Trump'ın politikaları doları yere serdi
ABD Başkanı Donald Trump'ın politikalarının etkisiyle değer kaybeden dolar endeksi, 97.9 ile Mart 2022'den bu yana en düşük seviyesini görürken, Euro/dolar paritesi de 21 Nisan'da 1.1573 ile Kasım 2021'den bu yana en yüksek seviyesine çıktı. ABD Doları 22 Nisan'da sabah saatlerinde 38.26 liradan işlem görürken, Euro 44.00 liradan işlem görüyor.
22.04.2025 10:04:00
HABER MERKEZİ/AA
HABER MERKEZİ/AA





ABD Başkanı Donald Trump'ın tarife politikaları ve ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı hakkındaki söylemlerinin etkisiyle gerileyen dolar endeksi, 97.9 ile Mart 2022'den bu yana en düşük seviyesini gördü. ABD Doları, ülkede Greenback (yeşil sırt) olarak da adlandırılıyor.
Başkan Trump'ın gümrük tarifesi politikaları ve Fed Başkanı'nı görevden alabileceğine dair söylemleri ülke ekonomisine duyulan güveni sarsıyor. Bu durum ülkede resesyon ve enflasyon endişelerini de beraberinde getirirken, ülkenin para birimi olan dolar diğer para birimleri karşısında değer kaybediyor. Dolardaki gerileme altın fiyatlarının yukarı yönlü ivmesini destekledi. Altının ons fiyatı, tarife politikalarındaki belirsizlikler ve zayıflayan doların etkisiyle dün 3 bin 397 dolarla rekor kırdı. Stratejist Cüneyt Paksoy, yeni yıla girerken Euro/dolar paritesinde böyle bir yükselişi kimsenin beklemediğini belirtti. Dolar endeksinin 98 seviyelerine gerilemesinin dolaylı olarak Euro/dolar paritesini 1.15 bandına yükselttiğini ifade eden Paksoy, bunun çok kısa bir süre içinde gerçekleşmesinin dikkati çektiğini söyledi.
Trump'ın politikaları ABD'ye yaramıyor
Donald Trump'ın, başlattığı tarife kriziyle bazı kazanımlar elde etmek istediğini kaydeden Paksoy, ancak işlerin ABD ekonomisinin lehine gerçekleşmediğini aktardı. Paksoy, ABD içinde de Trump'a karşı bir cephe oluşmaya başladığını dile getirdi. Kurumlardan ve bireylerden Trump'ın politikalarının uzun vadede ABD'ye zarar vereceğine dair açıklamalar geldiğini belirten Paksoy, şu değerlendirmelerde bulundu: "Yani birçok eyalette, ABD'de Trump karşıtı gösteriler yapıldığını global basından gözlemliyoruz. Dolayısıyla Trump ciddi bir başarı ile başkan olmasına rağmen kendi hane halkından, kendi vatandaşından beklediği desteği şu an henüz alabilmiş değil. Yani politikaların beklediği sonuçları henüz gerçekleşmedi. Oluşturduğu süreç her ne kadar 3 ay için ötelense de ciddi tepkilere sebep oldu. Japonya'dan yani dünyanın majör ülkelerinden çok ciddi tepkiler gördü. Bu da ABD için bir sıkıntı oluşturdu."
Çin'in uyarısı önemli
Paksoy, Çin'in "ABD'yle birlik olarak Çin'e ABD isteğiyle tarife uygulayacak ülkelere en sert cevabı vermeye hazırız" açıklamasının önemli olduğunu kaydederek, bu durumun da sürecin ABD'nin aleyhine işlediğini gösterdiğini vurguladı. Aynı zamanda ABD'nin çok ciddi bir borcu olduğunu ifade eden Paksoy, şöyle devam etti: "ABD'nin ve bu borcu ilk defa dile getiren bir Fed başkanı gördüm. Fed Başkanı Jerome Powell, konuşmasında gerçekten önemli detaylara değindi ama ben uzun süredir ilk kez bir Fed başkanının ABD borçluluğunu ve bunun potansiyel etkilerini konuştuğunu gördüm ve enflasyonu önemsediklerini, potansiyel sürecin ABD ekonomisine getirebileceği riskleri ve yükleri iyi takip ettim. Powell'ın buna göre karar vereceklerini belirtmesi ve bir faiz indirim sinyali vermemesi Trump tarafında da bir Fed karşılıklığı başlattı. Bu da önemli. Şimdi artık piyasaların yeni bir başlığı daha var. O da 'Trump ile Fed arasındaki süreç." Fed'in bağımsızlığı bugüne kadar ABD içinde Trump haricinde pek tartışılan bir konu değildi." Paksoy, "Euro/dolar paritesindeki bu yükseliş Avrupa'nın ne kadar işine gelecek onu da ayrıca tartışmak gerekecek" ifadesini kullandı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.