"Yavru Muhalefet MeHaPe"nin, mevcut Genel Başkanı'nın yönlendirmesiyle mahkemelerden, hakimlerden, savcılardan, Gemerek'lerden, Tosya'lardan sonra raftan indirilen Tüzük Dosyası ile 6. Olağanüstü Kurultayı yapıldı..
Televizyon ve internetten, telefon görüşmelerimle pür-dikkat izledim.
Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevlendirdiği, Yargıtay'ın da onadığı Çağrı Heyeti 'nin topladığı Olağanüstü Büyük Kongre, Akyurt'ta gerçekleştirildi.
"Yavru Muhalefet MeHaPe"nin Bilge Genel Başkanı'nın bu kongre ile ilgili söylediklerinin tamâmının tersi olduruldu! Yani Oturan Bilge'nin bahçesinin çiçekleri hep kurudu, soldu!
Son günlerde öyle paniklemiş bir Bahçeli vardı ki, Kongre yerinin uzaklığından, il merkezinde bir yerde yapılmayışının yasal olmadığını söyleyebilmesini, hayretle izlemiştim!
Herkesin kafasına göre bir imam bulduğu Türkiye'de, "Oturan Bilge"ye göre; kafasına göre bir hakim bulmak için gidilen Gemerek ve Tosya Balgat'a çok yakın ama Akyurt uzaktı!
Yıllar önce Erzurum'da; "İp bulamıyorsan al, as!" diye attığı ipe un serecekti ama ne elinde ip kalmıştı artık, ne de ipe serilecek unu vardı!
Okuyan Gönüldaşlarım'ın; "Yahu! MHP'den bize ne?" diye mırıldandıklarını duyar gibiyim ama Vallahi MHP'den de diğer partilerin hepsinden de bize çok şey!
AKP ile ve AKP'ye oy verenlerle Y-CeHaPe ile ve Y-CeHaPe'ye oy verenlerle ve diğer partiler ve o partilere oy verenlerle ne kadar ilgiliysek, "Yavru Muhalefet MeHaPe" ile de o kadar ilgiliyiz!
Biz Türkiye'nin Cumhurbaşkanı'ndan, -afedersiniz- genelev sermayesi kadınına kadar bütün insanlarının mes'elelerini çözmeyi şiâr edinmiş bir millî hareketiz!
Biz; "Ya sev, ya terk et!" diyenlerden değil, aksine; "Ya sev, ya da sev!" iddiasındaki sevgi süvarileriyiz!
Biz; "Dedem'e biz neyiz diye sordum, Müslümanım de çık kenara.." diyen nesepsizlerden değil, aksine; "Türk oğlu Türk'üm" diyen, 21. yy. Hünkâr Hacı Bektaşı'nın yani Anadolu'nun Manevi Genelkurmay Başkanı' nın, 21. yy.'ın Ebu Zer'inin doğru sözlü muhabbet süvarileriyiz!
Biz; bizden olanlardan ziyade, bizden olmamakla kendini demokrat, ileri demokrat, demokratik solcu, sosyal demokrat, ülkücü, devrimci zanneden millet mensuplarını ayıktırmayı kendilerine iş edinmiş Ehl-i Beyt Gemisi 'nin leventleriyiz.
Bizim işimiz, doğruları söylemek!
Bizim işimiz, yanlış yoldan doğru adrese gideceğini zannederek çırpınan kardeşlerimizi doğru yola davet etmek!
Bizim işimiz; bütün dindaşlarımızı, kandaşlarımızı, kardeşlerimizi, Hz. Peygamber (s.a.a.)'in; "Nûh'un Gemisi gibidir binen kurtulur, binmeyen helâk olur." diye tarif ettikleri Ehl-i Beyt Gemisi 'ne toplayarak kurtarmak ve Allah'ın da yardımlarıyla hep birlikte kurtulmaktır.
7 Haziran Genel Seçimleri ve sonrasındaki 1 Kasım Yeniden Seçimleri sonrası iç çalkantılarla rüzgâra kapılmış kuru yaprak misali uçtuğunu zannederken hedefsiz çırpınan "Y-MeHaPe"lilerin işi, önümüzdeki 10 Temmuz'dan itibaren daha da zorlaşacak!
Çünkü; Olağanüstü Kongrede tüzüklerinin 13 maddesini değiştiren MHP'lilerin, yasaklar ve zorba yaptırım yetkileriyle dolu bir tüzükle bir arada tutmayı başaramadıkları parti teşkilatlarını ve taraftarlarını, bu yeni tüzükle bir arada tutabilmeleri, kontrol edebilmeleri asla mümkün değil görünüyor!
14 yıllık AKP Hükumetlerine muhalif oldukları için MHP'ye yönelmiş vatandaşlarımızı alternatifsiz ve çaresiz bırakmak olabilir mi?
Yanlışlar olmasa doğrunun, çirkinler olmasa güzelin, acılar olmasa tatlının farkı fark edilebilir mi? Her şey zıddı ile kâim değil mi?
Bağımsız Türkiye Partisi olarak; yanlışların, çirkinlerin, acıların zıddı ve doğrunun, güzelin, tatlının, ebedî kurtuluşun tek adresi değil miyiz?
Boğulmak üzere suda çırpınırken gördüğümüz birini; ırkına, rengine, inancına bakmadan el atıp çekip kurtarmak bizim işimiz değil mi?
"Biz dünyamızı, ahiretimiz için yaşarız." inancıyla seferde değilmiyiz?
İşimiz kolay mı? Değil ama Vallahi imkânsız da değil!
"ATATÜRK VATANDIR. BU VATAN BİZİMDİR, BİZİM KALACAK" Vesselâm...
Selâm, sevgi, duâ...
Televizyon ve internetten, telefon görüşmelerimle pür-dikkat izledim.
Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevlendirdiği, Yargıtay'ın da onadığı Çağrı Heyeti 'nin topladığı Olağanüstü Büyük Kongre, Akyurt'ta gerçekleştirildi.
"Yavru Muhalefet MeHaPe"nin Bilge Genel Başkanı'nın bu kongre ile ilgili söylediklerinin tamâmının tersi olduruldu! Yani Oturan Bilge'nin bahçesinin çiçekleri hep kurudu, soldu!
Son günlerde öyle paniklemiş bir Bahçeli vardı ki, Kongre yerinin uzaklığından, il merkezinde bir yerde yapılmayışının yasal olmadığını söyleyebilmesini, hayretle izlemiştim!
Herkesin kafasına göre bir imam bulduğu Türkiye'de, "Oturan Bilge"ye göre; kafasına göre bir hakim bulmak için gidilen Gemerek ve Tosya Balgat'a çok yakın ama Akyurt uzaktı!
Yıllar önce Erzurum'da; "İp bulamıyorsan al, as!" diye attığı ipe un serecekti ama ne elinde ip kalmıştı artık, ne de ipe serilecek unu vardı!
Okuyan Gönüldaşlarım'ın; "Yahu! MHP'den bize ne?" diye mırıldandıklarını duyar gibiyim ama Vallahi MHP'den de diğer partilerin hepsinden de bize çok şey!
AKP ile ve AKP'ye oy verenlerle Y-CeHaPe ile ve Y-CeHaPe'ye oy verenlerle ve diğer partiler ve o partilere oy verenlerle ne kadar ilgiliysek, "Yavru Muhalefet MeHaPe" ile de o kadar ilgiliyiz!
Biz Türkiye'nin Cumhurbaşkanı'ndan, -afedersiniz- genelev sermayesi kadınına kadar bütün insanlarının mes'elelerini çözmeyi şiâr edinmiş bir millî hareketiz!
Biz; "Ya sev, ya terk et!" diyenlerden değil, aksine; "Ya sev, ya da sev!" iddiasındaki sevgi süvarileriyiz!
Biz; "Dedem'e biz neyiz diye sordum, Müslümanım de çık kenara.." diyen nesepsizlerden değil, aksine; "Türk oğlu Türk'üm" diyen, 21. yy. Hünkâr Hacı Bektaşı'nın yani Anadolu'nun Manevi Genelkurmay Başkanı' nın, 21. yy.'ın Ebu Zer'inin doğru sözlü muhabbet süvarileriyiz!
Biz; bizden olanlardan ziyade, bizden olmamakla kendini demokrat, ileri demokrat, demokratik solcu, sosyal demokrat, ülkücü, devrimci zanneden millet mensuplarını ayıktırmayı kendilerine iş edinmiş Ehl-i Beyt Gemisi 'nin leventleriyiz.
Bizim işimiz, doğruları söylemek!
Bizim işimiz, yanlış yoldan doğru adrese gideceğini zannederek çırpınan kardeşlerimizi doğru yola davet etmek!
Bizim işimiz; bütün dindaşlarımızı, kandaşlarımızı, kardeşlerimizi, Hz. Peygamber (s.a.a.)'in; "Nûh'un Gemisi gibidir binen kurtulur, binmeyen helâk olur." diye tarif ettikleri Ehl-i Beyt Gemisi 'ne toplayarak kurtarmak ve Allah'ın da yardımlarıyla hep birlikte kurtulmaktır.
7 Haziran Genel Seçimleri ve sonrasındaki 1 Kasım Yeniden Seçimleri sonrası iç çalkantılarla rüzgâra kapılmış kuru yaprak misali uçtuğunu zannederken hedefsiz çırpınan "Y-MeHaPe"lilerin işi, önümüzdeki 10 Temmuz'dan itibaren daha da zorlaşacak!
Çünkü; Olağanüstü Kongrede tüzüklerinin 13 maddesini değiştiren MHP'lilerin, yasaklar ve zorba yaptırım yetkileriyle dolu bir tüzükle bir arada tutmayı başaramadıkları parti teşkilatlarını ve taraftarlarını, bu yeni tüzükle bir arada tutabilmeleri, kontrol edebilmeleri asla mümkün değil görünüyor!
14 yıllık AKP Hükumetlerine muhalif oldukları için MHP'ye yönelmiş vatandaşlarımızı alternatifsiz ve çaresiz bırakmak olabilir mi?
Yanlışlar olmasa doğrunun, çirkinler olmasa güzelin, acılar olmasa tatlının farkı fark edilebilir mi? Her şey zıddı ile kâim değil mi?
Bağımsız Türkiye Partisi olarak; yanlışların, çirkinlerin, acıların zıddı ve doğrunun, güzelin, tatlının, ebedî kurtuluşun tek adresi değil miyiz?
Boğulmak üzere suda çırpınırken gördüğümüz birini; ırkına, rengine, inancına bakmadan el atıp çekip kurtarmak bizim işimiz değil mi?
"Biz dünyamızı, ahiretimiz için yaşarız." inancıyla seferde değilmiyiz?
İşimiz kolay mı? Değil ama Vallahi imkânsız da değil!
"ATATÜRK VATANDIR. BU VATAN BİZİMDİR, BİZİM KALACAK" Vesselâm...
Selâm, sevgi, duâ...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Mustafa Aslan / diğer yazıları
- Atatürk'ün anlatımıyla Çanakkale savaşları / 20.03.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017