Geçmişte yaşanılan birçok esrarengiz olaylar, özellikle de Padişahlık dönemlerinde saltanatı korumak adına işlenen cinayetler hep kafamı meşgul etmiştir. Tarihte birçok fetihlere adını yazdırmış, Dine ve vatana hizmet etmiş bazılarının gelecekte fitne olabilir düşüncesiyle evlatlarını, kardeşlerini, halkın bazı kesimlerini öldürtmelerini inanç temelinde bir yere oturtamamıştım. Bu konuda bilgisine başvurduğum gerek lise öğretmenlerimden, gerek din dersi öğretmenlerimden, gerek cami hocalarımızdan gereken cevabı alamamış, meşhur o ifade ile karşılaşmıştım; "geçmişte olanlara karışmayın sizin aklınız yetmez, onlar yaptıysa doğrudur. Onlar koskoca padişahlar yanlış mı yapacaklar?" Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın yazdığı Ehl-i Beyt külliyatıyla, uzun yıllardır saklı kalan Ehl-i Beyt gerçeği gün yüzüne çıkmakta ve bizler de bilginin aslına kavuşmaktayız. Ehl-i Beyt'in saklı kalan bilgileri ve yaşantılarında hâkim olan anlayışı öğrendikçe, beynimizi kemiren o sorulara da cevap buluyoruz. Bu konuda Muhterem Hocamıza ne kadar teşekkür etsek azdır. "Rivayete göre, Hz. Ali(a.s.) Abdurrahman İbn Mülcem'i görünce , "Beni Öldürecek olan budur" demişti. "Ona karşı seni durduran şey nedir?" diye sorduklarında, "O, henüz beni öldürmedi" buyurmuştur."(İmam Ali/Prof. Dr. Haydar Baş/ sayfa 745) İslam'ın gerçek ölçüleri olan Kur'an ve Sünnetin uygulayıcısı ve taşıyıcısı olan Ehl-i Beyt'in ilminden uzak bir anlayış yüzünden, eksik ve yanlış din anlayışından dolayı bilerek ya da bilmeyerek işlenilen saltanatı koruma cinayetlerinin hiçbir haklı gerekçesi olmadığı da meydana çıkmış olmaktadır. İmam Ali(a.s.) bu görüşüyle evrensel hukuk normlarına geçecek mühim bir hukuk kuralını da vaaz etmiş oluyordu. Hiçbir kimse fiile dökmeden, işlemeyi düşündüğü suçtan dolayı cezalanamaz, öldürülemez; hele de zanla asla suçlanamaz? Akıl sahipleri düşündükleri zaman göreceklerdir ki; Ehl-i Beyt anlayışının hâkim olmadığı bir dünyanın ve bir hayatın; huzura ve barışa ulaşması asla mümkün değildir. Yapılacak iş; Kur'an ve Sünnetin ölçülerini bize ulaştırmakla görevli olan Ehl-i Beyt anlayışını öğrenmek ve yaşamaktır. Böylece yanlış ezberler de kendiliğinden bozulmuş; Hak ve hakikat meydana çıkmış olacaktır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Allah adamıydı Haydar Hocamız / 16.04.2025
- Fikir adamıydı Haydar Hocamız / 15.04.2025
- Haydar Baş Hocamızın 5. Şeb-i Aruz yıldönümü / 14.04.2025
- Kıldığımız namaz, bizi kötülüklerden alıkoymuyorsa? / 12.04.2025
- Namaz kılmak bütün Müslümanlara farzdır / 11.04.2025
- Namaz kulun Allah’a en yakın olduğu haldir / 08.04.2025
- Fatiha suresindeki Allah ile kul arasındaki sır / 07.04.2025
- Ahlak bulaşıcıdır / 05.04.2025
- Şevval ayında yapılacak ibadetler / 03.04.2025
- Bayram bize umut neşe getirsin / 30.03.2025
- Fikir adamıydı Haydar Hocamız / 15.04.2025
- Haydar Baş Hocamızın 5. Şeb-i Aruz yıldönümü / 14.04.2025
- Kıldığımız namaz, bizi kötülüklerden alıkoymuyorsa? / 12.04.2025
- Namaz kılmak bütün Müslümanlara farzdır / 11.04.2025
- Namaz kulun Allah’a en yakın olduğu haldir / 08.04.2025
- Fatiha suresindeki Allah ile kul arasındaki sır / 07.04.2025
- Ahlak bulaşıcıdır / 05.04.2025
- Şevval ayında yapılacak ibadetler / 03.04.2025
- Bayram bize umut neşe getirsin / 30.03.2025