Peygamber Efendimiz Veda Hutbesinde biz Müslümanlara gözümüz gibi hatta çok daha ötesinde korumamızı istediği iki önemli emanet bıraktı. Bunlardan biri Kur'an-ı Kerim diğeri de 'Itretim' dediği Ehl-i Beyt'iydi.
Ancak Müslümanlar Resulullahın sözünü dinlemedi. Ehl-i Beyt'e, dolayısıyla Kur'an-ı Kerim'e ihanet ettiler. Emanetlere sahip çıkmadılar. Kerbela meydanında yaşanılanlar da bunun en iyi kanıtıdır.
Hz. Fatıma (selamullahi aleyha) Annemize, İmam Ali (kerremallahu veche)'ye, İmam Hasan Müçtebaya, İmam Hüseyin Şehid-i Kerbela'ya ve takipçilerine, çoluğuna, çocuğuna, sevenlerine her türlü eziyeti yaptılar ve neredeyse hepsi bu dünyadan şehadet şerbeti içerek Hakk'a yürüdü. Allah biz sevenlerini şefaatlerine erdirsin.
Kur'an-ı Kerim'in ve Resulü Ekrem'in verdiği haberlere baktığımızda Yahudileri peygamberler katleden, peygamber cinayetleri işleyen bir kavim olarak görüyoruz.
Belki diyorum! Hatemül Enbiyanın ümmeti Resulü Ekrem'in canına açıktan saldırıp kıymadı ama onun emanetleri olan Ehl-i Beyt'ini açıktan din kisvesi altında katletti.
Bu, Resulullahın emanetlerine ihanet değil de nedir? Resulü Ekrem'in emanetlerine sahip çıkmak, onları sevmek, baş tacı yapmak, Allah'ın (c.c.) Resulü Ekrem adına biz inananlara emriydi, talebiydi.
Ehl-i Beyt'e ihanet aslında Kur'an-ı Kerim'e de ihanettir. Çünkü Kur'an-ı Kerim'i Ehl-i Beyt'ten daha güzel anlayan, yaşayan yoktu. Ehl-i Beyt'i ortadan kaldırırsan, Ehl-i Beyt'i gizlersen aslında Kur'an'ın doğru anlaşılmasını engellemiş olursun. Oysa Kur'an-ı Kerim'de "De ki (Muhammedim), Ben peygamberliğimi tebliğime karşılık sizden, Ehl-i Beyt'imi sevmenizden başka hiçbir ücret istemiyorum" (Şura Suresi, 23-24. ayet) diye Rabbimiz bizi uyarmıştı.
Şimdi siz söyleyin! Ehl-i Beyt böyle mi sevilir! Bu açıkça Kur'an'ı Kerim'e ve Resulullaha ihanet değil midir?
Oysaki İmam Şafi (Radiyallahu anh) Ehl-i Beyt'i sevmenin, yazdığı pek çok beyitten de anlaşılacağı üzere, Kur'anî delillerle ümmetin üzerinde farz olduğunu vurgulamış, hadisten yola çıkarak da Ehl-i Beyt'i kurtuluş gemisine benzetmiştir.
Bu Muharrem günlerinde bizden önceki Müslümanların Ehl-i Beyt'e yaptıkları ihanetlerini öğreneceğiz ve göreceğiz. Bugünden itibaren tek kurtuluşun Ehl-i Beyt ile birlikte olmak olduğunu idrak edeceğiz ve onların sevgisi üzerine yaşamaya çalışacağız. Bu Muharrem ayından itibaren hayatımıza Ehl-i Beyt güneşinin aydınlığıyla devam edip yaşamaya çalışacağız.
İmam Şafi, ayrıca Ehl-i Beyt sevgisinin fıkhi boyutlarını da incelemiş ve tahiyyattaki salavatta Ehl-i Beyt'in zikredilmemesi durumunda namazın batıl olacağını belirtmiştir.
Ey Müslüman! Namazda tahiyatta Ehl-i Beyt'e salavat getirmesek namazımız batıl oluyor. Ehl-i Beyt'in ne kadar önemli olduğunu buradan da anlayabiliriz.
Kim söylüyor?
İmam Şafi (Rahmetullahi aleyh)
İmam Şafi ile devam edelim mi?
İmam, Ehl-i Beyt sevgisi sebebiyle yaşadığı dönemde birçok eleştiriye ve zulme maruz kalmış bu sevgisinden mütevellit, dönemin devlet yöneticilerinden gördüğü baskılarla bir hayli yıpranmıştır.
Buna rağmen bir gün kendisine Hz. Ali ile ilgili sorulan bir soruya da şöyle cevap vermekten geri durmamıştır: "Biz kölesiyiz hakkında 'Hel Etâ'nın indiği 'Fetâ'nın (gencin)… Ne zamana kadar gizleyeyim bu gerçeği? Ne zamana kadar ne zamana?" diyerek Hz. Alinin Kur'an-ı Kerim'de övüldüğünü bu övülen İmam Ali kerremallahu vecheyi tanımamak, Resulullah'tan sonra İslam'ın İmam Ali'nin ve neslinden gelen imamların velayeti ile devam ettiği gerçeğini saklamak olacağını gizlemek olacağını ve bunu yapamayacağını belirtiyor.
Muharrem ayının bu mübarek günlerini Ehl-i Beyt'i anlama, onlarla manevi hatlar kurmaya çalışarak geçirelim. Bu Muharrem'i ve Aşura'yı fırsat bilerek Ehl-i Beyt'in kurtuluş gemisine binmek için ve onların manevi cazibe alanına girmek için gayret edelim...
- Görünüyorum o halde varım / 07.05.2024
- Çanakkale ile İstiklal marşındaki ruh aynı ruh / 18.03.2024
- Matematiğin, fiziğin formülü mü yoksa insanlığın formülü mü? / 19.02.2024
- İnsanlığa insanlık yolculuğu şart / 15.01.2024
- Güçlü aile güçlü millet demektir / 19.12.2023
- Cumhuriyet yüz yaşında, nice yüzyıllara / 01.11.2023
- Saygı beyaz çizgimiz olmalı / 15.10.2023
- Dinin mücadelesi dinsizlikle değil din ile olmuştur / 10.09.2023
- Mum kadar ışığı yok, Kendini Güneş sananlar / 06.09.2023