İmam Hüseyin Erdoğan'a karşı nasıl direnirdi?!

Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, ilim, irfan, gönül ve siyaset adamı? Ehl-i Beyt Külliyatının müellifi. Milli Ekonomi Modeli'nin ve Sosyal Devlet tezi ve projelerinin sahibi.Prof. Dr. Baş'ın 1989'dan bu yana yaptığı çalışma, telifat ve kongreler, Tevhid ve birliğin yegane ilahi adresinin Ehl-i Beyt olduğu gerçeğini kökleştirdi, yüreklerde Ehl-i Beyt sevdasını yeşertti.Müslümanları Büyük Ortadoğu Projesine (BOP) kapsamında kıran ve birbirlerine kırdırtan Amerika, İsrail ve Haçlıların ve elbette onların Türkiyeli İslamcılar başta olmak üzere yerel-bölgesel eş başkan ve kapı kullarının oyununu bozdu. Alevi-Sünni, Şii-Sünni çatıştırma senaryoları suya düştü. Prof. Dr. Baş'ın gayretleriyle artık geçer akçe, Ehl-i Beyt oldu. Böyle olunca; BOP ve Haçlı safında yer almış Türkiyeli İslamcılar bile son zamanlarda bir anda Ehl-i Beyt taraftarı oluverdiler, Alevi kesildiler.Başbakan Erdoğan'ın ahvali tam bir ibretlik?Yakın geçmişi hatırlayın? Irak'ta, Libya'da, Suriye'de vs. Aleviler başta olmak üzere her kesimden Müslümanı kıran ve kırdırtan Amerika ve BOP'çularla aynı safta yer alıyor, eş başkanlığını yürütüyor; sağ olsun Selahattin Özgündüz de, kendisini ala yü vala ile Aşura programına onur konuğu yapıyor, yağlıyor, Erdoğan da hüngür hüngür ağlıyor? Kendilerince güya Alevi ve Caferi kardeşlerimizi avlıyorlar. Bir tek İmam Hüseyin kalmıştı; onu da Kızılcahamam'daki İstişare ve Değerlendirme kampında siyasetine malzeme yaptı Erdoğan.Erdoğan, bir yandan halkının canını, malını ve namusunu kendisinin "kahramanlar" diye bağrına bastığı ihtilalci muhaliflere karşı koruyan Esad'a "Şam'ın Yezid'i" köpürüyor; bir satır sonra da, İmam Hüseyin'in kendilerine rehberlik yaptığını, yolunu aydınlattığını söylüyor. Siyasi istismarın son daniskasıdır bu!İmam Hüseyin, şayet bugün yaşasaydı, atacağı adım aynen Yezid'e karşı kıyam ettiği gibi, Erdoğan'ın icraatlarına karşı kıyam ve direniş olacaktı. Vallahi, bu gerçeği binbir türlü ilmi yolla ispat ederim.Erdoğan, İmam Hüseyin'i siyasi istismarlarına malzeme yapabilecek en son kişi bile değildir.İmam Hüseyin'in kıyamının ve şehadete kanatlanmasının sebeplerini bizzat kendi mübarek ağzından dinler, kulak verirseniz; görürsünüz ki, Erdoğan, İmam Hüseyin'in huzurundan kaçacak delik arar, asıl o zaman Hz. Hüseyin'in yüzüne bakamaz.Arkasında saf tutup namaz kıldıkları halde kendisine kılıç çeken Hürr b. Yezid'i ve bin kişilik ordusuna, kıyamının gerekçesini şöyle anlatıyor İmam Hüseyin:"Görmüyor musunuz, Yezid idaresi, Ümeyyeoğulları, evet bunlar, Allah'ın haram kıldığını helal kılıyorlar.Allah'ın ölçü ve ahitlerini bozuyorlar.Rasulullah'ın sünnetine aykırı olarak Müslümanlara düşmanlık yapıyor, kanlarını helal sayıyorlar. Müslümanların ganimetlerini, devlet-millet malını kendilerine ve yandaşlarına peşkeş çekiyorlar.Böylesi kötülüklere ve batıl gidişata karşı kıyam etmek ve düzeltmek, herkesten önce bana düşüyor.Ben Hüseyin bin Ali'yim, Rasulullah'ın biricik kızı Fatıma'nın oğluyum. Canın canınınız, namusum namusunuzdur."İşte Erdoğan'ın diline doladığı İmam Hüseyin'in kıyam ve şehadetinin ilahi-evrensel gerekçesi? Erdoğan, bu gerekçeleri basiretle idrak ederse, kusura bakmasın, kendi icraatlarının karşısında göreceği başkişinin İmam Hüseyin olacağını fark edecektir. İmam Hüseyin, bugün yaşasaydı, Erdoğan'ın karşısında direniş halinde olacaktı? Erdoğan, kendini kandırmasın!İmam Hüseyin sevdalısı Alevi gençlerin AKP'ye karşı direnişlerini, Gezi eylemlerini bir de bu perspektiften seyretsin; bakın, o zaman karşısında İmam Hüseyin'i buluyor mu, bulmuyor mu?!Prof. Dr. Baş'ın, AKP hükümetinin yanlış ve batıl icraatlarına karşı duruşu, ikazı ve irşadı da aynen İmam Hüseyin'in yukarıda sıraladığımız gerekçeleri yüzündendir; bunu da böyle bilsin.İmam Hüseyin bugün yaşasaydı, sen hangi akılla Müslüman milletin önüne domuz etini kasaplık hayvan eti olarak koyuyorsun, diye Erdoğan'ın yakasına yapışırdı.İmam Hüseyin bugün yaşasaydı, sen hangi imanla zina düzenlemesiyle Müslüman milletin ailelerini fesada sürüklüyorsun, diye Erdoğan'ın silkelerdi.İmam Hüseyin bugün yaşasaydı; sen hangi hesapla yetimlerin-gariplerin, millet ve devletin mallarını ve işletmelerini kelepir fiyatına ecnebilere peşkeş çekiyorsun, diye Erdoğan'ı fena haşlardı.İmam Hüseyin bugün yaşasaydı; Prof. Dr. Baş'ın dünyayı ayağa kaldıran Milli Ekonomi Modeli var iken sen hangi mantık ve anlayışla Papaz Malthus'un liberal kapitalizmine talim ederek 18 milyon Türk ailesinden 13 milyon 670 binini faiz, haciz ve icralarla boğduruyorsun, diye Erdoğan'ın ümüğünü sıkardı. İmam Hüseyin bugün yaşasaydı; sen kime hizmet ederek, Allah ve Rasulü'nün kardeş ilan ettiği, canlarını, mallarını ve namuslarını birbirlerine haram kıldığı Müslümanların, Amerika ve İsrail'in işgali oyunları ve şeytanlıklarıyla birbirlerine kırdırtılması olan BOP'ta eş başkanlık misyonu üstlenebilirsin, diye Erdoğan'a öyle bir sille atardı ki, feleğini şaşırırdı.Aleviler başta olmak üzere İmam Hüseyin'in yolunda ve sevdasında olan tüm Türk milletinin de, Erdoğan2ın ayıktırmak adına bugün yapması gereken iş, demokratik ve hukuk muvacehesi içinde, İmam Hüseyin'in yapacağını yapmak, Prof. Dr. Baş'ın yaptığını yamaktır.Erdoğan da içinde debelendiği maddi, manevi ve siyasi bataktan gerçekten kurtulmak istiyorsa, yapacağı iş, Ehl-i Beyt'i ve İmam Hüseyin'i siyasi istismar malzemesi yapmak değil; İmam Hüseyin'i ve Ehl-i Beyt'i Prof. Dr. Haydar Baş'tan öğrenmektir.