki, MHP 'dur, gitme' dedi.Uçuşa yasak bölge istediler, ülkemiz uçuşa serbest bölge haline geldi.Suriye tarafında tampon bölge istediler. Ülkemiz tampon bölge haline getirildi.Hülasa Türkiye, Ortadoğu'da gösterdiği duruşta hem siyaseten, hem ekonomik olarak, hem itikaden, hem de ahlaken kaybetmiştir.  Şu soruyu sorun kendinize!Türkiye, Ortadoğu'da aktör mü, seyirci mi, top toplayıcı mı yoksa tribün lideri mi? Bence heyecanlı bir top toplayıcı. Tek örnek; Sayın Erdoğan'ın, geçen yıl Eylül ayında ABD'ye bir kez daha gitmişti. Parantez içinde yazıyorum; (dün ABD karşıtlığıyla tanınan ama bugün en fazla ABD'ye giden siyasetçi Sayın Erdoğan'dır.)Erdoğan o günlerde şöyle diyordu; "Tampon bölge konusu önemli. Olmazsa olmazımızdır?"Aynı istek değişik ortamlarda defalarca tekrarlandı. Olmazsa olmazımızdır, dendi. Sonra ne oldu, dersiniz? "Kadim dost" dedi ki; "tampon bölgeyi unut." Unuttu. Ama bazı kötü amaçlı (!) gazeteciler unutmamış olacak ki (!) ülkemizde yapılan bu yılki G-20 öncesi bu soruyu hatırlattılar; "G-20 zirvesi için Türkiye'ye gelecek olan ABD Başkanı Obama'ya konuyu (tampon bölge) açacak mısınız?" sorusunu sordular. Cevap netti; "Biz, ABD ne derse ona hareket ederiz."Yapma ya, diyenlere tam cümleyi aktarayım; "Tampon bölge olayını literatürümüzden çıkaralım. Tampon bölge diye bir şey söz konusu değil."Şimdi siz söyleyin! Türkiye, Ortadoğu'da aktör mü, seyirci mi, top toplayıcı mı yoksa tribün lideri mi?