Çok "kedi ve fare" oyuna şahit olacağız

Hey gidi Türkiye'm ne günlere kaldın, ne günlere geldin! Hey gidi Türk milleti ne hallere düştün!Ankara, Kuzey Irak, Bağdat, Brüksel ve Washington hattında kedi-fare oyunu oynanıyor. Türk milletinin evlatları düzine düzine şehit oluyor.Ne çıktı Ankara'dan?!Sivil-asker cem olduk? Ne çıktı MGK'dan?!"Ekonomik ambargo tavsiyesi?"AB süreci ekseninde "sivil"leştirilen MGK'dan çıkacak tavsiye, bundan başka ne olabilirdi ki? Türk milletinin sırtını dayadığı bir dağı vardı? Bu "can pazarı"nda, o da yıkıldı.Dağ fare doğurdu.Kuzey Irak'a kar yağmış? Evlatlarını şehit veren milletimizin umut bağladığı dağlara da? "Milli bir operasyon" olmaz artık.Talabani, Kuzey Irak'tan bir kedi bile vermeyiz, diye rest çekmişti. Talabani'nin "bir kediyi bile vermeme resti"ni çekecek yüreği var.Ama Ankara'dakilerden 8 tane civanı, 8 askerimizi aldı götürdü PKK.1 değil, 8 civan? Kedi değil civan, civan? Can.Ne oldu bizim yüreğimize?! Talabani bir kedisini bile vermezken; bizim yüreğimiz, nasıl 8 canı teröristlerin insafına terk edebiliyor, müdahale etmek yerine sükûnet ve "ekonomik ambargo" tavsiyelerinde bulunuyor. Günlerden beri dikkat çekmeye çalışmıştı bendeniz; BOP şartlarına göre bundan sonraki adımlar.Ankara, yağmayacak; sadece gürleyecek?Ya biz düzine şehit daha verirsek??! Vermeyiz? İkinci bir emre kadar vermeyiz.Çünkü dün PKK'ya "vur" diyenler; şimdi "otur" diyorlar.Kimler mi?! Stratejik ortaklar? BOP'çular.8 askerimizi de iade ederler. "PKK'yı terör örgütü olarak kabul etmeyen ve kabul etmediklerini deklare eden" DTP bile devreye girer artık?DTP Grup Başkanı Ahmet Türk, 8 askeri iade etmesi için PKK'ya çağrıda bulunuyor. Askerlerimizi geri alma girişimler başlatılmış? Zaten Meclis'tekiler tecrübeli bu bağlamda. DTP vekili Akın Birdal ve AKP Diyarbakır vekili İhsan Arslan, 1996'da kaçırılan askerleri alabilmek için iki kez Kuzey Irak'a gitmişler ve ikincisinde askerleri geri almışlardı vakt-i zamanında? Ekipte Fetullah Erbaş da vardı, hatırlarsanız.Dün bizim verdiğimiz pasaportla dolaşan Talabani, bugün "bir kedi dahi vermem" restini çekebiliyor, biz de Türkiye olarak yutuyoruz, yutkunuyoruz; ama PKK askerimizi dilerse alıyor, isterse de iade ediyor.Türkiye niye bu halde?! Onların dayısı Amerika, bizim "stratejik ortağı"mız da ondan? Onların tetikçisi ve taşeronu oldukları BOP'ta biz "eş başkan"ız da ondan.Şu kadar can kaybettiğimiz baskında PKK ile ABD'nin paslaştığı emareleri ortaya çıkıyor. Ankara'dakiler de ABD'ye kapak atıp himmet dileniyor, baskın haberlerine de yasak getiriyorlar.Buna "zillet" bile denmez.Bu "politik vaziyet"le ne vatan korunabilir, ne millet, ne devlet.Cumhurbaşkanı Abdullah Gül başkanlığındaki MGK kararında deniliyor ki: "Bölgede bölücü terör örgütünü doğrudan veya dolaylı şekilde destekleyen gruplar üzerinde öncelikle alınması gereken ekonomik tedbirlere ilişkin olarak Bakanlar Kurulu'na tavsiyede bulunulması kararı alınmıştır."Ne demek bu?! Ne sağlayacak bu tavsiye?!PKK'ya en ciddi lojistik desteği ve hatta mühimmatı ABD sağlıyor. Başbakan, PKK'nın elinde Amerikan tankları ve tüfekleri var? MGK, PKK'ya bu desteği saplayan ABD'ye nasıl bir ambargo düşünüyor?!Ankara'dakiler politikacılar arasında mesela Barzani'nin sarayını inşa eden firmalar ile bağlantısı olanlara kim ne diyecek?! Ankara'daki politikacılar ve akrabalarından, yaralı PKK teröristlerini tedavi eden hastaneleri inşa eden şirketlerle ortak olanlara ne denecek?! Talabani ve Barzani ile iş, inşaat ve alışveriş münasebetleri kuran Ankara'dakilere kim, ne ambargosu uygulayacak?!"PKK, tabii ki terör örgütü değil; biz terör örgütü diyemeyiz" diyenler Ankara'nın neresinde?! Meclis'te kaç vekil var böyle konuşan?! Sınır ötesine müdahaleyi aklınızdan geçirmeyin, içerideki tepkiyi hesaba katın diye tehdit savuran vekil, kimin vekili?! Bu ve benzeri bağlantılar ve destek çıkışları, acaba dolaylı veya dolaysız "terör örgütüne destek" saylıyor mu?!MGK ve devlet erkanımız bunlara nasıl bir "ekonomik ambargo" tavsiye ediyor?! Maaşları mı kesilecek!Hey gidi Türkiye'm ne hallere kaldın, ne günlere geldin!Türkiye ve Türk milleti, "Bağımsız Türkiye" kıvamına erişmedikçe; daha çok "kadük tavsiye"lere şahit olacağız. Milletin güvendiği dağlar daha çok fare doğuracak. Barzani ve Talabani daha çok "kedi resti" çekecek, daha çok "kedi-fare oyunları" göreceğiz.Türk milleti, "Bağımsız Türkiye" diyene kadar?