Huzur hakkı ve çoklu maaş

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu'na bir soru: "Ülkede sayıları belli olmayan bürokratların 'çoklu maaş' ve 'huzur hakkı' almaları helal midir ve vicdani midir?" Diyanet yetkilileri bu soruya bir cevap verirler mi acaba? Bekleyip göreceğiz...

Geçtiğimiz günlerde TBMM Genel Kurulu'na "kamuda birden fazla görevlendirme ve maaş alan kamu görevlilerinin araştırılmasına ilişkin" verilen önerge maalesef AKP ve MHP milletvekilleri tarafından yine reddedildi.

Hayat pahalılığının zirve yaptığı, insanların temel ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorluk çektiği, yoksulluğun alabildiğine yaygınlaştığı bir ortamda bürokratlar, bakan yardımcıları 150-200 bin liralara yaklaşan maaşlar ve huzur hakları almaları elbette halkı huzursuz etmektedir...

Evet, sevgili okurlar halkın zor şartlarda yaşadığı bugünlerde 11 yerden maaş alan bürokratlarımız bile var. 

10 milyonun üzerinde işsizi olan ülkemizin insanlarının çöpten yiyecek toplamaya çalıştığı ve asgari ücretin açlık sınırının altında olduğu şu zor şartlarda bu çoklu maaşları almak helal midir? 

Vicdanı olan bir Türk vatandaşı böyle çoklu maaşı ve huzur hakkı denilen parayı alabilir mi? 

Bu para insanın kursağından geçebilir mi? 

Bu parayı alan kişiler bu maaşları nasıl bir gönül rahatlığıyla aile bireyleri ile yiyebilirler... Nasıl... Bu nasıl bir insanlık, sağduyu, adalet, eşitlik, Müslümanlık ve vicdandır? 

Bu neyin huzuru ve neyin hakkıdır sevgili okurlar...

25 yaşındaki genç, dinamik, idealist evlatlarımız dururken sen 70 yaşındaki ruhen, fiziken, aklen yıpranmış, alzheimer olacak bir bürokrata en kilit yerlerde çoklu maaş, huzur hakkı (100/300 bin) veremezsin! 

Millet işsizlikten kırılıp evladına iş bulamazken kamuoyunun yakından tanıdığı siyasetçi ve bürokratlara çok da ihtiyaçları olmamalarına rağmen dolgun bütçeli şirketlerin yönetim kurullarına girip onlarca maaş almaları ilahi adalete sığar mı?

Bu nasıl bir adalet ve nasıl bir kalkınmadır?

Bu hususlarda Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz'ın basına yansıyan beyanatı ise şöyle: 

"AK Partili Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alparslan. Aynı zamanda Kuveyt Türk Katılım Bankası'nın yönetim kurulu üyesi. Bakan yardımcılığı aylık maaşı 85 bin 401 lira. Bankadan aldığı aylık huzur hakkı 18 bin 796 dolar. Güncel kur ile 528 bin lira. İşte burada da belgesi mevcut. Kuveyt Türk Katılım Bankası'nın genel kurul tutacağı. Toplam geliri aylık 613 bin lira. Yanı 53 asgari ücrete denk geliyor.

Aynı zamanda AK Partili Vakıflar Genel Müdürü Sinan Paksu, genel müdürlük maaşı 53 bin 528 lira. Bankadan yönetim kurulu üyesi olarak aldığı aylık huzur hakkı tutarı Türk lirası olarak 528 bin lira. Aylık toplam geliri 581 bin lira. 51 asgari ücrete denk geliyor. Türk Telekom'da 4 tane Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısının dördü de görev almakta.

Ömer Fatih Sayan, yönetim kurulu başkanı, aynı zamanda Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı. Enver İskurt, Bakan Yardımcısı aynı zamanda Türk Telekom yönetim kurulu üyesi. Osman Boyraz, TTMobil'in yönetim kurulu başkan vekili. Dursun Ünüvar, TTMobil'in yönetim kurulu başkanı.

Bununla da bitmiyor. Türk Telekom'un bir alt şirketi olan TTNet'in internet şirketinin yönetim urulu başkanı kim? Şahap Kavcıoğlu, BDDK Başkanı. BDDK Başkanının bir internet şirketinin yönetim kurulunda ne işi var? İşte liyakatsizlik budur."

Ülkede huzursa bu huzur herkesin hakkıdır ve sadece yandaşların olmamalıdır. Bu haksız, adil ve helal olmayan çoklu maaşlar ve huzur hakları aziz Türk milletinin her bir ferdine verilmeli ve dağıtılmalıdır. 

Eşit ve adil paylaşımın, adaletin olduğu bir ülkede 1 tane yoksul dahi bulamazsınız...