30 Ağustos zaferinin Türk milleti için çok büyük bir anlamı vardır.Bu zafer, hasta adam, kolay lokma kabul edilen ve dört tarafından kuşatılan bir milletin şahlanışını ve verdiği özgürlük mücadelesini ifade etmektedir.Prof. Dr. Haydar Baş bu sebeple, bu zafer için, "Türk milleti için bir kurtuluş zaferi değil, aynı zamanda mazlum milletler için sömürgeci işgallere karşı bir direniş modelidir" demiştir.Öyle bir direniş ki, karşıda her türlü teknolojiye sahip ve dünyadaki güçlü ülkelerin desteğini almış ordular, bu tarafta ise yiyecek yemeği, giyecek elbisesi olmayan, kullanacağı silahı yetersiz olan, yeni yeni toparlanan, ama gönlünde imanı, vatan ve bayrak aşkı olan bir ordu.Bu savaşı sadece iki ordunun mücadelesi olarak görmek yanlıştır.Konu ile alakalı olarak Sayın Baş, 84 yıl önceki savaşın sadece iki ordu arasında değil iki medeniyet arasında yaşandığını ifade etmektedir.Türk-İslam Medeniyeti, Atatürk'ün komutanlığında Batı-Haçlı Medeniyetini mağlup etmiştir.Benzer değerlendirmeyi Büyük Zafer'in altında imzası olan Atatürk de yapmıştır:"Çarpışma, savaş sonunda da meydan savaşı, yalnız karşı karşıya gelen iki ordunun çarpışması değildir. Meydan savaşı, ulusların bütün varlıklarıyla bilim ve teknik alanındaki durumlarıyla, töreleriyle, kültürleriyle, kısacası bütün madde ve mana güçleriyle, erdemleriyle her türlü araçlarıyla çarpıştığı bir sınav alanıdır. Bu alanda, çarpışan ulusların gerçek güç ve değerleri ölçülür. Sonuç yalnız madde gücünün değil, bütün güçlerin özellikle ahlak ve kültür gücünün üstünlüğünü de belirtir. Bundan dolayı meydan savaşında yenilen taraf, yurt ve ulusça bütün madde ve mana varlığıyla yenik sayılır."Esasen Atatürk'ün bu ifadeleri medeniyet kavramına bakışını da açıkça ortaya koymaktadır. Batı medeniyetini tek kurtuluş simidi olarak takdim edenler Atatürk'ün bu ifadelerini tekrar tekrar okumalarını tavsiye ederim.Hatta Kurtuluş Mücadelesinin hazırlığı ve organizesi için yapılan kongrelerde vurgulanan ilk maddenin "Manda ve himaye asla kabul edilmez" ifadesini de hatırlatmak isterim.Büyük Taarruz, işte bu kararlılığın ispatlandığı ve bu aziz milletin esaret zincirlerini kırıp attığı bir mücadeledir. Milletimizi Büyük Zafer'e hazırlayan ve Kurtuluş Mücadelesinde hep en önde olan Atatürk'ün şu ifadelerini de asla unutmayalım:"Bir ulus, varlığı ve hukuku için bütün gücüyle, bütün düşünce madde güçleriyle ilgilenmezse, bir ulus kendi gücüne dayanarak varlığını ve özgürlüğünü sağlamazsa, şunun bunun oyuncağı olmaktan kurtulamaz." Özgürlüğü elinden alınan bir ulus, ne kadar zengin ve bolluk içinde olursa olsun, uygar insanlık gözünde bir uşaktan daha iyi bir davranışa layık değildir.""Yabancı bir ulusun manda ve himayesini kabul etmek, insanlık niteliklerinden yoksunluğu, güçsüzlüğü ve miskinliği açığa vurmaktan başka bir şey değildir. Gerçekten bu aşağı dereceye düşmemiş olanların, isteyerek başlarına bir yabancı efendi getirmelerine asla ihtimal verilemez. Oysa ki Türk'ün onuru ve öz saygısı çok yüksek ve büyüktür. Böyle bir ulus, esir yaşamaktansa mahvolsun, daha iyidir. Öyleyse, ya istiklal ya ölüm!""Bir ülkenin, bir ülke halkının düşmandan zarar görmesi acıdır. Fakat, kendi soyundan, büyük tanıdığı insanlardan vefasızlık, felaket görmesi ondan daha acıdır. Bu, kalp ve vicdanlar için onulmaz yaradır."Bugün ülkemizi AB'ye ve ABD'ye peşkeş çekenlere, ülkeyi yeniden borç bataklığına sürükleyenlere, bizleri yabancıların üç kuruşuna muhtaç hale getirenlere Atamızın bu uyarıları duyurulur.Bir zaferi kazanmak kadar, o zaferle kazanılanları korumak, nesilden nesle aktarmak da o kadar önemlidir.Atalarımız Büyük Zafer için canla başla gayret ettiler, sırf evlatlarının, nesillerinin yani bizlerin geleceği, bağımsızlığımız için. Ya biz ne yapıyoruz? Üzerimize düşeni yapıyor muyuz? Yoksa müflis miras yediler gibi har vurup harman mı savuruyoruz? Nedir bu halimiz?Lütfen ayıkalım, kendimize gelelim ve bize sunulan emanete hakkıyla sahip çıkalım, ceddimize layık olalım.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Hakaret ve küfür, siyasetin dili olamaz / 26.03.2025
- İmamoğlu’nun tutuklanması ve demokrasi sınavı / 25.03.2025
- ‘Onlar Kur'an'ın müşahhas halidir’ / 22.03.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Hakaret ve küfür, siyasetin dili olamaz / 26.03.2025
- İmamoğlu’nun tutuklanması ve demokrasi sınavı / 25.03.2025
- ‘Onlar Kur'an'ın müşahhas halidir’ / 22.03.2025