Her yıl olduğu gibi bu yıl da Gelibolu Yarımadası'ndaki Conkbayırı'nda bulunan Yeni Zelanda Anıtı'nda anma töreni yapıldı.
İngiltere'den ve Avustralya'dan üst düzey yetkililerin katıldığı törende birçok ülkenin büyükelçileri de yer aldı.
Törende Türkiye'yi temsilen Çanakkale Valisi, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı ve Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı bulundu.
Britanya Ordusuna bağlı Avustralya ve Yeni Zelanda Kolordusu (ANZAC) bünyesinde Çanakkale'deki muharebelerde yaşamını yitiren Yeni Zelandalı askerlerin anıldığı program, ülkenin yerli halkı Maorilerin "Karanga" adı verilen ve "Hoş geldiniz" anlamına gelen seremonisiyle başladı.
Yeni Zelanda Başbakanı'nın konuşmasının ardından çelenklerin sunulduğu tören, Yeni Zelandalı askerlerin, askeri kıyafetle gerçekleştirdiği, "Haka Dansı" ile son buldu.
Herkes Haka Dansı'nı bir anma etkinliği olarak değerlendirdi ama aslında değil, ilk ortaya çıkış sürecini incelediğinizde, bir "intikam dansı", "meydan okuma" ya da "düşmana tehdit dansı", "düşmanı korkutma dansı" olduğunu anlıyorsunuz.
Haka Dansı'nın hikayesi şu şekilde anlatılır:
Efsaneye göre 1800'lerde Yeni Zelanda'daki Maori kabilesinin savaş şeflerinden Te Rauparaha rakip kabilelerden savaşçıların kendisini öldürmek için geldiğini öğrenince kaçmaya başlar. Bir çukura girerek saklanır.
Çukurun başında kendisini vücudu kıllarla kaplı bir savaşçı liderin beklediğini görür. Ancak bu kişi onu öldürmek yerine özgürlüğünü verince Rauparaha da çukurdan çıkarak, günümüze kadar değişmeden gelen Haka Dansı'nın sözleriyle dans etmeye başlar.
Aynı zamanda bu dansla kendisini öldürmek isteyen savaşçılardan intikam almak için de yemin eder.
Rauparaha daha sonra bu dansı tüm Maoriler'e öğretir ve girdikleri tüm çatışmalardan önce "düşmanlarını korkutmak için" kabile üyeleri Haka yapmaya başlar.
Haka'nın düşmanı caydırmaya yönelik haykırışları ve tehditkâr savaş figürleri, ölümden kurtuluş hikâyesini anlatır.
Bugünlerde Haka Dansı spor musabakalarından önce de yapılmaktadır.
Basketbol ve futbolun yanı sıra, özellikle rugby ve Amerikan futbolu gibi sert takım sporlarında sergilenen bu dans, rakibin motivasyonunu kırma amaçlı, "tehdit" içeriklidir.
Şimdi tekrar soralım: Sizce Yeni Zelandalı askerler, Çanakkale'de ölen Anzak askerini anma töreninde, Conkbayır'ında, bizim topraklarımızda, bizim yetkililerimizin önünde ne mesaj vermek istedi?
Bu sadece anma törenleri kapsamında sergilenen renkli bir etkinlik mi, yoksa bir tehdit mi, intikam yemini mi?
Bu sebeple, bu tür tehditkar etkinliklere, kendi topraklarımızda asla müsaade etmemeliyiz.
Haka Dansı görüntülerini birkaç kez izledim ve oldukça rahatsız edici bulduğum için bu yazıyı yazma gereği duydum.
İntikam yemini içen, dedelerini öldürdük diye bizleri tehdit eden bu Yeni Zelandalılara, ya da Çanakkale'de öldürülen diğer milletlerden askerlerin torunlarına en güzel cevabı Gazi Mustafa Kemal Atatürk veriyor:
Cumhuriyet'in ilanından sonra İstanbul'da bir resepsiyon verilir. Tüm dünya ülkelerinin elçileri ve ateşeleri de davet edilir.
Davet güzel bir şekilde devam etmektedir fakat ingiliz ateşesi olan binbaşının bakışları Mustafa Kemal'in gözünden kaçmaz. Bütün davet boyunca kendisine dik dik bakmıştır ve bakmaya devam etmektedir.
Ne olduğunu öğrenmek için yaverini gönderir. Yaver Mustafa Kemal'e şöyle der:
"Paşam, kendisine neden ters bir tavır takındığını sordum, o da bana Mustafa Kemal'in Çanakkale'de babasını öldürdüğünü söyledi.
Bunun üzerine Mustafa Kemal şöyle der:
"Git sor bakalım, babasının Çanakkale'de ne işi varmış?"
- Conkbayır'ında "Haka Dansı", anma etkinliği mi, tehdit mi? / 27.04.2025
- İstanbul'daki tüm riskli binalar yeniden inşa edilebilir! / 26.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025