İsrail'in katliamı savaş nedenidir

İsrail'in uluslar arası sularda yaptığı katliamın yankıları sürüyor, ama İsrail'e yapılan tepkiler hala söz boyutundan öteye geçemiyor.İsrail insani yardım gemilerine hızlı bir operasyon yaparak ve onlarca silahsız insanı katlederek, onlarcasını yaralayarak ve yüzlercesini de gözaltına alarak kendisi adına bu yardım olayını bir anda vahşice çözmüş oldu.İsrail'e verilecek cevabın aynı hızla, yerinde ve zamanında olması gerekirken maalesef tamamen zamana ve sürüncemeye bırakıldı.Görünen o ki, bu da diğer olaylar gibi etkisi sönüp gidecek ve yapanın yanında kar kalacak.Türkiye açısından durumu değerlendirirsek, İsrail'in müdahale ettiği ve acımasızca katliam yaptığı gemi Türk gemisi, ölenlerin, kaybolanların ve de gözaltına alınanların çoğu Türk vatandaşı?Burada Türk yetkililerin yapması gereken topu taca atmak değil, İsrail'e gereken cevabı gecikmeden vermektir. Ama Hükümet yetkililerinin açıklamalarına bakılırsa böyle bir net cevabın verilmeyeceği aşikardır.Hükümetin etkili isimlerinden Bülent Arınç "İsrail'e savaş açmayacağız" derken, diğer önemli bir isim Hüseyin Çelik Türk milletine dönerek öfkeyle hareket edilmemesi gerektiğini beyan ediyor.Halbuki Türk milletinin bu katliam karşısında hükümetten beklediği tavır ne yapılması gerektiği noktasında? Hükümet ise ne yapılmayacağını söyleyip duruyor.Dışişleri Bakanı ise olayı kınadı ve İsrail'in özür dilemesini istedi. Sonra gelen tepkilere dikkate almış olacak ki, özrün söz boyutunda olmaması gerektiğini belirtmek zorunda kaldı.Başbakan Erdoğan ise neticede sadece kınama kararı çıkan AKP grup toplantısında esti gürledi, ama bu esip gürleme milletin gazını alma mahiyetinde kaldı.Başbakan,  Kasımpaşa üslubuyla, "Kimse Türkiye ile aşık atmaya, sabrını test etmeye kalkmamalı" dedi."Türkiye'nin dostluğu ne kadar kıymetliyse, düşmanlığı da o kadar şiddetlidir" dedi.İsrail'e "korsan", "haydut" dedi."İsrail, Türkiye'yi başkalarına benzetmek gibi bir hatanın içine düşmesin, bedeli ağır olur" dedi."İsrail hükümetinin bu cüretkar, sorumsuz, pervasız, hak hukuk tanımayan saldırısı mutlaka ama mutlaka cezalandırılmalıdır" dedi."Türkiye bu işin peşini bırakmayacak" dedi."Masum insanlara silahla saldırarak, kan akıtmak, katliamda bulunmak ise açıkça devlet terörüdür" dedi.Dedi demesine ama her zaman olduğu gibi ortada hala fiili bir icraat yok.Başbakan'dan en azından Yahudi kuruluşlarından aldığı üstün cesaret madalyalarını geri iade etmesini beklerdik, olmadı.İsrail ile Erbakan zamanında yapılan anlaşmaları iptal etmesini beklerdik, olmadı.İsrail ortaklı şirketlerin aldığı maden ruhsatlarını iptal etmesini beklerdik ama olmadı.Olmadı olmadı?Başbakan yine saydı döktü, Türk milletinin gazını almaya yönelik açıklamalar yaptı, ama Türkiye'nin uluslar arası prestijini yerle bir eden böyle bir olayda zerre kadar fiili bir cevap vermedi.İsrail Başbakan'ın one minute tiyatrosundan cesaret almış olacak ki, böyle saldırıyı korkmadan çekinmeden gerçekleştirdi.Şimdi bu tepkisizliğin neticesinde yakın zamanda daha nelerle karşılaşacağımızı göreceğiz.Asıl verilmesi gereken tepkiye gelince her konuda olduğu gibi bu konuda da gerçek çözümü Bağımsız Türkiye Partisi genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş ifade ediyor.İnsani yardım taşıyan Türk vatandaşlarına hem de uluslar arası sularda yapılan vahşice saldırı, bir savaş nedenidir. Aynı hadise İsrail ya da ABD'nin vatandaşlarının başına gelseydi her ikisi de bunu yapan ülkeye mutlaka savaş ilan ederdi. Bunun da altını önemle çizelim.