Önümüzdeki günler "seçim" günleridir.Geçmişte olduğu gibi "cambaza bak" oyunları sahne alacak! Önceki akşam Meltem TV'de Banu Avar'ı izlerken, Türk milleti üzerinde oynanan "devlet tiyatro"ları ve "küresel-yerel toplum mühendislikleri" hafızamda yeniden tazelendi. Zihnimde seçim sürecinde yaşayacağımız "cambaza bak" oyunları billurlaştı.Böylece Türkiye'nin seçimi, Türk milletinin seçimi olmayacak.Bu oyunun ilk sinyalleri geliyor.Başbakan R. T. Erdoğan ABD ziyareti dönüşünde soluğu TV kanallarında aldı. Erdoğan'ın NTV'deki canlı yayın pozlarından ve "milli tondan çıkışlar"ından "seçim sürecinin cambaza bak oyunu"nun sinyallerini almamak için kör veya sağır olmak lazım.İran, Ermenistan, Afganistan, Irak, İsrail ile ilişkiler ve sair BOP meseleleri, Amerika ziyaretinin ana gündem maddeleriydi.ABD yönetimi, Erdoğan'dan almak istediğini aldı.Dışişleri Bakanı Ahmet Davudoğlu, fır dönmeye başladı bile? Davutoğlu, Beyazsaray'ın balkonundan uçurulmuş ayağına haber kağıtları bağlanmış haberci güvercinler gibi kanat çırpıyor.İlk poz Brezilya Devlet Başkanı Lula De Silva ile verildi. Malum, Brezilya yönetimi, karşı-devrimci olarak biliniyor; Amerika'nın sömürgeci politikalarına karşı duruşuyla nam salmış! Çöken küresel kapitalizmden Prof. Dr. Haydar Baş beyin "Milli Ekonomi Modeli"nin birçok temel esaslarını kendine uyarlayarak ve IMF ve sair sömürgecilerin himmetini elinin tersiyle itip kendi yağıyla kavrularak sıyrılmış. Erdoğan, ilk pozunu işte bu De Silva ile verdi. NTV ve sair TV kanallarındaki "milli tondan pozlar" ardı ardına geldi.Erdoğan, Irak'ta 100 binlerce kadın dul kaldı, ne oldu, bunun hesabını kim verecek, diye sordu yüksek perdeden bir tonla!Irak'ın işgali BOP kapsamında gerçekleşti, BOP kapsamında sürdürülüyor.Ben BOP'un ortakçısı olmadığıma göre hesabını ben verecek değilim?Kim BOP kapsamında misyon üstlendi ise o düşünsün Irak'taki vahşetin ve işgalin hesabını!Sahi 13 Ocak 2009 günü Erdoğan, TBMM grup konuşmasında, kendisi açıklamamış mıydı, biz BOP kapsamında misyon üstlendik, diye? Pardon!Yoksa Erdoğan, canlı yayında milletin huzurunda günah çıkartıyor da, biz mi bu işin künhüne vakıf değiliz!Erdoğan, aynı sahnede İran'da nükleer bomba yok, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) yetkilileri ve BM Güvenlik Konseyi üyesi devletleri İran'da somut bir nükleer bombanın varlığını söyleyemiyorlar, ama İsrail'de var, diyor. Niye kimse, elinde nükleer bombası olan İsrail'e bir şey demiyor, diye de çıkışıyor.Uluslar arası gözlemciler ise Erdoğan, George Mason Üniversitesinde yaklaşık 60 kişi önünde konuşurken laf arasında geçiştirmesi dışında, neden Amerika ziyaretinde yaptığı basın toplantılarında ve dışa açık üst düzey görüşmelerinde İsrail'in elindeki nükleer bombayı gündeme getirmedi, diye sormadan edemiyor.Seçim mevsiminde Erdoğan, güya İsrail karşıtı duruş sergiliyor; aynı gün AKP hükümeti, İsrail tarafından modernize edilmiş Türk tanklarının teslim seremonisini yapıyor. Aynı demde Türkiye ile İsrail arasındaki stratejik işbirliği anlaşmalarının aynı şekilde devam edeceği teyid ediliyor.Bu, hem perhiz, hem de lahana turşusu pozu olsa gerek!Erdoğan'ın Davos'taki "one minutes!" çıkışının seçim öncesi oluşturulmuş bir senaryo olduğu yazıldı, çizildi, medyaya yansıdır. Benzer "güya İsrail karşıtı bir çıkış"ın önümüzdeki seçim günlerinde sahneleneceğini yazıyor İsrail gazeteleri.Erdoğan, İran'a niye ambargo koyalım, Kasr-ı Şirin'den bu tarafa İran ile problemimiz olmadı ki, diye çıkışıyor. Irak meselesinde bize ambargo uygulattılar, kendileri çevre ülkeler üzerinden ticaret yaptılar; şu anda İran ile 10 milyar dolara ulaşmış bir dış ticaret hacmimiz var sizler dolaylı yollardan yaptığınız bu işi ben komşumla neden yapmayayım, diyor. Seçim üstü yeni vaziyet bu!Dinleyen de zanneder ki, Erdoğan, BOP'ta üstlendiğini ilan ettiği misyonu Obama'ya iade etti. Hatırlayın, İran konusundaki bu yaklaşım, BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş'ın İran meselesi gündem edildiğinde yaptığı ikazdır, ortaya koyduğu perspektiftir.Ermenistan ile protokoller imzalayan Erdoğan, işgal edilen Karabağ şartını ve sınırlarımızı hangi sebeple kapattığımızı ekranlarda birden hatırladı.Bu kadarına da pes doğrusu diyorsunuz? Erdoğan, seçim günlerinde pirim yapacak ne varsa onları sarılmış vaziyette? Gömlek değiştiriyor; seçimlik gömlek giyiyor.Erdoğan, AB'ye bile sitem ediyor, fırça basıyor ekranlardan! Türk milleti bunlara tekrar aldanırsa, vay o zaman Türkiye'nin haline!KKTC halkı cambaza bak oyununu fark etti, AB'nin ve AKP'nin M. Ali Talat'ını postaladı. Darısı Türkiye'nin başına, Türkiye'deki Talatçıların, seçim üstü "milli roller"e soyunan AB'cilerin, Amerikancıların başına?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019