Bu makaleyi yazmaya başladığım sıralarda sandıkların büyük bir bölümü açılmış, sonuçlar aşağı yukarı belli olmaya başlamıştı. Sonuç; eski tas eski hamam. Milletimiz bu kadar kargaşaya, bu kadar dedikoduya rağmen bu davranışı sergilemiştir. Bu sonuçlardan sonra; kimse hile var, falan filan mazeretine sarılıp da gülünç duruma düşmesin. Millet tercihini her şeye rağmen AKP den yana kullandıysa, yaşanacak bir kadere doğru koşarak gidiyorsa; bunu durdurmanın, varacağı yere gitmesinin öne geçmenin de imkânı da yoktur. Madem demokrasiyle yönetildiğimizi iddia ediyoruz, madem sandıkta hesaplaşmak var diyoruz. İşte sandık işte gerçek. Milletimiz; ne çalanı, ne yalanı, ne talanı görmüyor. Ne belediye başkan adayına bakıyor. Ne projeye bakıyor. Varsa yoksa "Tayyip" diyor.Ne yapalım, sözün bittiği nokta işte burasıdır. Allah'ın kaderi neyse onu yaşayacağız; hayır ya da şer... Size, bize göre yanlışı seçti diye milleti suçlamakla bir yere varamayız. Millet Hakkın ölçünün doğrusunu değil, kendi doğrusunu seçmiştir. Gerek siz ey Tayyib'e karşı olanlar; gerek siz ey Tayyib'in yanında yer alanlar; herkes tercihinin sevap ya da günahına zaten ortaktır. Herkesin tercihi onu bu konuda; hem bu dünyada, hem de ahirette sorumlu kılacaktır. Bakınız değerli dostlar, dünya tarihi bu ve benzeri şeylerin örnekleriyle doludur. Allah'ın seçtiğini değil de kendi seçtiklerini iktidar edenler, asırlarca dünyaya hükmetmişler. Her türlü hile ve zulümle iktidarlarını sürdürmüşler. Haksız da olsalar asırlarca süren iktidarlarını devam ettirmişler. Çokluk ve güç hiçbir zaman Hak demek olmadığı halde, insanlar genelde çokluktan ve güçten yana olmayı tercih etmişler. Ancak en önemli olan "bu dünyanın imtihan yurdu olduğunu" çoğu zaman unutmuşlar.Bakınız İmam Cafer Sadık (a.s.) bu konuda ne diyor:"Ateş ehli ateşte ebediyen kalacaktır. Çünkü onların niyeti, dünyada ebedi olsalar bile Allah'a hep isyan etmekti. Cennet ehli de cennette ebediyen kalacaktır. Çünkü onların niyeti; dünyada baki kalsalar dahi sonsuza dek Allah'a itaat etmekti. Onlar da onlarda niyetlerine göre ebediyete ulaşırlar." Sonra şu ayeti okudu: "Herkes kendi tabiatına uygun amel eder"(İsra: 84. Ayet) Devamla: "Yani, kendi niyetine göre, dedi" (İmam Cafer Es?Sadık / Prof. Dr. Haydar Baş / sayfa 552)Herkes kendi tabiatı ve niyetine göre bir tavır sergilemiştir. Kişinin ameli ile niyeti birliktedir. Yani niyeti ameline yansımaktadır. Siz nasıl yorumlarsanız yorumlayın, kişi taşıdığı niyete göre amel etmektedir ve layık olduğu gibi de davranmaktadır. Aksi bir sonuç beklemek beyhudedir. Yaşadıklarımız bundan ibarettir. Bu seçim sonucunu da ben böyle okuyorum. Görelim Mevla'm neyler neylerse güzel eyler.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Kıldığımız namaz, bizi kötülüklerden alıkoymuyorsa? / 12.04.2025
- Namaz kılmak bütün Müslümanlara farzdır / 11.04.2025
- Namaz kulun Allah’a en yakın olduğu haldir / 08.04.2025
- Fatiha suresindeki Allah ile kul arasındaki sır / 07.04.2025
- Ahlak bulaşıcıdır / 05.04.2025
- Şevval ayında yapılacak ibadetler / 03.04.2025
- Bayram bize umut neşe getirsin / 30.03.2025
- Arayışa devam etmeliyiz / 29.03.2025
- Kadir Gecesi’ni nasıl değerlendirmeliyiz? / 26.03.2025
- Kadir Gecesi önemli bir fırsattır / 25.03.2025
- Namaz kılmak bütün Müslümanlara farzdır / 11.04.2025
- Namaz kulun Allah’a en yakın olduğu haldir / 08.04.2025
- Fatiha suresindeki Allah ile kul arasındaki sır / 07.04.2025
- Ahlak bulaşıcıdır / 05.04.2025
- Şevval ayında yapılacak ibadetler / 03.04.2025
- Bayram bize umut neşe getirsin / 30.03.2025
- Arayışa devam etmeliyiz / 29.03.2025
- Kadir Gecesi’ni nasıl değerlendirmeliyiz? / 26.03.2025
- Kadir Gecesi önemli bir fırsattır / 25.03.2025