Prof. Dr. Haydar Baş'ın "Eko Analiz" programları tarih yazmaya devam ediyor ve bizler de önemine binaen burada yapılan açıklamaları değerlendirmeye devam ediyoruz.Diyeceksiniz ki, "Türkiye'de yer yerinden oynuyor, hangi TV kanalını açsanız, hangi gazeteyi okusanız en önde siyaset-asker-yargı kavgası, durum buyken siz neden hep Eko Analiz, hep Prof. Dr. Haydar Baş, hep Bağımsız Türkiye Partisi diyorsunuz?"Kısaca ifade etmek gerekirse, bir tercih meselesi, Prof. Dr. Baş'ın da hemen hemen her programında ifade ettiği gibi "Biz kavgadan değil, barış ve kardeşlikten, çözümden yanayız."Bugün aziz Türk milletinin daha fazla probleme değil, çözüme ihtiyacı var; bugün çözüm "Eko Analiz" programında konuşuluyor, çözümü sadece ve sadece Prof. Dr. Haydar Baş ve bağımsız Türkiye Partisi gündem ediyor.Diğerleri, hepsi geçmişler bir tarafa milletin kafasını karıştırmaktan, yangına körükle gitmekten başka hiçbir şey yapmıyorlar.Bu açıklamalardan sonra dilerseniz "Eko Analiz" programında Prof. Dr. Haydar Baş'ın önemle üzerinde durduğu bir konuyu gündeme getireceğim.Prof. Dr. Baş, seçim dönemlerinde 2000 TL olarak ilan ettiği ve noter tasdikli olarak da taahhüt ettiği asgari ücreti son programında 3000 TL'ye çıkardı.Gerekçe olarak da geçim şartlarındaki gittikçe artan bozulmayı gösterdi.Tabii Türkiye'de iş yapmaya niyeti olmayanlar ve onların şakşakçıları, böyle milletin menfaatine yönelik bir proje ortaya çıktığı zaman hiç boş durmuyorlar hemen başlıyorlar dedikoduya, fitneye, karalamaya.Bunun nasıl verileceğine dair bir kitap yazılmış, bu kitapta tam 40 sayfa kaynak açıklanmış, bu eser hakkında 400'ü aşkın bilim adamı tebliğ sunmuş, 100'ü aşkın ülke bu eserin projelerini uygulamaya başlamış bu onlar için hiç önemli değildir.Onlar bilimsel detaylarla uğraşmaz, misyonları gereği sadece karalamak ve eleştirmekle meşguldürler. Ondan sonra da çıkarlar milletin karşısına "bize hiç proje sunan yok ki" deyip kuru sıkı atmayı da ihmal etmezler. Bazıları da Prof. Dr. Baş'ın projeleri halk arasında tutunmaya, konuşulmaya başlanınca yöntem değiştirip çalmaya başlarlar ve kendilerine mal ederler.İşte Türkiye niye yıllardır böyle garabet bir halde şimdi daha iyi anlıyoruz.Dilerseniz, Prof. Dr. Haydar Baş'ın programlarda da dile getirdiği basit ve çarpıcı bir misalle bu 3000 TL nasıl verilir izah edelim.Diyelim ki, Prof. Dr. Haydar Baş'ın iktidara geldiğinde 3000 TL vereceğini Gümüşhaneli bir vatandaşımıza söylemiş olalım. Eğer bu vatandaş iktidar partisine ya da aynı yoldan giden IMF, AB ya da ABD sevdalı başka bir partiye gönlünü kaptırmışsa hiç düşünmeden size soracağı soru, dedikoduların da etkisiyle, "kaynak nerede" olacaktır. Niye Gümüşhane'den misal veriyorum. Çünkü Prof. Dr. Haydar Baş'ın da sürekli altını çizdiği gibi Gümüşhane'nin altı, altın ve mermer kaynaklarıyla dolu. İşlendiği takdirde tam 120 trilyon dolarlık bir servet yatıyor Gümüşhane'nin altında.Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nde ortaya koyduğu 500 TL vatandaşlık maaşı, 500 TL Ev Hanımı Meslek Maaşı, gençlere burs, 3000 TL asgari ücret, 100 bin liranın altında geliri olandan vergi almama gibi onlarca projeyi uyguladığımızı hesaba kattığımızda Türkiye bir yılda 1 Trilyon dolardan daha fazla harcayamaz.Diyelim ki 1 trilyon dolar olsun, Prof. Dr. Baş'ın ifadesiyle, 120 trilyon dolarlık yeraltı serveti olan sadece Gümüşhane ili, bütün Türkiye'yi en az 100 yıl bakar.Durum buyken bu servetin üzerinde 3-5 kuruşa talim eden Gümüşhaneli kardeşimiz de saf saf "Haydar Hoca bu kaynağı nereden bulacak" diye sorar.Sen Allah'ın bahşettiği, ayağının altındaki hazineyi, kaynakları göremiyorsan, bunların yabancılara peşkeş çekilmesine göz yumuyorsan Haydar Hoca ne yapsın?Haydar Hoca "Ben bu nimetleri yabancılara değil, milletime vereceğim" diyor, sen onun değil de yabancıya verenin peşinden gidiyorsun.İşte bu sebeplerden dolayı bizler bu gerçeklerin üstünü siyasi tiyatrolarla örtenleri değil, çözümü ve kaynağını net olarak ortaya koyanları gündem ediyoruz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Hakaret ve küfür, siyasetin dili olamaz / 26.03.2025
- İmamoğlu’nun tutuklanması ve demokrasi sınavı / 25.03.2025
- ‘Onlar Kur'an'ın müşahhas halidir’ / 22.03.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Hakaret ve küfür, siyasetin dili olamaz / 26.03.2025
- İmamoğlu’nun tutuklanması ve demokrasi sınavı / 25.03.2025
- ‘Onlar Kur'an'ın müşahhas halidir’ / 22.03.2025