Sabah-akşam, gece-gündüz şarıl şarıl yağmakta olan yağmura rağmen şerha şerha yarılmış olan toprağın yarıkları bir türlü kapanmıyorsa problem yağmurda değil elbette topraktadır.
Normal şartlarda toprağın çatlakları kapanması gerekirken, gelen sular-seller toprağın yarıklarında kayboluyor ve de yarıklar bir türlü kapanmıyorsa o bölgenin toprağına odaklanmak gerekmektedir.
Ramazan ikliminde, rahmetin sağanak sağanak yağdığı bir ortamda, oruç tutan her ferdi orucun da tuttuğu bir mevsimde, dildeki yaralar bir türlü düzelmiyorsa, eldeki yanlışlar bir türlü onarılamıyorsa, hal ve ahvaldeki kötü görünüm en güzele tebdil olamıyorsa o elin, o dilin ve o bedenin bağlı olduğu gönüle odaklanmak lazım demektir.
Dilini orucun terbiyesine teslim etmeyene ne yapsın oruç?
Elini orucun eşsiz eğitim metotlarına teslim etmeyene ne yapsın oruç?
Halini orucun ıslah hareketlerine teslim etmeyene neylesin oruç?
En önemlisi de, bütün organlarına hükmeden gönlünü orucun terbiye metoduna teslim etmeyene neylesin oruç?
Orucun farziyetini bildiren İlahi mesajın sonunda; "bu sayede muttaki olursunuz, takvaya erersiniz, İlahi emir ve yasaklara karşı daha da duyarlı hale gelirsiniz" cümlesi oruç tutanın hayatında bir türlü tahakkuk etmiyorsa, oruç tutanın hayatındaki çatlaklar ve yarıklar, ahlaki bozulmalar ve pörsümeler devam ediyorsa o kişi oruç tutuyor ama oruç o kişiyi tutamıyor demektir.
Kişiyi, yalandan, talandan, gıybetten, iftiradan, kul hakkına tecavüzden, yetim malına çökmekten, alın terine çöreklenmekten oruç uzaklaştıramıyorsa hangi şey uzaklaştıracaktır?
Kendi özel ilkeleri ile, özel fermanları ile gelen on bir ayın sultanı Ramazanın eğitim metotlarından sadece birisi olan oruç, günün sonunda sadece kişinin açlığını ve susuzluğunu artırmış, mesela güzel hasletlerini artıramamışsa, vicdanını harekete geçirememişse, yağmurun altında olduğu halde bir türlü çatlakları kapanmayan çorak toprağa dönmüş demektir.
Ramazan mektebinin müfredat programına harfiyyen uymayan, bu mektebin eğitim ilkelerine gönüllü olarak teslim olmayan gönüller, sürekli dersi kaynatma peşinde olan, sürekli gözü ve kulağı dışarda olan haylaz öğrenciler gibi günü, haftayı ve ayı eli boş bir halde bitirmek durumunda kalırlar.
Ramazan ikliminde dahi bir türlü yumuşamayan gönüller, dilini düzeltemeyen, elini düzeltemeyen, halini en güzel hale tebdil edemeyen ve vicdanını bir türlü 'haklıya hakkını teslim etme' seviyesine getiremeyen gönüller, ayaklarına gelmiş, hayatlarına gelmiş olan büyük bir fırsatı kaçırmakta olduklarını bilmelidirler.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025