Dünyaya barış getirme ve âleme nizâmât verme hayaliyle işi "Vatikan'ın dinlerarası diyalogu"ndan "Kofi'nin medeniyetler ittifakı"na taşıyanlar, ne hazindir ki, diyalogu bir "Mesihiyet belirtisi ve İsa'ya zemin" olarak algılamaktadırlar.Başkan W. Bush'un da mensubu olduğu Evangelistlerin benzer "Armagedon inancı"nı sonraya bırakarak biz, yerli diyalogcularımızın bu "yeni anlayışları"na değinelim.Bu ne biçim barış getirme ki, Yüce Allah'ın "şeksiz şüphesiz âlemlere rahmet" (1) diye takdim ettiği Hz. Muhammed'de buluşmak ve O'nun âlemleri kuşatan rahmetinde bütünleşmek yetmiyor de güya "Hz. İbrahim'de buluşma" seansları oluşturuluyor, diye düşünenler, diyalog işini üstlenenlerin Papa ile görüşmelerinin ardından bu işin "Mesihiyet cenahı"na ve "İsa'nın nüzülü zemin hazırlama"ya takıldıklarını görmelidirler. Zira bu basit bir takıntı değil?Hz. İsa dahi Hz. Muhammd'e koşarken, diyalogcular nereye koşuyor?Diyalogcu çevreler, kendilere "Mesihiyet cenahı"na takıldıkları gibi, milletimizin ve insanlığın da bu "cenaha" takılmaları için uğraş veriyorlar. Böylece İslam dünyasını, adeta "Hz. İsa'nın nüzûlüne zemin için diyalog" inancıyla, hakikatte Vatikan'ın ve kilisenin eşiğine doğru sürüklemeye çabalıyorlar.Ne hazin bir tecellidir ki, Hz. İsa'nın nüzülüne dair hadis-i şeriflerde, Hz. İsa'nın sade bir kul olarak Hz. Muhammed'de tabi olacağı beyan ediliyor; hatta, Hz. Muhammed'e tabi olması bir yana, imam olarak dahi Ümmet-i Muhammed'in önünü geçmeyeceği bildiriliyor (2).Hz. İsa'nın (a.s.) âhir zamanda bu ümmetten bir zâtın arkasında namaz kılmasının, Mehdinin zuhurundan bahseden sahih görüşlere delil teşkil ettiğini anlatan büyük şarih İbn Hacer el-Askalani, İmam Şafiî'den, Mehdi'nin bu ümmetten olacağı ve Hz. İsa'nın onun arkasında namaz kılacağı hakkındaki haberlerin mütevatir olduğu hususunda nakil yapmaktadır (3).Mesihiyet cilalı vahim bir diyalog manevrasıHal böyleyken; "ahirzaman alameti" olarak güya "Mesihiyet belirtisi bir diyalog" namına Müslümanları Vatikan'ın eşiğine davet etmekten daha vahim bir iş olmasa gerektir. Zira, ahir zaman alametlerinden ve kıyametin eşiğindeki en büyük fitnelerinden birinin "Müslümanların grup grup müşriklere, Hıristiyanlara ve Yahudilere iltihak etmeleri" olduğu da mucizevî bir haberdir (4)."Ehl-i Kitap ile amentüde ittifakımız var" diye ilan eden (5) diyalogcu gruptan Ahmet Şahin, "işbu rivayet yeni çıktı kabilinden riskli Mesihiyet anlayışı" hususunda ipuçları veriyor. Bu bağlamda "dinlerarası diyalog" işinin sonunun nerelere varacağını ve vardırılmak isterdiğini kestirmek bakımından kendi beyanına göre "Ehl-i kitap ile amentüde ittifakı olan" Ahmet Şahin'in Fetullah Gülen'in kendi mevkutelerindeki röportajından mülhem ve alıntılı şu satırlara dikkat etmek icab eder: "Hz. İsa'nın şahs-ı manevisiyle inmesi konusunda ise bir kabul zorluğu yoktur. Aksine diyalog ve hoşgörü toplantılarıyla şahs-ı manevinin vereceği barış mesajları bir ölçüde başlatılmış diye düşünmek de mümkündür? Mesih'in vazettiği mesajın ruhu nedir?.. Şefkattir, merhamettir, mülayemettir, herkesi barıştırma ve kucaklamadır!..Şahs-ı manevi olarak gelecek demek, bir ruh, bir mana gelecek, insanlar üzerinde bir esinti belirecek. İnsanlar anlaşacak, uzlaşacaklar. Ama böyle bir hareketin önünde bu işin bayraktarlığını yapan belki rehberler olacak? Eğer bir şahs-ı manevi olarak Hz. Mesih inecekse, ben onu çok uzak görmüyorum. Olabilir, o ruh, o mana inebilir... Diyalog ve hoşgörü adına değişik kiliselere gidilip "Gelin Kur'an'ı beraber okuyalım." deniliyor. Değişik yerlerde "Siz de bizim İncil derslerimize iştirak edin." diyorlar. Bu, karşılıklı olur?Evet, Hz. İsa şahsıyla değil de şahs-ı manevisiyle inecekse bunda bir kabul zorluğu yoktur. Bunu hem makul hem de çağın barış gereği olarak görmek de mümkündür.. Hoşgörü ve diyalog çalışmalarını bu yolda gelişmeler olarak yorumlamakta da mahzur olmasa gerektir" (6).Diyalogcuların yaşlı takımı böyle düşünüyor da, genç jeneresyon farklı mı düşünüyor? Hayır.Genç diyalogcu jenerasyonda da aynı takıntı varBakınız, Zaman'ın Genel Yayın Yönetmeni genç meslektaşımız Ekrem Dumanlı neler çiziktiriyor bu bağlamda:"Öyle görünüyor ki, o halim, selim, nezih peygamberin etrafındaki arayışlar, Hıristiyanları ve Müslümanları çok daha hoş bir zemine taşıyacak. O zaman gelince neden nüzul edip (geliş keyfiyeti ayrı bir konu) müşfik elleriyle ölü ruhları diriltmesin ki?" (7).Alemlere rahmet Hz. Muhammed'denmucizevi ikaz ve irşadBu noktada sözü Alemlere rahmet Hz. Muhammed'de bırakalım ki, "hitamuhû misk" olsun?"Şu bir gerçek ki, ümmetim adına korktuğum en önemli şeylerden biri de, dalalete saplanmış yöneticiler ve önderlerdir. Ümmetimden? bazı gruplar (Hak din olan İslam'dan saparak) müşriklere katılacaklardır. Kıyamete yakın zamanda deccallar türeyecektir. Bunların sayısı 30 (ilâ 70) civarında olacaktır. Bunların kimi kendisini peygamber, (kimi de Mesih) zannedecektir? Ve lakin ümmetimden bir grup sürekli olarak Hak üzere olacaktır. Onlar Allah'ın yardımını göreceklerdir. Allah'ın emri (olan kıyamet) gelinceye kadar, bu, kendilerine ters düşerek Hak'tan ayrılanlar onlara asla zarar veremeyecektir" (8).Ahirzamanın bu korkunç fitnesi kendisine sorulduğunda Hz. Ömer'in oğlu Abdullah'ın (ra) Rasûlüllah'tan mülhem cevabı ise şu netlikte olmuştur: "Anası doğurmayasıca, bilmiyor musun, bu fitne Müslümanların İslam'ı ve Hz. Muhammed'i terk ederek müşriklerin, Hıristiyanların ve Yahudilerin dinlerine iltihak etmeleridir..." (9) "Ümmetimden bir grup, hak için muzaffer şekilde mücadeleye Kıyamet gününe kadar devam edecektir. O zaman İsa İbnu Meryem de iner. Müslümanların reisi "Gel bize namaz kıldır!" der. Fakat Hz. İsa aleyhisselam "Hayır!" der, "Allah'ın bu ümmete bir ikramı olarak siz birbirinize emirsiniz!" (10).Allah encamımızı hayretsin?1- Enbiya Suresi, 1072- Buhari,Sahih, Büyû' 102, Mezalim 31, Enbiya 49; Müslim, Sahih, İman 247, (155); Ebu Dâvud, Sünen, Melâhim 14, (4324); Tirmizi, Sünen, Fiten 54, (2234).3- (el-Askalâni, İbn Hacer, Fethu'l-Bari, Askalanî, 6 / 570, Riyad, 1389/1969; Taftazanî, Şerhu'l-Makasıd, 5 / 314, Nşr. Abdurrahman Umeyre, Beyrut, 1989).4- Ebu Davud, Sünen, Fiten, 1; İbn Mace, Sünen, Fiten, 95- Zaman, Ahmet Şahin, 17 Nisan 2000 6- Zaman, Ahmet Şahin, Hz. İsa şahsıyla mı, şahs-ı manevisiyle mi inecek?, 6 Nisan 20047- Zaman, Ekrem Dumanlı, 22 Nisan 2000)8- Ebu Davud, Sünen, Fiten, 1; İbn Mace, Sünen, Fiten, 99- (Buhari, Sahih, c. 8, Fiten, 16).10- (Müslim, Sahih, İman, 247).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019