Bu ülkede bir şeylerin yanlış gittiğini, işlerin tepetaklak olduğunu anlamak için sadece bu ülkede yaşıyor olmak yeterlidir.
Fildişi kulelerden inip, çarşıda-pazarda dolaşan, halkla beraber halkın alış-veriş ettiği noktalara uğrayan insaf sahibi her insan, hayli zamandan beri bu ülkede gidişatın iyi olmadığını, hatta çok çok kötü olduğunu görür ve bilir.
Partizanlığın dozunu ne kadar artırırsanız artırın, yönetim yanlışlarından kaynaklanan kuraklığı ve çoraklığı ne kadar örtmeye çalışırsanız çalışın, gerçekleri örtmeye asla gücünüz yetmez.
Daha önce var olan bir mal, bir eşya, bir değer şimdi yerinde yoksa, mutlaka o malı götüren birileri olmuştur.
Ülkenin iç ve dış borcu yirmi sene içinde on katına, yüz katına çıkmışsa aradaki açık, götürülen kaynaklar sebebiyledir.
Yıllar evvel, 2023 hedefleri arasında sayılan fert başına düşen milli gelir rakamında, tam on beş bin dolarlık bir sapma olmuşsa, 25 bin dolar hedeflenirken şimdi 10 binlerin altına inmişse, mutlaka malı götüren birileri olmuş demektir.
Yandaş kanalların, iktidar sözcülerinin iddia ettikleri gibi bu ülke çok iyi, çok başarılı yönetiliyorsa, yirmi senenin sonunda hayat standartlarının nereden nereye geldiğini sorarlar adama, et ve süt fiyatlarının, peynir zeytin fiyatlarının, ekmek un fiyatlarının nereden nereye geldiğini sorarlar adama.
İşler çok iyi, hayat toz-pembe ama kimler için?
Ülke nüfusunun yüzde doksanının hayat şartları esas alınırsa, işlerin, işleyişlerin günden güne kötüye, daha daha kötüye gittiğini söylemek, bir hakkı teslim etmek olur.
Bu ülkede, ne yazık ki, malı götürmüş birileri var ve malı götürülen milyonlar var.
Hakkı yenilen, alın teri gasp edilen, emeği sömürülen milyonlar, on milyonlar varsa, onların payına düşene çöreklenmiş bir avuç mutlu azınlığın keyfi yerinde demektir.
Fakirin-fukaranın, yetimin-yoksulun, garibin-mazlumun sırtından keyf çatanlar, bugünlerde kent merkezlerinde yüzlerce araçtan oluşan lüks arabalarla fink atıyorlar ve vekil adaylıklarını ilan ediyorlar.
Ucuz ekmek, ucuz et kuyruklarında oruç ağızlarla bekleyen kitleler ise, mide sancıları içinde bu mutlu azınlıkların resmigeçitlerini izliyorlar.
Yıllar yılı, malı götürmüş olan birileri, bakalım ki daha öncekilerde olduğu gibi bu seçimlerde de oyları yine götürebilecekler mi?
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025