Başbakan Binali Yıldırım, TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada, 2018 yılının tasarruf yılı olacağını ilan etti.
"Daha bir çok tasarruf tedbirini hayata geçireceğiz, önce kendimizden başlayacağız. Önce çuvaldızı kendimize batıralım ki iğneyi de vatandaşa yönelttiğimizde o da makul görsün. Şaşaa, debdebe bitiyor artık" ifadelerini kullandı.
Kurumlar vergisini 3 yıllığına geçici olarak yüzde 20'den 22'ye getirdiklerini söyleyerek, "Buna ihtiyaç var, bütçe dengeleri bakımından buna ihtiyaç var, bunu yapıyoruz" açıklamasını yaptı.
Türkiye OECD ülkeleri içerisinde gelir adaletsizliğinde üçüncü ülke? En zengin yüzde 20'lik dilimin toplam gelirden aldığı pay, en yoksul yüzde 20'lik dilimin 7,7 katı?
Kamusen'in yaptığı araştırmaya göre 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 2 bin liraya dayandı, yoksulluk sınırı ise 5 bin 300 lirayı geçti.
Gelir adaletinin olmadığı, tam gün çalışan işçisinin açlık sınırının altında, memurunun ise yoksulluk sınırının altında maaş aldığı, vatandaşlarının yüzde 90'ınından fazlasının borçlu olduğu, hane sayısından fazla 25 milyon icra dosyasının olduğu Türkiye'den bahsediyor Sayın Başbakanımız?
"Çuvaldızı kendimize, iğneyi vatandaşa batıralım" diyor, Başbakan?
Ülkemizde vatandaşın geliri yerlerde sürünürken, milyonerlerin sayısı 10 bin 49 kişi artarak 118 bin 913 kişiye yükselmiş.
Hiçbir katma değer üretmeden hüdai nabit bir şekilde milyoner sayısı artıyor.
O halde Sayın Başbakan, birilerine çuvaldız az, vatandaşa ise iğne bile fazla?
Doğru, şaşaa, debdebe artık bitmesi lazım. Ama vatandaşın ekserisi şaşaa ve debdebenin ne olduğunu bile bilmiyor, şaşaa ve debdebe içinde olanlar belli, vatandaş bırakın şaşaayı debdebeyi, normal, standart bir yaşamın bile nasıl yaşandığını unuttu.
Artık günübirlik bile yaşamıyorlar.
Maliye Bakanı Naci Ağbal'ın bütçe açıklamalarına bakılırsa, hükümet bütçe konusunda ciddi bir çıkmazda?
Toplam bütçenin 762,8 milyar lira hedeflendiği 2018 yılı için; bütçe gelirleri 696,8 milyar lira öngörülürken, 762,8 milyar lira bütçe gideri planlanıyor.
Hedeflenen bütçe açığı 65,9 milyar lira?
Bütçe gelirlerinde vergi gelirlerinin payı 599,4 milyar lira düşünülüyor.
2017 için vergi gelirleri 511 milyar lira olarak hedeflenmişti. Demek ki 2018'de 88 milyarlık bir vergi artışı hedefleniyor. Bu da genel olarak vergilerin ortalama yüzde 17'lik artışı demektir yani yüzde 9,5 olan yeniden değerleme oranının neredeyse 2 katı?
Vatandaşların maaşlarındaki artış ise elbette ki bu oranda olmayacak. Yani vatandaş 2018 yılında olmayan kemerini sıkmaya çalışacak.
İşte durum bu?
Yine biz demiştik deme durumunda kalıyoruz.
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, yıllardır, "Bunlar ekonomiyi bilmezler, bunlar size veremezler, vergi, ceza ve zam dışında bunların kaynakları yok" demiyor muydu?
Yıllardır vatandaş olarak dinlemedik, kulaklarımızı tıkadık, icralık olduk, her şeyimizi kaybettik, şimdi de kemeri olmayan donumuzun kemerinin de sıkılması isteniyor.
Millet olarak biz ettik, biz bulduk.
Gördüğümüz kadarıyla da hala da ayıkmıyoruz.
Yaşadığımız ve her geçen gün de yoğunlaşan sıkıntılar, felaketler de bizleri ayıktırmıyor maalesef?
Bakalım, nereye kadar inat edeceğiz; göreceğiz.
"Ben milletimin bütün problemlerini 24 saatte çözerim" diyen, sadece demekle kalmayıp bunun için dünya çapında bir ekonomik model ortaya koyan Prof. Dr. Baş'a sırt dönmenin inadını bakalım nereye kadar götürebileceğiz.
Bu inadı daha fazla götürebilmenin ne zamanı ne de zemini kaldı, görünen o ki bu inat millet olarak bizi götürecek.
Vatandan, bayraktan, namustan, bağımsızlıktan?
"Daha bir çok tasarruf tedbirini hayata geçireceğiz, önce kendimizden başlayacağız. Önce çuvaldızı kendimize batıralım ki iğneyi de vatandaşa yönelttiğimizde o da makul görsün. Şaşaa, debdebe bitiyor artık" ifadelerini kullandı.
Kurumlar vergisini 3 yıllığına geçici olarak yüzde 20'den 22'ye getirdiklerini söyleyerek, "Buna ihtiyaç var, bütçe dengeleri bakımından buna ihtiyaç var, bunu yapıyoruz" açıklamasını yaptı.
Türkiye OECD ülkeleri içerisinde gelir adaletsizliğinde üçüncü ülke? En zengin yüzde 20'lik dilimin toplam gelirden aldığı pay, en yoksul yüzde 20'lik dilimin 7,7 katı?
Kamusen'in yaptığı araştırmaya göre 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 2 bin liraya dayandı, yoksulluk sınırı ise 5 bin 300 lirayı geçti.
Gelir adaletinin olmadığı, tam gün çalışan işçisinin açlık sınırının altında, memurunun ise yoksulluk sınırının altında maaş aldığı, vatandaşlarının yüzde 90'ınından fazlasının borçlu olduğu, hane sayısından fazla 25 milyon icra dosyasının olduğu Türkiye'den bahsediyor Sayın Başbakanımız?
"Çuvaldızı kendimize, iğneyi vatandaşa batıralım" diyor, Başbakan?
Ülkemizde vatandaşın geliri yerlerde sürünürken, milyonerlerin sayısı 10 bin 49 kişi artarak 118 bin 913 kişiye yükselmiş.
Hiçbir katma değer üretmeden hüdai nabit bir şekilde milyoner sayısı artıyor.
O halde Sayın Başbakan, birilerine çuvaldız az, vatandaşa ise iğne bile fazla?
Doğru, şaşaa, debdebe artık bitmesi lazım. Ama vatandaşın ekserisi şaşaa ve debdebenin ne olduğunu bile bilmiyor, şaşaa ve debdebe içinde olanlar belli, vatandaş bırakın şaşaayı debdebeyi, normal, standart bir yaşamın bile nasıl yaşandığını unuttu.
Artık günübirlik bile yaşamıyorlar.
Maliye Bakanı Naci Ağbal'ın bütçe açıklamalarına bakılırsa, hükümet bütçe konusunda ciddi bir çıkmazda?
Toplam bütçenin 762,8 milyar lira hedeflendiği 2018 yılı için; bütçe gelirleri 696,8 milyar lira öngörülürken, 762,8 milyar lira bütçe gideri planlanıyor.
Hedeflenen bütçe açığı 65,9 milyar lira?
Bütçe gelirlerinde vergi gelirlerinin payı 599,4 milyar lira düşünülüyor.
2017 için vergi gelirleri 511 milyar lira olarak hedeflenmişti. Demek ki 2018'de 88 milyarlık bir vergi artışı hedefleniyor. Bu da genel olarak vergilerin ortalama yüzde 17'lik artışı demektir yani yüzde 9,5 olan yeniden değerleme oranının neredeyse 2 katı?
Vatandaşların maaşlarındaki artış ise elbette ki bu oranda olmayacak. Yani vatandaş 2018 yılında olmayan kemerini sıkmaya çalışacak.
İşte durum bu?
Yine biz demiştik deme durumunda kalıyoruz.
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, yıllardır, "Bunlar ekonomiyi bilmezler, bunlar size veremezler, vergi, ceza ve zam dışında bunların kaynakları yok" demiyor muydu?
Yıllardır vatandaş olarak dinlemedik, kulaklarımızı tıkadık, icralık olduk, her şeyimizi kaybettik, şimdi de kemeri olmayan donumuzun kemerinin de sıkılması isteniyor.
Millet olarak biz ettik, biz bulduk.
Gördüğümüz kadarıyla da hala da ayıkmıyoruz.
Yaşadığımız ve her geçen gün de yoğunlaşan sıkıntılar, felaketler de bizleri ayıktırmıyor maalesef?
Bakalım, nereye kadar inat edeceğiz; göreceğiz.
"Ben milletimin bütün problemlerini 24 saatte çözerim" diyen, sadece demekle kalmayıp bunun için dünya çapında bir ekonomik model ortaya koyan Prof. Dr. Baş'a sırt dönmenin inadını bakalım nereye kadar götürebileceğiz.
Bu inadı daha fazla götürebilmenin ne zamanı ne de zemini kaldı, görünen o ki bu inat millet olarak bizi götürecek.
Vatandan, bayraktan, namustan, bağımsızlıktan?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Hakaret ve küfür, siyasetin dili olamaz / 26.03.2025
- İmamoğlu’nun tutuklanması ve demokrasi sınavı / 25.03.2025
- ‘Onlar Kur'an'ın müşahhas halidir’ / 22.03.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Hakaret ve küfür, siyasetin dili olamaz / 26.03.2025
- İmamoğlu’nun tutuklanması ve demokrasi sınavı / 25.03.2025
- ‘Onlar Kur'an'ın müşahhas halidir’ / 22.03.2025