Bizler için çok önemli olan ama asla kıymetini bilmediğimiz bir şeyden bahsetmek istiyorum bugün: OYHani şu sandık başında düşünmeden, eksisini artısını tam tartmadan kolaylıkla kullandığımız ama sonraki günlerde acısını fitil fitil ödediğimiz "oy"dan bahsediyorum.Hani şu bir poşet erzağa ve bir miktar kömüre sattığımız ama geleceğimizi tamamıyla karartan "oy"dan bahsediyorum.Cumhuriyetle yönetiliyoruz ve ülkemizde demokrasi var. Bu ne demektir, milletimizin her ferdinin yönetime katkıda bulunması demektir.Cumhuriyet ve demokrasi, halkın kendi kendini yönetmesi, ülke yönetiminde söz sahibi olması demektir.Peki, halk bunu nasıl yapar? Ülkeyi millet adına ve milletin iradesiyle yönetecek siyasi iradeyi iş başına getirerek.Yani seçimle, yani sandık başında oy kullanarak?Bu açıdan bakıldığında oy demek ülke demek, oy demek yönetime ortak olmak demek, oy demek gelecek demek, bağımsızlık demek, mutluluk demek, bolluk bereket demek.Bu manada bir "oy"un parasal karşılığı asla yoktur. Onun tek bir bedeli vardır o da milletin oy emanetiyle iş başına gelen siyasi iradenin o emanete hakkıyla sahip çıkararak milletine hizmet etmesidir. Ama düşünmeden bir takım tiyatrolara, senaryolara kanarak elimizdeki "oy" hazinesini har vurup harman savurursak, 5 yılda bir bize verilen bu hakkı üç kuruşa heder edersek işte o zaman "oy", karşımıza bir felaket, işgal, elimizdeki bütün değerlerin kaybolup gitmesi olarak çıkar.Oy deyip geçmeyelim, o paradan da ötedir. O elimizdeki en önemli yatırım malzemesidir. Zenginlik ve huzur da onunla başlar, felaketler de?Ülke adına elimizdeki en önemli emanet "oy"dur ve emaneti ehline vermek en önemli görevimizdir.Peki, "oy"umuza kimler layıktır?Ne IMF, ne AB ne de ABD, tek çözüm Bağımsız Türkiye diyenler.Milli bir ekonomik modele sahip olanlar.Her sahada milli projeleri olanlar.İcazeti okyanus ötesinden değil, sadece milletinden alanlar.Kafaları ve gönülleri bu millete ait olanlar.Milletimizin diniyle, diliyle, kültürüyle, örfüyle barışık olanlar.İnancımızın temeli olan Ehli Beyt sevgisini damarlarında taşıyanlar.Bütün bu saydıklarımızı ve sayamadıklarımızı değerlendirdiğimizde "oy"umuza layık bir tek lider ve parti karşımıza çıkmaktadır, o da Prof. Dr. Haydar Baş ve Bağımsız Türkiye Partisi (BTP)'dir.Her Cuma ve Cumartesi akşamı Meltem ve Mesaj TV'de yayınlanan Eko Analiz programlarında Prof. Dr. Haydar Baş'ı ve kadrosunu mutlaka izleyin."Oy"umuza her yönüyle layık olan tek lider olduğunu bizzat kendiniz şahit olacaksınız.Eğer 2002 yılında kendisini iktidara getirmiş olsaydık bugüne kadar tam 8 yıl boyunca ayda 500 TL Vatandaşlık Maaşı alacaktık. Ve daha birçok sosyal devlet projesinden de millet olarak istifade edecek ve hiçbir maddi sıkıntımız olmayacaktı.Bir miktar kömüre ve bir poşet erzağa sattığınız "oy"larınızın nelere mal olduğunu bugün en bariz bir şekilde yaşıyorsunuz.Fazla söze ne hacet?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Silah bırakması beklenen PKK, 'özerklik kongresi' yaptı / 29.04.2025
- BTP'nin Karaman Kongresi engellendi: Demokrasiye darbe / 28.04.2025
- Conkbayır'ında "Haka Dansı", anma etkinliği mi, tehdit mi? / 27.04.2025
- İstanbul'daki tüm riskli binalar yeniden inşa edilebilir! / 26.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- BTP'nin Karaman Kongresi engellendi: Demokrasiye darbe / 28.04.2025
- Conkbayır'ında "Haka Dansı", anma etkinliği mi, tehdit mi? / 27.04.2025
- İstanbul'daki tüm riskli binalar yeniden inşa edilebilir! / 26.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025