'Değişim ve dönüşüm çağında yaşyoruz. Herşey değişiyor. Kelimeler ve kavramlar bile. Örneğin, yalanın adı, propaganda ve psikolojik savaş oldu. "O savaştan ne çıkar?" deyiniz. O savaş, şavaşların en öldürücüsüdür. Çünkü onda bedenler değil, gönüller ve beyinler öldürülür. Öyle olunca da, benim dediğim, oğlum dediğim insanlar, en azılı düşman olarak karşına çıkar. Böylece asıl düşman da elini kana bulamadan savaşı kazanır. Dünyada tek süper güç olarak nitelendirilen ABD bütün savaşalrı işte bu yolla kazanıyor. Gazetemizin köşe yazarı Müslim Karabacak deyimiyle süper gücün yalanıda süper oluyor.
Geliniz bu süper yalanlardan birkaçını hatırlayalım.
Soğuk savaş döneminde ABD ve Sovyetler Birliği uzayda bir yarışa girişirler. O demnde ABD Başkanı olan John F. Kennedy, bir beyanat verir. Derki "1970 yılından önce kesinlikle aya ayak basacağız". Takvimler 1969 yılını gösteriyordu. 1970 yılına 5 ay kalmıştı. Süper gücün başkanı böyle bir laf etmişti. Onun mutlaka yerine getirilmesi gerekiyordu. NASA yetkilileri hemen harekete geçtiler ve aya bir yolculuk gerçekleştirdiler. Daha doğrusu böyle bir yolculuğu gerçekleştirdiklerini bütün dünyaya ilan ettiler. Bu ilanın üzerinden tam 32 yıl geçti. Ama gel gör ki, bügün bilim adamları bu yolculuğun gerçekten yapılıp yapılmadığını tartışıyorlar. Ağırlık bu yolculuğun yapılmadığı yönünde. Çünkü NASA'nın elindeki aya yolculuk fotoğrafları çelişkilerle saçmalıklarla dolu. Ama olsun süper gücün bu süper yalanı geçti ya. Siz ona bakın.
İki süper yalana da Körfez Savaşında şahit olduk. Birisi şöyle gelişti. Irak Kuveyt'i işgal ettiğinde Kuveytli'lerin parasıyla bir Amerikan Halkla İlişkiler Şirketi tutulur.
Şirketin görevi ABD müdahalesini kamu oyu nezdinde meşru hale getirmektir. Şirketin marifetiyle ABD Kongresine genç bir kız çıkartılır. Genç kız, Irak askerlerinin tecavüzünü, bebekleri öldürüşünü ağlayarak anlatır. Dönemin başkanı Bush, bu haberi kaynak göstererk, artık insanlık adına savaşın şart olduğunu dile getirir. Bush bir ay içinde tam altı kez o genç kızın konuşmasına atıfta bulunur ve kamuoyunu arkasına alır. Sonrası malum, masum Irak halkının başına yağmur gibi bombalar yağdırır. İki sene sonra ortaya çıkar ki, o genç kız ABD'deki Kuveyt elçisinin kızıymış, şirketin yönetim kurulu başkanı da Bush'un sağ koluymuş.
Bir süper yalan daha bu şekilde yutturulur.
Süper yalanın ikincisi de şu: Körfez savaşı patlar verir. Bütün dünya televizyonları petrole bulanmış bir kuşun görüntüsünü her haberde programında gösterir. O kadar gösterir ki, o kuş, Körfez Savaşınn adeta bir sembolü haline gelir. Daha sonra öğreniriz ki; o kuş görüntüsü, 10 yıl önce Fransa'da meydana gelmiş bir kazadan çekilmiş.
Bu süper yalanları bildiğimiz için batı kaynaklı bütün heberle ihtiyatla yaklaşıyoruz. Birisi kalkıp "kardeşim sen ne demek istiyorsun yoksa Amerika'ya yapılan son saldırıyı da yalanlamaya mı çalışıyorsun?" diye sorabilir. Bu saldırıyı, şimdilik yalanlayacak halimiz yok. Ama bu işte de, mutlaka bir süper yalan dönecek şüphesini, içimizden atamıyoruz. Bu şekilde düşünürken, beklerken, nihayet süper yalanın ucu görünmeye başladı.
Uluslar arası CNN, ABD'de yaşanan patlamanın ardından yayınladığı Filistinliler'in sevinç gösterileri, meğer Körfez Savaşı dönemine aitmiş. Tam 10 yıl önce Irak'ın Kuveyt'i işgali sırasında çekilen görüntüler, yeniymiş gibi gösterildi ve "bakın müslümanlar terörü nasıl destekliyor" mesajı verdi. Mesajı alan Amerikalılar, Müslümanlara ve Camilere saldırdı.
Yoğun bir yalan bonbardımanı altındayız. Bize ulaşan haberlerin çoğu yalan ve yanlış. Onun için süper güç yalanı tam olarak delillendiremiyoruz, sadece seziyoruz. Ömrü olanlar birkaç yıl sonra, diğer süper yalanlar gibi, bu olayda ki alanı da öğreneceklerndir. Ama ne yazik ki iş işten geçmiş olacak.
Geliniz bu süper yalanlardan birkaçını hatırlayalım.
Soğuk savaş döneminde ABD ve Sovyetler Birliği uzayda bir yarışa girişirler. O demnde ABD Başkanı olan John F. Kennedy, bir beyanat verir. Derki "1970 yılından önce kesinlikle aya ayak basacağız". Takvimler 1969 yılını gösteriyordu. 1970 yılına 5 ay kalmıştı. Süper gücün başkanı böyle bir laf etmişti. Onun mutlaka yerine getirilmesi gerekiyordu. NASA yetkilileri hemen harekete geçtiler ve aya bir yolculuk gerçekleştirdiler. Daha doğrusu böyle bir yolculuğu gerçekleştirdiklerini bütün dünyaya ilan ettiler. Bu ilanın üzerinden tam 32 yıl geçti. Ama gel gör ki, bügün bilim adamları bu yolculuğun gerçekten yapılıp yapılmadığını tartışıyorlar. Ağırlık bu yolculuğun yapılmadığı yönünde. Çünkü NASA'nın elindeki aya yolculuk fotoğrafları çelişkilerle saçmalıklarla dolu. Ama olsun süper gücün bu süper yalanı geçti ya. Siz ona bakın.
İki süper yalana da Körfez Savaşında şahit olduk. Birisi şöyle gelişti. Irak Kuveyt'i işgal ettiğinde Kuveytli'lerin parasıyla bir Amerikan Halkla İlişkiler Şirketi tutulur.
Şirketin görevi ABD müdahalesini kamu oyu nezdinde meşru hale getirmektir. Şirketin marifetiyle ABD Kongresine genç bir kız çıkartılır. Genç kız, Irak askerlerinin tecavüzünü, bebekleri öldürüşünü ağlayarak anlatır. Dönemin başkanı Bush, bu haberi kaynak göstererk, artık insanlık adına savaşın şart olduğunu dile getirir. Bush bir ay içinde tam altı kez o genç kızın konuşmasına atıfta bulunur ve kamuoyunu arkasına alır. Sonrası malum, masum Irak halkının başına yağmur gibi bombalar yağdırır. İki sene sonra ortaya çıkar ki, o genç kız ABD'deki Kuveyt elçisinin kızıymış, şirketin yönetim kurulu başkanı da Bush'un sağ koluymuş.
Bir süper yalan daha bu şekilde yutturulur.
Süper yalanın ikincisi de şu: Körfez savaşı patlar verir. Bütün dünya televizyonları petrole bulanmış bir kuşun görüntüsünü her haberde programında gösterir. O kadar gösterir ki, o kuş, Körfez Savaşınn adeta bir sembolü haline gelir. Daha sonra öğreniriz ki; o kuş görüntüsü, 10 yıl önce Fransa'da meydana gelmiş bir kazadan çekilmiş.
Bu süper yalanları bildiğimiz için batı kaynaklı bütün heberle ihtiyatla yaklaşıyoruz. Birisi kalkıp "kardeşim sen ne demek istiyorsun yoksa Amerika'ya yapılan son saldırıyı da yalanlamaya mı çalışıyorsun?" diye sorabilir. Bu saldırıyı, şimdilik yalanlayacak halimiz yok. Ama bu işte de, mutlaka bir süper yalan dönecek şüphesini, içimizden atamıyoruz. Bu şekilde düşünürken, beklerken, nihayet süper yalanın ucu görünmeye başladı.
Uluslar arası CNN, ABD'de yaşanan patlamanın ardından yayınladığı Filistinliler'in sevinç gösterileri, meğer Körfez Savaşı dönemine aitmiş. Tam 10 yıl önce Irak'ın Kuveyt'i işgali sırasında çekilen görüntüler, yeniymiş gibi gösterildi ve "bakın müslümanlar terörü nasıl destekliyor" mesajı verdi. Mesajı alan Amerikalılar, Müslümanlara ve Camilere saldırdı.
Yoğun bir yalan bonbardımanı altındayız. Bize ulaşan haberlerin çoğu yalan ve yanlış. Onun için süper güç yalanı tam olarak delillendiremiyoruz, sadece seziyoruz. Ömrü olanlar birkaç yıl sonra, diğer süper yalanlar gibi, bu olayda ki alanı da öğreneceklerndir. Ama ne yazik ki iş işten geçmiş olacak.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
- İnsan hakları ve ihlâlleri / 01.02.2019
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018