Seçimlere bir buçuk ay gibi kısa bir zaman kaldı. Siyaset ise, hâlâ milletin gündeminden uzak.
Özellikle Meclis'te bulunan partiler, kendilerini kurtarma derdine düşmüş. Kimi barajı düşürmenin, kimi seçimleri ertelemenin, kimi partiler ise, Genel Başkanlarını kurtarmanın peşine düşmüş.
Bu partileri birleştiren ortak nokta ise, koltukları uğruna AB ve IMF'nin her isteğine "evet" demeleri...
Bu haliyle siyasi partiler milletimizin meselelerini çözecek merci olmaktan çıkmış, milletimizin sırtında taşıdığı yüke dönüşmüştür.
Onun için milletimiz sabırsızlıkla 3 Kasım'ı bekliyor. Seçimlerde bu yükleri sırtından atıp ayağındaki AB ve IMF prangalarını çözecek ve kendisini ayağa kaldıracak Bağımsız Türkiye Partisi'ni iktidar edecek.
Çünkü milletin derdini çeken tek lider BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş...
Gittiği her ilde, konuştuğu her mitingde milletimize özgüven, hedef, moral veriyor, bütün toplum kesimlerini kucaklayan projelerini açıklıyor.
Bütün partiler milletle yüzleşmekten kaçıp, soluğu AB ve ABD başkentlerinde alırken O, aylardır yaz sıcağında milleti ile kucaklaştı, dertleşti, halleşti...
Şu an bütün AB'ci partilerin ekonomi kurmayları Batı başkentlerinde, otel lobilerinde uluslararası tefecilere, para babalarına, IMF programına bağlı kalacaklarına dair teminatlar veriyorlar.
Bugün "millete umut" diye pompalanan partiler kuruluş aşamasındayken, bizler onları uyarmıştık.
"Yanlış yapıyorsunuz batı başkentlerine icazet almak için gidiyorsunuz. Yarın talimat alacaksınız" demiştik.
Gerçekten de öyle. Bugün DYP, Batı başkentlerinden gönderilen Mehmet Ali Bayar'ı; CHP, IMF komiseri Kemal Derviş'i; AKP, Yahudi lobilerinin sevgilisi Abdullah Gül'ü truva atları gibi partisinin başköşesine almak zorunda kalmıştır.
Dış politikada ABD'nin, siyasette AB'nin, ekonomide IMF'nin denetiminin devam edebilmesi için artık işi şansa bırakmıyorlar. Her parti de mutlaka güçlü birer gözcü tutuyorlar.
Onun için hortumcu medyanın ağzı kulaklarında... Keyfine diyecek yok. Eskisi gibi bir partiyi tutmak zorunda değiller çünkü. Nasıl olsa hepsi AB'ci, hepsi IMF'ci, hepsi teslimiyetçi, mandacı...
Bunun için Doğan Medya'nın iş takipçisi yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök, çocuklar gibi şen. 3 Kasım için "ya ondadır ya bunda helvacının kızında" oyununu oynuyor ama bir türlü tercihini yapamıyor.
İsmail Cem, çağdaş bir isim diyor. Derviş'li CHP, tam gönlümdeki parti, diyor. Çiller hayli tecrübeli oldu. Yani "yola geldi" demek istiyor. ANAP, kendini AB'ye adamış parti. MHP, ortaklara zorluk çıkarmadı. AKP ise zannedildiği gibi korkulacak parti değil. Hepsi güzel, tercihte zorlanıyorum, diyor. Öyle ya, hiçbirini darıltmak istemiyor.
Ülkemize çöreklenen iç ve dış hortumcuların sözcüsü açık konuşmuyor. Gönlünde yatan partileri bir bir sayıyor.
Onların partileri bunlar. Milletin partisi ise, "AB'ye hayır! IMF'ye hayır! Bağımsız Türkiye'ye evet" diyen Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) ...
Onun için milletimiz BTP'ye koştukça, onlar kafalarını kuma gömüyor.
Ama nafile... Bu gür sesten kaçamazlar, çünkü yerin kulağı var...
Özellikle Meclis'te bulunan partiler, kendilerini kurtarma derdine düşmüş. Kimi barajı düşürmenin, kimi seçimleri ertelemenin, kimi partiler ise, Genel Başkanlarını kurtarmanın peşine düşmüş.
Bu partileri birleştiren ortak nokta ise, koltukları uğruna AB ve IMF'nin her isteğine "evet" demeleri...
Bu haliyle siyasi partiler milletimizin meselelerini çözecek merci olmaktan çıkmış, milletimizin sırtında taşıdığı yüke dönüşmüştür.
Onun için milletimiz sabırsızlıkla 3 Kasım'ı bekliyor. Seçimlerde bu yükleri sırtından atıp ayağındaki AB ve IMF prangalarını çözecek ve kendisini ayağa kaldıracak Bağımsız Türkiye Partisi'ni iktidar edecek.
Çünkü milletin derdini çeken tek lider BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş...
Gittiği her ilde, konuştuğu her mitingde milletimize özgüven, hedef, moral veriyor, bütün toplum kesimlerini kucaklayan projelerini açıklıyor.
Bütün partiler milletle yüzleşmekten kaçıp, soluğu AB ve ABD başkentlerinde alırken O, aylardır yaz sıcağında milleti ile kucaklaştı, dertleşti, halleşti...
Şu an bütün AB'ci partilerin ekonomi kurmayları Batı başkentlerinde, otel lobilerinde uluslararası tefecilere, para babalarına, IMF programına bağlı kalacaklarına dair teminatlar veriyorlar.
Bugün "millete umut" diye pompalanan partiler kuruluş aşamasındayken, bizler onları uyarmıştık.
"Yanlış yapıyorsunuz batı başkentlerine icazet almak için gidiyorsunuz. Yarın talimat alacaksınız" demiştik.
Gerçekten de öyle. Bugün DYP, Batı başkentlerinden gönderilen Mehmet Ali Bayar'ı; CHP, IMF komiseri Kemal Derviş'i; AKP, Yahudi lobilerinin sevgilisi Abdullah Gül'ü truva atları gibi partisinin başköşesine almak zorunda kalmıştır.
Dış politikada ABD'nin, siyasette AB'nin, ekonomide IMF'nin denetiminin devam edebilmesi için artık işi şansa bırakmıyorlar. Her parti de mutlaka güçlü birer gözcü tutuyorlar.
Onun için hortumcu medyanın ağzı kulaklarında... Keyfine diyecek yok. Eskisi gibi bir partiyi tutmak zorunda değiller çünkü. Nasıl olsa hepsi AB'ci, hepsi IMF'ci, hepsi teslimiyetçi, mandacı...
Bunun için Doğan Medya'nın iş takipçisi yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök, çocuklar gibi şen. 3 Kasım için "ya ondadır ya bunda helvacının kızında" oyununu oynuyor ama bir türlü tercihini yapamıyor.
İsmail Cem, çağdaş bir isim diyor. Derviş'li CHP, tam gönlümdeki parti, diyor. Çiller hayli tecrübeli oldu. Yani "yola geldi" demek istiyor. ANAP, kendini AB'ye adamış parti. MHP, ortaklara zorluk çıkarmadı. AKP ise zannedildiği gibi korkulacak parti değil. Hepsi güzel, tercihte zorlanıyorum, diyor. Öyle ya, hiçbirini darıltmak istemiyor.
Ülkemize çöreklenen iç ve dış hortumcuların sözcüsü açık konuşmuyor. Gönlünde yatan partileri bir bir sayıyor.
Onların partileri bunlar. Milletin partisi ise, "AB'ye hayır! IMF'ye hayır! Bağımsız Türkiye'ye evet" diyen Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) ...
Onun için milletimiz BTP'ye koştukça, onlar kafalarını kuma gömüyor.
Ama nafile... Bu gür sesten kaçamazlar, çünkü yerin kulağı var...
Emre Akman / diğer yazıları
- Ayı ile yatağa girmek / 05.10.2002
- AKP'deki savrulma / 30.09.2002
- Hortumcuların partileri çok, milletin partisi tek / 24.09.2002
- Milletimizin hafızası güçlüdür / 23.08.2002
- Boyalı basının panik atakları / 22.08.2002
- Şu Cemler'e bak / 30.07.2002
- Derviş nereye? / 25.07.2002
- Milletimiz büyük sürprize hazırlanıyor / 21.07.2002
- AB'nin yolu Kilise'den geçer / 03.07.2002
- AB'yi birde Alman raporundan tanıyalım / 18.06.2002
- AKP'deki savrulma / 30.09.2002
- Hortumcuların partileri çok, milletin partisi tek / 24.09.2002
- Milletimizin hafızası güçlüdür / 23.08.2002
- Boyalı basının panik atakları / 22.08.2002
- Şu Cemler'e bak / 30.07.2002
- Derviş nereye? / 25.07.2002
- Milletimiz büyük sürprize hazırlanıyor / 21.07.2002
- AB'nin yolu Kilise'den geçer / 03.07.2002
- AB'yi birde Alman raporundan tanıyalım / 18.06.2002