Eve kapanma, pazara çık, volta at!

Koca koca adamlar, milletimizle adeta dalga geçiyor.Eve kapanma, pazara çık, diyorlar.Neymiş; batmış Türk ekonomisi canlanacakmış, yılların krizi ancak böyle bitecekmiş!Buna sadece cehalet denmez; gaflet ve dalalet demek de az gelir.Bu, anası ağlayan milletle açık açık dalga geçmektir. Meteliğe kurşun sıkan milyonları makaraya sarmaktır. Hepsinden önemlisi, Türk ekonomisini iflas ettirdiği gün gibi ortaya çıkan AKP'ye ve sair IMF'ci partilere sütre olmaktır, günah galerinin üzerini şal ile örtmeye kalkışmaktır. Körler sağırlar, birbirini ağırlar; bu arada devlet ve millet aradan çıkar? Maalesef ekonomide siyaset ve sivil inisiyatif arasındaki pozisyon bu!"Eve kapanma, pazara çık" tiyatrosuna, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) öncülük ediyor. Hak-İş, Türk-İş, TESK, TİSK ve Kamu-Sen, TİM, TÜSİAD ve MÜSİAD gibileri de figüranlık yapıyorlar.Sözcüleri ise TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu? Şunu diyor Hisarcıklıoğlu; "Halka 'eve kapanma, pazara çık' diyoruz. İmkanı olanları tüketimi ertelememeye davet ediyoruz."Buna "kara trajedi" denir.Sanki milletin cebinde para varmış gibi? Sanki vatandaşın parası varmış gibi? Sanki milyonların geliri varmış gibi? Sanki köylü, ektiğinin bedelini alabiliyor, ürününün maliyetini karşılayabiliyormuş gibi? Sanki çiftçi, bağından-bahçesinden bir gelir temin ediyormuş gibi? Sanki tüketici kesimin "tüketim kabiliyeti ve imkanı" kalmış gibi "eve kapanma, pazara çık" diye çağrı yapıyorlar.70 milyonun tamamı, hepimiz, genç-ihtiyar, kadın-erkek, sivil-asker, mesela bu Pazar pazara çıksak, ne olacak?!Hiçbir şey? Halk, temiz bir hava almış olacak. Vatandaş havasını alacak. Volta atacak!Türkiye'yi "açık hapishane"ye çevirdiler; şimdi de dilediğiniz gibi volta atın, volta atmak serbesttir mi demek istiyorlar?!Vatandaşın cebinde metelik yok, sayın Hisarcıklıoğlu, sayın Ali Babacan, sayın R. T. Erdoğan!Tüketim kabiliyeti sıfırlandı! Para yok, müşteri yok? İş yok, satış yok! Parasız pazara çıkarak, cep delik-cepken delik pazarlarda volta atarak, tüketim kabiliyeti oluşmaz, tüketim canlanmaz. Dolayısıyla piyasa kıpırdamaz! BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş beyin ortaya koyduğu "tüketim olmadan olmaz" kuralını duydular, "tüketici kesim ayağa kaldırılmadan, üretimin anlamı olmaz; piyasa canlanmaz" tespitini aşırdılar? Ama Bektaşi gibi devamını bilmiyorlar! Bilmezlikten, duymazlıktan geliyorlar! Buna, cahiliye inadı denir, göz göre göre körlük, bile bile sağırlık denir!Prof. Dr. Baş, "tüketimin desteklenmesi" kuralının devamında, "Devlet, milletimizin emek, üretim, hizmet ve kaynakları karşılığı olarak şu oranda veya GSMH'sının karşılığında şu oranda emisyonu genişletir, tüketici kesimini destekler. Tüketim ve üretim kabiliyeti olan toplum kesimlerinin kabiliyetlerini maliyetsiz para ile geliştirmelerini sağlar. Kamu, maliyesini kendi maliyetsiz emisyonu ile koordine eder" diyor. Prof. Dr. Baş, para ve emisyonun detaylarını, piyasadaki oranlarını ve tüketim-üretim arasında oluşturulan emme-basma tulumba sisteminin bilimsel esaslarını, Milli Ekonomi Modeli'nde ve Sosyal Devlet-Milli Devlet tezinde ortaya koydu. Dünya, dersini buradan alıyor.Türk ekonomisine batırmaktan başka katkısı olmayan AKP hükümeti onlara bedava avukatlık yapan TOBB ve sair sivil toplum kurumları, tüketimin canlandırılmasına dair gerçeğin bu ikinci ayağını da görmek zorundadırlar. Prof. Dr. Baş'tan bilgi ve danışmanlık hizmeti alabilirler. Bilmeyebilirler; ayıp değil? Ayıp olan iş; anası ağlayan, işsizlik, açlık ve yoksullukla boğuşan parasız-pulsuz millet ile "eve kapanma, pazara çık" çağrılarıyla dalga geçmektir.Bu anlayış ekonomiyi toparlayamaz. MB Başkanı Durmuş Yılmaz, anlayan için, akıl sahibi olan için nihayet açık konuştu: "Tünelin içine girdik. Tünel karanlıktı. Öbür tarafa doğru bir ışık göründü, derken; ışık, öbür tarafa çıkışı mı gösteriyor, yoksa üzerimize gelen araba mıdır?!" Akıllı olan için, cümlenin bu kadarı yeter. Durmuş, anlayana, freni patlak damperli kamyon tünelin ötesinden üzerimize geliyor, demek istiyor. Yılmaz, ayrıca, uzatılan ÖTV ve KDV indirimlerinden de çok fazla bir şey beklemeyin, diyor. Vaziyet bu kadar açık ve vahim iken, TOBB ve avanelerinin "eve kapanma, pazara" çık tiyatroları, gerçekten ağır bir trajedidir. AKP hükümet, bu tiyatrolar ve cambaza bak oyunlarıyla asla kendini saklayamaz. Bu hasta ekonomi, acilen "ekonominin uzman profesörüne", Prof. Dr. Baş'a teslim edilmezse, ölüm hak olur!Elin gavuru bu gerçeği fark etti, kurtulmaya başladı; darısı bizimkilerin başına!