Siyasetin yeni rotası: Hüseyin Baş

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP), lideriyle, kadrosuyla ve çözümleriyle siyasetin merkezinde olmaya devam ediyor. Türkiye'nin tüm siyasi parti liderleri, dün Prof. Dr. Haydar Baş'ın söylemlerine bakarak söylem geliştiriyorlardı, bugün ise Prof. Dr. Baş'ın özenle yetiştirdiği BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş'ın söylemlerini pür dikkat takip ediyorlar. 

Ekonomiden siyasete, iç politikadan dış politikaya ülkemizi ve milletimizi ilgilendiren her konuda bu böyle. Bugün siyasetin merkezinde yine BTP var, yine BTP'nin Genel Başkanı var.

Siyasetin yeni rotası Hüseyin Baş dersek, çok doğru bir tespit yapmış oluruz.

Şimdi bazı örneklerle ne demek istediğimizi anlatmaya çalışalım.

Hatırlarsanız, BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, partisinin 26 Haziran 2021 tarihinde gerçekleşen Esenyurt İlçe Kongresi'nde yaptığı konuşmada mülteci sorununa değinmiş, AB'nin "mülteciler Türkiye'de kalsın, size 3.5 milyar euro verelim" teklifine tarihi bir cevap vermişti. Baş şunları söylemişti: "Avrupa Birliği, 'Türkiye 2024 yılına kadar Suriyelileri içeride tutsun 3.5 milyar Euro vereceğiz' diyor.

Bize öyle bir başkan lazım ki Avrupa'ya dönüp şunu diyecek, 'Ey Avrupa Suriyelileri sen al biz sana 5 milyar Euro verelim.' Koca bir tarihe sahip olan Türk milletini uluslararası arenada dilenci ettiler. Niye yaptılar bunu? Çünkü ellerinde ekonomi diye hiçbir şey yok, anlatacakları-yapacakları hiçbir şey yok. Ne ekonomiyi düzeltebildiler, ne sosyal adaleti sağlayabildiler, ne eğitimi düzeltebildiler, ne hukuku düzeltebildiler. Hiçbir şey yapamadılar. Nereye el attılarsa bozdular gittiler."

BTP Lideri, "Ey Avrupa Suriyelileri sen al biz sana 5 milyar Euro verelim" tarihi cevabını söyleyene kadar hiçbir siyasi parti lideri, ne iktidardan ne de muhalefetten böyle bir ifade kullanmamıştı. Hatta o günlerde yazdığım bir yazıda, "Bundan sonra siyasilerimizden böyle bir cümle duyarsanız şaşırmayın" demiştim. Tahmin ettiğimiz gibi duyduk ve şaşırmadık.

BTP Lideri'nin bu sözleri söylemesinden 1 ay sonra (27 Temmuz 2021) İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Bitlis ziyaretinde yaptığı bir konuşmada BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş'ın bu sözlerini tekrarladı. Akşener, konuşmasının sonunda Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz'un Afgan mülteciler için Türkiye'yi 'daha doğru yer olarak' işaret eden ifadelerine şöyle tepki gösterdi: "Bu Avusturya Başbakanı, densiz adam, demiş ki, 'Bütün göçmenler, Afganlar Türkiye'de kalsın, biz de para verelim.' Ben burada Bitlislilerin huzurunda Avusturya Başbakanı olan arkadaşa diyorum ki; biz size 3 milyar avro verelim arkadaş, sen bizdekilerin tamamını al."

Avusturya Başbakanı Kurz Afganistan'la ilgili, "Eğer insanlar kaçmak zorundalarsa, herkesin Avusturya, Almanya ya da İsveç'e gelmesindense, Türkiye gibi komşu ülkeleri ya da Afganistan'ın güvenli bölgelerini kesinlikle daha doğru yer olarak görüyorum" demişti.

BTP Lideri'nin söylemleriyle, duruşuyla siyasete yön vermesiyle ilgili diğer güncel bir örnek ise Kıbrıs ile alakalı. Hatırlarsanız, Azerbayan'ın örnek bir mücadele ile kazandığı Dağlık Karabağ Zaferi'nden sonra Aralık 2020'de Azerbaycan'da, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katıldığı bir kutlama töreni gerçekleşmişti.

BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, törenden önce sosyal medya hesabından, yapılacak törenle ilgili bir mesaj paylaşmış ve tarihi bir öneride bulunmuştu: "Karabağ Zaferi kutlamalarına KKTC devleti de cumhurbaşkanlığı düzeyinde davet edilmelidir. Haydi, KKTC'yi tanıdığımızı, bir kez daha dünyaya gösterelim. 3 devlet tek millet."

O gün, siyasilerimiz bu tarihi öneriyi göz ardı ettiler. Aslında KKTC'nin dünyaya tanıtılması için oldukça önemli, tarihi bir fırsattı ama değerlendirelemedi.

BTP Lideri'nin bu önerisi 8 ay sonra karşılık buldu. 20 Temmuz tarihinde KKTC'de gerçekleştirilen 1974 Barış Harekatı kutlamalarına Azerbaycan heyeti de katıldı.  Görüşmelerde yer alan Ulusal Birlik Partisi Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu, "Artık üç devlet tek millet var diyebiliriz" ifadesini kullandı. KKTC Cumhurbaşkanı Tatar da 20 Temmuz kutlamalarına Azerbaycan heyetinin de katılmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi ve  "Üç devlet tek millet olduğumuzu dünyaya bir kez daha gösterdik" dedi.

BTP Lideri Baş'ın daha birçok açıklaması gündemin merkezine oturdu. Örneğin, "ÖTV'yi kaldıracağız", "10 bin TL asgari ücret", "Var bi hayalimiz" açıklamaları, Z kuşağı, gençlik ve beyin göçü vurgusu, Refik Saydam ve aşı vurgusu, yargının bağımsızlığı, dolar ve faiz açıklamaları, Deniz Gezmiş ve tam bağımsızlık vurgusu, temiz ve çözüm odaklı siyaset duruşu ve daha niceleri. Değişik partilerden duayen siyasetçilerin BTP Lideri'ne olan ziyaretlerine ve O'nun için yaptıkları övgülere bakılırsa, BTP ve Lideri sadece kopya çekilen bir parti ve lider değil, baş tacı edilen bir çözüm merkezi olacak. 

Yazımızı, BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş'ın Kurban bayramı vesilesiyle BTP Teşkilatına yaptığı konuşmadan notlarla bitirelim:

"Türkiye'nin bu zor sürecinde bütün siyasi yapılanmalar artık Türkiye'nin güzel günler görmesi gerektiğine inanıyor, sorunların düzelmesini istiyor. Bu noktada BTP kadrolarının ve fikirlerinin Türkiye'nin çıkış yolu olduğunun farkındalar. Parti olarak bu noktada sokakta da, diğer siyasi yapılanmalar içinde de ciddi teveccüh görüyoruz. Dolayısıyla bu teveccühü boşa çıkarmadan çalışmalarımızı yapıp, dimdik atakta olduğumuzu göstereceğiz."

"Kongrede söylediğim gibi canımız toprakta bedenimiz dimdik ayakta çalışmalarımıza devam etmemiz gerekiyor. Hiç durmadan, hiç yorulmadan çalışmalarımıza devam edeceğiz ve bu kutlu davayı Allah'ın izni ile iktidara taşıyacağız." 

"Merhum Genel Başkanımız Prof. Dr. Haydar Baş, 'Bizim zamanımız başladı. Benim kadromun her bir il teşkilatından Bakanlar Kurulu listeleri çıkarılır' derdi. Prof. Dr. Haydar Baş, kadrosunun ne kadar kıymetli olduğunu bize çok defa gösterdi. Esasında O bize bir müjde verdi. Bu müjdeyi artık taçlandırmak, hayata geçirmek bizlerin elinde."

"Bu görevi layıkıyla yapabilirsek Allah'ın izni ile önümüzde durabilecek hiçbir güç yoktur çünkü biz imanımızla, inancımızla, sevgimizle burada var olan insanlarız. Bu inancı, bu fikri en yüce makamlara taşıma kudreti de bizim elimizdedir."

"Bizim önümüz çok açık. Büyük bir davanın mensuplarıyız. Büyük bir eğitim aldık. Asla yıkılmayacak bir kültürün parçasıyız. Sayın Cumhurbaşkanı, 'Fikri iktidarı sağlayamadık' demişti. Sizin bir fikriniz olmadı ama bizim her zaman söyleyecek bir fikrimiz oldu. Biz bu fikri iktidarı sağladık ve devam ettiriyoruz."