Bir savaşçı vedası

Bilin ki, kaybetsem de, hep devlerle savaştım,Ölmeden son bir defa saldırıp gideceğim!Benim silahım yoktu, ellerimle dövüştüm;Bu yalnız savaşlarda çıldırıp gideceğim,Uyuyan milletimi kaldırıp gideceğim!...Bu dünya baştan yalan, bir alem var, gerçektir,Ben kime eğileyim, Tanrı bir, Tanrı tektir!Bilirim ki, amenna, kefenin cebi yoktur;Ceplerimi kanımla doldurup gideceğim,Hâini, mürâiyi soldurup gideceğim!... Bir sen kal bu meydanda, bu nasıl bir savaştır?Bir sen gerçeği unut, ya bu nasıl bir düştür?Gelen bir akıl versin , bu ne garip bir iştir?El-aleme kendimi bildirip gideceğim,Sûni kara yazgıyı sildirip gideceğim!...Kalbimde bir bayrak var, asırlarca yası varKırk parçaya bölünmüş bir millet tasası varGökyüzünün mavisi ve bozkurtun hası varBen o bayrağı göğe kaldırıp gideceğim,Mızrağım kör gözlere daldırıp gideceğim!... Ben kar olup yağayım, bu dağ sevmesin beni!İmanlı bir Türk'üm ya, sol-sağ sevmesin beni!Ben bu çağı sevmedim, bu çağ sevmesin beni!Korkağı korkusuza döndürüp gideceğim,Hayallerimi Türk'çe söndürüp gideceğim!...