Hz. Peygamber'in dünyayı teşrifi sebebiyle kutlanan Kutlu Doğum haftasının da üstüne, maalesef İslam'ı istismar eden çürümüş siyasetin çürufları yağdı; ayakkabı kutularında ve yolsuzluk batağında debelenmeleri damgasını vurdu.Kutlu Doğum, bugüne kadar baştacı edilen Fetullah Gülen ve avanesine savaş tamtamlarının çalınması seansına dönüştü.12 yıldan bu yana Hz. Peygamber'i Dinlerarası Diyalog ekseninde F tipi paralel cemaat ile işbirliği halinde Kelime-i Tevhid'den çıkartan iktidar, onun Kutlu Doğumu'nu üzerine şal olarak çekmeye çalışıyorlar.Yanı başımızdaki İslam milletlerini katliamlara maruz bırakan ve milyonlarca Müslüman'ın nahak yere kanını akıtan işgalci Amerika'nın Büyük Ortadoğu Projesi'nde misyon ve eş başkanlık üstlenen Türkiyeli İslamcılar, Kutlu Doğum'u fırsata çevirerek üzerlerine Hz. Peygamber'in cübbesini ve kardeşlik örtüsünü geçirmeye çalışıyorlar.Ehl-i Beyt'e kılıç çeken Muaviye siyasetinin çirkefliğinin gölgesi düştü Kutlu Doğum üstüne?Hz. peygamber sevdalısı millet, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bu işe bilerek ve isteyerek çanak tutmadığına inanmak istiyor.Kutlu Doğum'un bu yılki ana teması "samimiyet"tir.Bu bağlamda birkaç ayet-i kerime ve hadis-i şerifi hatırlatmayla yetinelim. Görene? Köre ne?!Ashabıyla sohbet eden Hz. Peygamber (s.a.a) "Din, samimiyettir" buyurur:Sahabeden bazıları, "Ya Resulallah! Din, kime karşı samimi olmaktır" diye sorunca; Efendimiz şöyle cevap buyurur:"Allah'a, Kitabına, Rasulüne, Müslümanların (kendilerinden olan) önderlerine ve bütün Müslümanlara karşı samimi olmaktır (hayırha olmaktır)" (Müslim İman, 95).Kalıp ve kostüm İslamcı olur da, bu "samimiyet" olmaz ise; Kur'an-ı Kerim ona "münafık" damgası vurur.Söz ve hüküm O'nundur; Yüce Allah, buyurur ki:"İnsanlardan bazıları vardır ki, inanmadıkları halde «Allah'a ve ahiret gününe inandık» derler. Onlar (kendi akıllarınca) güya Allah'a ve müminlere tuzak kurarlar. Halbuki onlar ancak kendilerini aldatırlar ve bunun farkında değillerdir. Onların kalblerinde hastalık vardır. Allah da onların hastalığını çoğaltmıştır. Söylemekte oldukları yalanlar sebebiyle de onlar için elîm bir azap vardır. Onlara, yeryüzünde fesat çıkarmayın, denildiği zaman, «Biz ancak ıslah edicileriz» derler. Şunu bilin ki, onlar bozguncuların ta kendileridir, lâkin anlamazlar.Onlara, samimi insanların iman ettiği gibi siz de iman edin, denildiği vakit «Biz hiç, sefihlerin (dar görüşlü ve seviyesiz kişilerin) iman ettikleri gibi iman eder miyiz!» derler. Biliniz ki, sefihler ve seviyesizler ancak kendileridir, fakat bunu bilmezler (veya bilmezlikten gelirler). Bunlar müminlerle iken «(Biz de) mü'miniz, müslümanız» derler. (Kendilerini yoldan çıkartan) şeytanları ile baş başa kaldıklarında ise "Biz sizinle beraberiz, biz onlarla (müminlerle) sadece alay ediyoruz" derler. Gerçekte, Allah, onlarla istihza (alay) eder de azgınlıklarında onlara fırsatlar verir, bu yüzden onlar bir müddet başıboş dolaşırlar. İşte onlar, hidayete karşılık dalâleti satın alanlardır. Ancak onların bu ticareti kazançlı olmamış ve kendileri de hidayet üzere değiller, doğru yola girememişlerdir." (Bakara Suresi, 9- 16)."Ey iman edenler! Allah'a, Peygamberi Muhammed'ine, Muhammedi'ne indirdiği Kitab'a ve daha önce indirdiği kitaba iman (da sebat) ediniz. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve kıyamet gününü inkâr ederse tam manasıyle sapıtmıştır.İman edip sonra inkâr edenleri, sonra yine iman edip tekrar inkâr edenleri, sonra da inkârlarını arttıranları; Yüce Allah ne bağışlayacak, ne de onları doğru yola iletecektir.Bunlar, gönüllerinde bir türlü iman yer etmeyen, kararsızlık içinde, inkâr ile iman arasında sallanarak ömürlerini gel-gitlerle geçiren, sonunda da inkârda demirleyen kâfirler ve münafıklardır.Münafıklara, kendileri için acı bir azap olduğunu müjdele!Bunlar ki, Müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinenler, onların yanında izzet (güç ve şeref) mi arıyorlar? Bilsinler ki bütün izzet yalnızca Allah'a aittir.Bir de o (Allah), Kitap'ta size şu hükmü indirmiştir: Allah'ın âyetlerinin inkâr edildiğini yahut onlarla alay edildiğini işittiğiniz zaman, onlar bundan başka bir söze dalıncaya (konuya geçinceye) kadar kâfirlerle beraber oturmayın; yoksa siz de onlar gibi olursunuz. Elbette Allah, münafıkları ve kâfirleri cehennemde bir araya getirecektir" (Nisa Suresi, 136-141)."Kim (Allah ve Rasulü'nün esaslarını) kabul etmezse; onun tüm ameli boşa gitmiştir. O, ahirette de hüsrandadır (Maide Suresi, 5). Bu ilahi gerçekler, bakara-makara değil; İslam'ın ta kendisidir. Din de budur, samimiyet de?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019