Bıçak kemiğe dayandı

14’üncüsü Elazığ’da yapılan Milli Kahramanları Anma programları her geçen gün daha büyük bir ilgi ve artan bir coşkuyla takip ediliyor.Bunun en büyük sebeplerinden birisi, Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş’ın yıllardan beri yaptığı uyarıların bir bir çıkmış olmasıdır.Bugüne kadar millete ait olan madenler çaktırmadan satıldı, Sayın Baş ikaz etti, milletimizi ayıktırmaya çalıştı ama millet inanmadı, ayıkmadı, “olsa, bunlar çıkarırdı” dedi.Millete hizmet için kurulan kamu şirketleri kelepir fiyata satıldı, Sayın Baş ikaz etti ama millet yine ayıkmadı, “zaten zarardaydı” bahanesinin arkasına sığındı.Topraklar satıldı millet yine ayıkmadı, çünkü yabancılar yerli aracılar kullandı.Yabancılara, azınlıklara hak üstüne hak verildi millet fark etmedi, diyalog masallarına aldandı.Teröristbaşı İmralı’da ağalar, paşalar gibi ağırlandı, millet fark etmedi.Teröristler, ellerini kollarını sallayarak Habur’dan giriş yaptılar, pişman olmadıkları halde serbest bırakıldılar, millet bana mısın bile demedi.Siyasilerimiz, Irak, Afganistan ve Libya işgallerinde ABD’nin en büyük yardımcısı oldu, millet uyanmadı.Erdoğan, ABD’nin ve İsrail’in çıkarları uğruna dünkü kankası Esad’ı bile düşman ilan etti, millet yine ayıkmadı. AKP hükümeti, İsrail’i korumak için Malatya’ya füze kalkanının radarını kurdu, millet uyanmadı.AKP hükümeti sayabileceğimiz, sayamayacağımız birçok tavize imza attı, Prof. Dr. Baş bütün bu adımlarda milletimizi ikaz etti ama milletimizde en ufak bir tepki, bir hareket olmadı.Bu kadar tepkisizlik, siyasilerimize daha da cesaret verdi, bu sefer sıra millete ait olanlara değil, milletin kendisine geldi. Tabiri caizse bıçak kemiğe dayandı.Terörü bitireceğiz diye yola çıkan siyasi irade, teröristlerin taleplerine göre, milletimizin dokunulmazları olan Türk kimliğine, bayrağa, vatana, anayasaya dokunmaya, köklü değişikliklere gitmeye başladılar.Millette tepkiler artınca, bu sefer, siyasetin dışında bir takım isimler belirleyerek, İmralı sürecini ve ABD, İsrail taleplerini gönlünde aklında hazmetmiş tiplerden bir heyet oluşturdular.Derin bir uykuda olan millet bir anda uyandı; “Ne oluyoruz” dedi.Milletimiz düne kadar Sayın Baş’ın ve BTP kadrolarının ikazlarını belki de komplo teorisi olarak dinliyor, siyasilerimizin bu kadar da ihanet içinde olabileceklerini hesaba katmıyordu.Ama baktılar ki, oynanan asıl oyun gerçekten de Sayın Baş’ın gündem ettiği gibi millete, yani kendilerineymiş.Şimdi bu uyanış, Anadolu’nun her ilinde, akil insanlar denilen bölünmeyi hazmettirmekle görevlilere tepki olarak ortaya çıkıyor.Bugün milletimiz, yaşadıkları bu pratik bölünme sürecinde, yıllardan beri duruşu asla değişmeyen ve sürekli milli projeler sunan gerçek liderinin, Prof. Dr. Haydar Baş’ın ne kadar haklı ve doğru olduğunu anladı.Milletimiz bir taraftan, kendilerine bölünmeyi şirin gösterenlere tepkiler verirken, diğer taraftan da kendilerini bir ve beraber yapan, kenetleştiren Milli Kahramanlar programlarına doğru akın ediyor.Milletimiz bu sürece sessiz kalmanın, bölünmeyi kabullenmek olduğunu da gayet iyi biliyor; adım adım Sayın Baş’ı ve programlarını takip ediyor, eline bayrağını alıp, “bu vatan bizimdir bizim kalacak”, “Türk-Kürt kardeştir ayıranlar kalleştir” diyor.