Mülteci, sığınmacı, geçici koruma statüsünde vs. başlıkları daha çok gündem olacak. Ta ki Prens Salman'a, Şeyh Muhammed bin Zayed El Nahyan'a, Herzog'a gösterilen sıcaklık, samimiyet Esad'a gösterilinceye kadar.
Şimdi partili cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP Başkanı Bahçeli ve Süleyman Soylu, ülkemizde yaşanılan gerçeklerim gündem olmasına ateş püskürüyorlar.
Geçtiğimiz yıllardaki sahillerde, parklarda, sokaklarda verilen pozları, yaşanılan gerçekleri okuyabilenler yarının daha tehlikeli olacağını anlayabilirdi. Ama anlamamışlar.
Üstüne milletimizin planlı olarak fakirleşmesi bu tip adi olaylara karşı toplumsal dalgalanmayı daha da arttırdı ve arttıracaktır da.
Yaz geldi. Sahiller, parklar, ormanlar, sokaklar dolu. Adi suçlarda Avrupa'ya yaklaşıyoruz. Diğer taraftan 'namus' denilince akan suları durdurduğumuz da bir gerçek.
Umarım olmaz. Ama olabilecek herhangi bir taciz, tecavüz, vahşet olayında artık hedef onlara sahip çıkanlar olacaktır.
Siyasi tartışmalara dönersek!
AKP ve MHP olayı getirdi rakamlara kitledi. Ülkemizde 8-10 milyon değil 5,5 milyon sığınmacı var, diyorlar.
Mesela rakam mı? 5,5 milyon az mı?
10 yıldır bu sorun ile yüzleşen ülkemizdeki siyasi irade hala rakam konusunda bile net değil.
Geçen yıl Partili Cumhurbaşkanı Erdoğan, 5 milyondan fazla mülteciye ev sahipliği yapıyoruz, diyordu.
İki yıl önce İdlib olaylarında 1 milyondan fazla Suriyeli Türkiye sınırında bekliyor, deniliyordu.
Afganistan'da ABD'nin yönetimi Taliban'a devrettikten sonra 2 milyon Afganlı Türkiye sınırında, açıklamaları yapıldı.
Bunların yanına Özbekistan, Kazakistan, Türkmenistan, Tacikistan, İran, Irak, Pakistan'dan gelenleri de koyun.
Süleyman Soylu, TGRT'de eline aldığı afişle Türkiye'de 6 milyon Suriyeli olduğunu açıkladı.
Ardından yardımcısı İsmail Çataklı Türkiye'de şu an toplam 5 milyon 500 bin 690 sığınmacı var. Bunların 3 milyon 762 bin 686 Suriyeli diyor.
Diğer taraftan Bakan Soylu'nın, "1 milyon 423 bin kaçak mülteci yakaladık… Biz son 5 yılda 323 bin kişiyi kendi ülkelerine deport ettik' cümlelerini de konuya dahil edin.
Demek ki bu ülkede 8-10 milyon sesli istila söylemleri boş değil bizzat gerçekmiş.
Dikkat edin! 1 milyon 423 bin kaçak mülteci yakaladık. 323 binini geri gönderdik. Kalan 1 milyon 100 bin kişi nerede?
İstanbul
Bakan Soylu: 'İstanbul'a sığınmacı almıyoruz. İstanbul'u kapattık. Esenyurt, Fatih ilçelerini kapattık. Türkiye'de 800 mahalleyi kapattık. İstanbul'da sığınmacı söz konusu değildir' diyor.
Ey İstanbullular, siz ne diyorsunuz? Sınırlarımızı kapatamayanlar İstanbul'u ve 800 mahalleyi kapattık, diyor.
Nasıl yani? İstanbul ve mahalle girişlerine kimlik tanıma sistemi mi kurdunuz?
Peki, İstanbul'da ne kadar yabancı var?
İstanbul Valiliği, 'İstanbul'da 1,3 milyon yabancı ikamet ediyor' açıklamasını yaptı.
'Biz bu şehre ihanet ettik' itirafının bir diğer boyutu.
İstanbul için 1 milyon 300 bin Suriyeli, Afgan, Iraklı, Pakistanlı vs. ne demek biliyor musunuz?
Evlenecek gençlerin konut bulamadığı bir ortamda en az 200 bin konut demek.
Parası olmadığı için okula servis ile değil de otobüs ve dolmuş ile gidecek öğrenciler için 'yer yok' demek.
İşe giden vatandaşlarımızın toplu taşımada yer bulamadığı için geç kalması demek. En az 300 bin istihdam demek. Trafik demek.
Günde 10 litre tüketim ile en az 130.000.000 litre su demek. Yarım kilo atık üzerinden 700 ton günlük atık demek.
En çok taciz, tecavüz, cinayet, hırsızlık, gasp, adam kaçırma gibi suçların işlendiği İstanbul'da bu suçların daha da artması demek. Kısaca İstanbul'a bir ihanet daha demek.
- İktidara karşı değilse istediğiniz kadar yürüyebilirsiniz / 10.04.2025
- Papazı nasıl aldık hatırlıyor musun? / 09.04.2025
- Siyasette üçüncü yol şart mı? / 08.04.2025
- Alparslan Türkeş’in vefat yıl dönümünden önce / 07.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -2- / 06.04.2025
- Sayın Erdoğan’ın nefretten doğan AB aşkı -1- / 05.04.2025
- Boykotun babasını yaptılar, yapıyorlar / 04.04.2025
- Erdoğan’ın ‘Filistin’ nöbeti / 03.04.2025
- İktidar sanki hiç sandık gelmeyecekmiş gibi hareket ediyor / 01.04.2025