Başlıkta yer verdiğim sert mesaj, çözümü bulunmayan her parti için aynen geçerlidir.
Günümüz siyaset arenasına bakıldığında, içi boşaltılmış ideolojiler üzerinden kurulan ve kurgulanan partileri görmekteyiz.
Çok azı hatta biri istisna diyebiliriz.
Aldıkları oy oranları üzerinden kendilerine önem atfeden bu partiler, var olan sorunların hiç birisine kalıcı çözüm üretememişlerdir.
Dolayısıyla bu partiler, aslında varlıklarıyla Türk milletine yarardan ziyade, çok büyük zararlar vermiştir.
Mesela;
Dindar gibi gözüküp, dini istismar eden ideolojiler.
Milliyetçiymiş gibi gözüküp, milliyetçiliğin içini boşaltan ideolojiler.
Maalesef, Atatürkçüymüş gibi gözüküp, milletle Atatürk'ün arasını açan yaklaşımlar.
Bu üç ideoloji etrafında şekillenen siyaset tarlasına, maalesef bugüne dek hiçbir çözüm tohumu ekilememiş.
Bahse konu bu ideolojiler, zaman zaman dini inancın ötesine geçecek kadar ilerleyebilmişlerdir.
İçi tümüyle kendi faraziyatlarıyla doldurulmuş olan bu anlamsız ideolojiler, seçimlerin ve seçim sonuçlarının en belirleyici argümanı olmayı sürekli olarak başarmışlardır.
Türkiye 1938'den beri çok kötü yönetilmekte ve belli angajmanlarla, sürekli eksen değişikliği yaşamaktadır.
Bu eksen bazen Rusya, bazen de ABD olmaktadır.
Türkiye asla kendi gücünün farkında olmasın ve milli kaynakları üzerinde bir tasarrufta bulunmasın diye, sürekli bu ideolojilerle toplumu uyutma yöntemlerine başvurulmuştur.
Her seçimlerde bu yöntemler devreye konmuş ve ziyadesiyle sonuç alınmıştır.
Amaç daima Türk milletinin kaynaklarına el koymak olmuştur.
Bu uğurda tüm partiler manipüle edilmiş, ancak çok az bir kısmı bu tuzağa düşmemiş ve hiçbir şekilde etkilenmemiştir.
Günümüzde bu operasyon, medya üzerinde yürütülmektedir.
Neredeyse tüm partilerin sesini duyuracak ve rengini yansıtacak kanallar mevcuttur.
Bu kanallarda konuşma yapanlar da, bu operasyon için seçilmiş isimlerdir.
Dikkat ederseniz, 85 milyonluk Türk toplumunda kimse kalmamış gibi, 3-5 kişi sürekli olarak bu kanallarda konuşturulmaktadır.
Siz de toplum olarak bu şahısları izliyor ve alkışlıyorsanız, zılgıtı yuttunuz ama haberiniz yok demektir.
Hiç aklınıza şu hakikat gelmez, 85 milyonda 3-5 kişi mi kalmış!
Bunda bir gariplik yok mu?
Neden farklı kesimler çıkarılmıyor.
Neden sürekli kapitalist sistemi bize yutturmaya çalışanlara meydan bırakılıyor.
Biz Türkler bu ülkede gurbette miyiz?
Niçin yerli ve milli olan Atatürkçüler görmezden geliniyor.
Burada kendisini sorgulaması gereken bu vatanın gerçek sahipleri olan, Türk milletidir.
Hiçbir çözümü olmayan partilerin dedikodudan ibaret söylemlerini neden sürekli şarkı yapıp mırıldanıyorsun?
Farkında değilsin ama fakir ve zelil, görüşlerini her pahasına savunduğun o partinin başındakiler, 4-5 ayrı yerden maaşlar alıyor.
Şunu bilmelisin Türk milleti.
Seni bu durumdan kurtaracak olan anlayış, Atatürk'ün izini takip eden ve Milli Ekonomi Modeli'ne sahip olan görüş sahipleridir.
Çözümü olmayanlara, 'artık partini kapat' demelisin.
Çözümü konuşamayanlara, 'siyaseti terk edin ve milletin yakasından düşün' demelisin, diyebilmelisin.
Bu kadar boş ve gereksiz konuşmalarla siyaset yaptıklarını zannedenlere, 'neden sizin de BTP gibi bir iktidar modeliniz yok' diyebilmelisin.
Asıl sorumlu sensin vatandaş.
Sakın ola vebali başka yerde arama!
- ‘Selçuklu ve Osmanlı’yı tarikatlar batırdı’ / 07.04.2025
- Para yok ki ‘BOYKOT’ olsun! / 06.04.2025
- “Kürt sorunu” ifadesi ‘SEVR’ in ürünüdür! / 02.04.2025
- TÜRK milletine ters kelepçe! / 01.04.2025
- Türkler Ehl-i Beyt ile akrabadır / 31.03.2025
- Türk’ler Ehl-i Beyt İslam’ını kabul etmiştir / 30.03.2025
- İktidar çok tehlikeli oynuyor! / 26.03.2025
- Suriye için tek çözüm: Atatürk modeli / 25.03.2025
- Ne ekersen onu biçersin! / 24.03.2025