Oğuzname'de Türklerin atası Oğuz Han'ın 6 oğlu olduğu anlatılır. Gün, Ay, Yıldız, Gök, Dağ, Deniz. Gün en büyük oğluymuş. Onun da oğlu Kayı... Oğuz Destanı diyor ki; "Hanlık Oğuz Han'dan sonra Gün Han'ın hakkıdır ve ondan sonra da bütün Türk kabileleri üzerinde egemenlik Gün Han'ın oğlu Kayı'ya aittir."
Derler ki; Osmanlı soyu da Kayı Han'dan geliyor. Ancak Ertuğrul Gazi, Osman Gazi ve sonraki padişahlar zamanında bu hikayenin anlatıldığına dair bir bilgi yok. Bu şecereyi ilk kez II. Murat zamanında 1440'lara doğru Yazıcızade ortaya atmıştır. Yazıcızade der ki; "Osman Gazi zamanında kabileler toplandı ve Oğuz Han'ın vasiyeti gereği Kayı Han neslinden gelen Osman'ı han ilan ettiler."
Peki, Osmanlı'nın kuruluşundan yaklaşık 150 yıl sonra böyle bir hikayeye neden gerek duyuldu? 'Cevap kolay' diyor tarihçilerin kutbu Halil İnalcık. Çünkü Timur, Osmanlıları yendikten sonra Yıldırım Bayezid oğulları üzerinde egemenliğini kabul ettirmiştir. Timur'un oğlu Şahruh, 2. Murat zamanında kendisine bir hil'at (hükümdarların takdir için bir kimseye verdikleri cüppe) gönderip bunu giymesini, kendi egemenliğini tanımasını istemiştir. Zira Timur ve oğulları Oğuzhan neslinden olduklarını söylerler ve büyük hanlığın kendilerine ait olduğunu iddia ederler. İşte bu iddia karşısında II. Murat kendi bağımsızlığını göstermek için Oğuzname'yi kullanmış ve Osman Bey'in Kayı soyundan olduğunu ortaya atmıştır. Kayı soyu iddiası, Timuroğulları'nın Oğuzhan'dan geldiği iddiasına karşı ortaya atılmış siyasi bir iddiadır. Bir kurgudur. Fatih zamanında şehzadelere Oğuz, Korkut isimleri verilmiş, topların üzerine Kayı damgası basılmaya başlanmıştır. Kayı boyu teorisi, Osmanlı hanedanını yüceltmek için ortaya atılmış bir teoriden ibarettir. Bunu destekleyecek bir veri de yoktur.
Prof. Dr. İlber Ortaylı'ya bu iddia sorulduğunda; "Eğer Halil İnalcık bir iddiada bulunuyorsa bunu kanıtlayacak delilleri vardır. Çünkü Osmanlı tarihinin kuruluş dönemini ondan daha iyi bilen yoktur. Masabaşı tarihçisi değildir. Konuyla ilgili yazılmış tüm kaynakları okumuştur. Bizans kaynaklarına dahi hakimdir. Eğer o bu tür bir iddiada bulunuyorsa bizim onun üstüne söyleyecek sözümüz olamaz. Osmanlı konusunda, ne Türkiye'de, ne de dünyada ondan daha yetkin kimse yoktur" diye cevap vermiştir.
Bu bilgiler ışığında Osmanlı'nın Kayı boyundan geldiği iddiası doğru değil. Bu bilgi yeni de değil. Halil İnalcık bunu söyleyeli 40 yıl olmuş. Bu bilgiye ulaşmak zor da değil. Bu şartlar altında bu kurguya dayalı, muhtemelen 'Diriliş Ertuğrul' dizisinden ilham alınan yeni bir isim, eski ülkücülerle yeni bir oluşum, yeni Osmanlıcılığın bir başka versiyonu yeni çözümler üretebilir mi? Milletimize ve ülkemize İYİ gelir mi?..
Derler ki; Osmanlı soyu da Kayı Han'dan geliyor. Ancak Ertuğrul Gazi, Osman Gazi ve sonraki padişahlar zamanında bu hikayenin anlatıldığına dair bir bilgi yok. Bu şecereyi ilk kez II. Murat zamanında 1440'lara doğru Yazıcızade ortaya atmıştır. Yazıcızade der ki; "Osman Gazi zamanında kabileler toplandı ve Oğuz Han'ın vasiyeti gereği Kayı Han neslinden gelen Osman'ı han ilan ettiler."
Peki, Osmanlı'nın kuruluşundan yaklaşık 150 yıl sonra böyle bir hikayeye neden gerek duyuldu? 'Cevap kolay' diyor tarihçilerin kutbu Halil İnalcık. Çünkü Timur, Osmanlıları yendikten sonra Yıldırım Bayezid oğulları üzerinde egemenliğini kabul ettirmiştir. Timur'un oğlu Şahruh, 2. Murat zamanında kendisine bir hil'at (hükümdarların takdir için bir kimseye verdikleri cüppe) gönderip bunu giymesini, kendi egemenliğini tanımasını istemiştir. Zira Timur ve oğulları Oğuzhan neslinden olduklarını söylerler ve büyük hanlığın kendilerine ait olduğunu iddia ederler. İşte bu iddia karşısında II. Murat kendi bağımsızlığını göstermek için Oğuzname'yi kullanmış ve Osman Bey'in Kayı soyundan olduğunu ortaya atmıştır. Kayı soyu iddiası, Timuroğulları'nın Oğuzhan'dan geldiği iddiasına karşı ortaya atılmış siyasi bir iddiadır. Bir kurgudur. Fatih zamanında şehzadelere Oğuz, Korkut isimleri verilmiş, topların üzerine Kayı damgası basılmaya başlanmıştır. Kayı boyu teorisi, Osmanlı hanedanını yüceltmek için ortaya atılmış bir teoriden ibarettir. Bunu destekleyecek bir veri de yoktur.
Prof. Dr. İlber Ortaylı'ya bu iddia sorulduğunda; "Eğer Halil İnalcık bir iddiada bulunuyorsa bunu kanıtlayacak delilleri vardır. Çünkü Osmanlı tarihinin kuruluş dönemini ondan daha iyi bilen yoktur. Masabaşı tarihçisi değildir. Konuyla ilgili yazılmış tüm kaynakları okumuştur. Bizans kaynaklarına dahi hakimdir. Eğer o bu tür bir iddiada bulunuyorsa bizim onun üstüne söyleyecek sözümüz olamaz. Osmanlı konusunda, ne Türkiye'de, ne de dünyada ondan daha yetkin kimse yoktur" diye cevap vermiştir.
Bu bilgiler ışığında Osmanlı'nın Kayı boyundan geldiği iddiası doğru değil. Bu bilgi yeni de değil. Halil İnalcık bunu söyleyeli 40 yıl olmuş. Bu bilgiye ulaşmak zor da değil. Bu şartlar altında bu kurguya dayalı, muhtemelen 'Diriliş Ertuğrul' dizisinden ilham alınan yeni bir isim, eski ülkücülerle yeni bir oluşum, yeni Osmanlıcılığın bir başka versiyonu yeni çözümler üretebilir mi? Milletimize ve ülkemize İYİ gelir mi?..
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Asude Havuzlu / diğer yazıları
- Mutluluk… / 22.11.2020
- Üniversite sınavındaki sorunları değil sistemi tartışalım / 02.07.2020
- Kaynakların sınırsızlığı üzerine / 23.04.2020
- Artık kimse... / 18.04.2020
- Yetim kalmak / 03.04.2020
- #HayatMEMleevesığar / 30.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın-II / 26.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın / 25.03.2020
- Başkalarının acısına bakmak / 05.03.2020
- Coğrafya kader midir? / 03.03.2020
- Üniversite sınavındaki sorunları değil sistemi tartışalım / 02.07.2020
- Kaynakların sınırsızlığı üzerine / 23.04.2020
- Artık kimse... / 18.04.2020
- Yetim kalmak / 03.04.2020
- #HayatMEMleevesığar / 30.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın-II / 26.03.2020
- Covid-19’a bir de buradan bakın / 25.03.2020
- Başkalarının acısına bakmak / 05.03.2020
- Coğrafya kader midir? / 03.03.2020