II. Dünya savaşı öncesi asırlarda İngilizlerin?
1945'li yıllardan beri de Amerika'nın, bölgemiz üzerindeki uzun vadeli hatta yüzyıllık planları herkesin malumudur.
Geçen yüzyılın başında Gazi M. Kemal Atatürk Türk milletini toparlayarak yerli bir senaryo yazıyor; milli irade, milli mücadele, milli iktisat ve milli siyasetle bilumum kirli işgal oyunlarını ve manda ezberlerini bozuyor.
Türkiye, Gazi'den sonra bu milli oluşu sürdüremiyor.
Nitekim 40'lı yıllardan itibaren ekonomiden dış politikaya Amerika ve Avrupa'nın planlarına kapıldık, adeta başkalarının senaryolarında figüran olduk.
Son yıllarda ne çekiyorsak; Türk siyasetinin AB ham hayalinden, yanı sıra ileri derecede paranoid bozukluk halinde seyreden Amerika ile stratejik ortaklık sanısından çekiyoruz.
Bir de buna körü körünekapitalizme bağımlılık eklenince; devlet ve millet en ağır faturaları ödemek durumunda kalıyor.
Dolar derebeyi Amerika'nın üzerimizdeki havuç-sopa stratejisi tuttu; nitekim bölgemizi yuttu.
Ancak yeni yüzyılın başında, 2005 yılında dünya tarihini değiştiren bir büyük buluş ve oluş gerçekleşiyor: Prof. Dr. Haydar Baş, Milli Ekonomi Modeli'ni ve milli para gerçeğini dünyaya deklare ediyor. Devlet ve milletlerin GSMH'ları özgürlüğüne kavuşuyor.
Prof. Dr. Baş, Amerikan kapitalizminin tekerine "milli para" formülüyle çelik bir çomak soktu. Kapitalizm tepetaklak oldu.
Rusya ve BRICS ülkeleri başta olmak üzere Prof. Dr. Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'ni takip edip devreye koyan birçok devlet, kasasında rezerv para olarak tuttuğu Amerikan Dolarını elden çıkartmaya başlıyor.
2005'ten sonra artık Amerikan doları rezerv para olma tekelini kaybediyor? Amerika ekonomisi ağır biçimde sarsılıyor, küresel iradesi ve sömürüsü ciddi düzeyde sendeliyor.
Trump yönetiminin agresif vaziyeti
bundan?
Başkan Trump Ulusal Güvenlik danışmanlığı, Ortadoğu danışmanlığı, CIA direktörlüğü ve Dışişleri bakanlığı gibi? en stratejik alan ve bakanlıklardaki adamlarını bir yılda birkaç kez değiştirmek zorunda kalıyor. Artık dikiş tutmuyor.
Trump ve sözcülerinin, bölgemize ve birlikte vekalet savaşı yürüttükleri ortakçılarına dair açıklama ve taktiklerinin bir günü, diğer bir güne uymuyor. Bölgeyi daha çok kanatarak kendine güç toplama telaşına kapılıyorlar.
Amerika dünyada ve özellikle bölgemizde gömlek değiştirir gibi partner değiştiriyor. Yarım saat önce ak dediğine, yarım saat sonra kara diyecek bir paradoksal vaziyette debeleniyor.
Şüphesiz bu vaziyetten ise en çok "kendini Amerika'nın müttefiki sanan" Türkiye etkileniyor.
Amerika'nın dolarını, yani kapitalizmin ciğerini söken BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Pazartesi günü tarihi bir uyarı yapıyor: Amerika, Suud'u yedeğine alarak bölgede bir Sünni-Şii savaşı çıkartma peşinde... Suud-İran çatışması hengamesinde, aradan Türkiye'yi de çıkartma planı var. Türkiye bu oyuna gelmemelidir.
Amerika, Türkiye'ye karşı ne zaman yanaşık göründü ise en ağır zararları o süreçlerde veriyor? Türkiye, Kıbrıs Barış Harekâtı ambargosundan PKK terörüne, Barzani oluşumundan YPG'ye giden 5 bin TIR silaha kadar birçok tecrübeyi hatırlamalıdır.
Trump, Amerika'nın yeni maşasının Suud olduğunu, 360 milyar dolar tahsilât panolu Veliaht İbn Selman pozlarıyla gösteriyor.
Suud'un İsrail ve Amerikan yanlısı vaziyeti, Hz. Peygamberin ahir zamana dair hadislerinde "imanın merkezi olduğu" ifade edilen Müslüman Yemen'e Mart 2015'ten beri İsrail ve Amerikan patentli bombaları yağdırmasından anlaşılıyor.
Yemen'den gelen füzeleri Amerikan patriotlarıyla engelleyemeyen Suud, İsrail'den Demir Kubbe hava savunma sistemi almak için 2018'ın başında masaya oturuyor.
Bu arada İsrail Savunma Bakanı Lieberman'ın, Şubat 2017'de, Suud liderliğindeki Sünni körfez ülkelerine, İran'a karşı, Türkiye'nin de dahil edileceği Sünni-NATO tipi ittifak önerisini de hatırlayın.
Dahası, 2014'te Washington'da Suud yönetiminin danışmanı General Enver Macid'in, İsrail Dışişleri Bakanlığı Dış İlişkiler Başkanı Dore Gold ile bir araya geldikten sonra ortaklaşa yaptıkları şu açıklama, Prof. Dr. Baş'ın yaptığı son uyarı bağlamında hayati önem arz ediyor: "Büyük Kürdistan kurulacaktır? İran, büyük Fars devleti; Türkiye Osmanlı'yı restore etme peşinde. Bunu bozmanın yolu ancak Büyük Kürdistan'ın inşası olur."
Kürdistan oluşumunun, gerçekteBüyük İsrail planının altyapısı olduğunu artık bilmeyen kalmadığı için, malumu ilam etmemişler.
Vaziyet bu iken; Türkiye'nin yapması gereken iş, bugüne kadar yıllar öncesinden yaptığı uyarıları ve öngörüleri, yaşanan olayların hep doğruladığı Prof. Dr. Baş'a kulak vermektir.
Amerikan rüyasından uyanmak ve Avrupa hayalinden kurtulmaktır.
Bu uyanış ve kurtuluşun iktisattaki adı ve adresi de Milli Ekonomi Modeli'dir.
1945'li yıllardan beri de Amerika'nın, bölgemiz üzerindeki uzun vadeli hatta yüzyıllık planları herkesin malumudur.
Geçen yüzyılın başında Gazi M. Kemal Atatürk Türk milletini toparlayarak yerli bir senaryo yazıyor; milli irade, milli mücadele, milli iktisat ve milli siyasetle bilumum kirli işgal oyunlarını ve manda ezberlerini bozuyor.
Türkiye, Gazi'den sonra bu milli oluşu sürdüremiyor.
Nitekim 40'lı yıllardan itibaren ekonomiden dış politikaya Amerika ve Avrupa'nın planlarına kapıldık, adeta başkalarının senaryolarında figüran olduk.
Son yıllarda ne çekiyorsak; Türk siyasetinin AB ham hayalinden, yanı sıra ileri derecede paranoid bozukluk halinde seyreden Amerika ile stratejik ortaklık sanısından çekiyoruz.
Bir de buna körü körünekapitalizme bağımlılık eklenince; devlet ve millet en ağır faturaları ödemek durumunda kalıyor.
Dolar derebeyi Amerika'nın üzerimizdeki havuç-sopa stratejisi tuttu; nitekim bölgemizi yuttu.
Ancak yeni yüzyılın başında, 2005 yılında dünya tarihini değiştiren bir büyük buluş ve oluş gerçekleşiyor: Prof. Dr. Haydar Baş, Milli Ekonomi Modeli'ni ve milli para gerçeğini dünyaya deklare ediyor. Devlet ve milletlerin GSMH'ları özgürlüğüne kavuşuyor.
Prof. Dr. Baş, Amerikan kapitalizminin tekerine "milli para" formülüyle çelik bir çomak soktu. Kapitalizm tepetaklak oldu.
Rusya ve BRICS ülkeleri başta olmak üzere Prof. Dr. Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'ni takip edip devreye koyan birçok devlet, kasasında rezerv para olarak tuttuğu Amerikan Dolarını elden çıkartmaya başlıyor.
2005'ten sonra artık Amerikan doları rezerv para olma tekelini kaybediyor? Amerika ekonomisi ağır biçimde sarsılıyor, küresel iradesi ve sömürüsü ciddi düzeyde sendeliyor.
Trump yönetiminin agresif vaziyeti
bundan?
Başkan Trump Ulusal Güvenlik danışmanlığı, Ortadoğu danışmanlığı, CIA direktörlüğü ve Dışişleri bakanlığı gibi? en stratejik alan ve bakanlıklardaki adamlarını bir yılda birkaç kez değiştirmek zorunda kalıyor. Artık dikiş tutmuyor.
Trump ve sözcülerinin, bölgemize ve birlikte vekalet savaşı yürüttükleri ortakçılarına dair açıklama ve taktiklerinin bir günü, diğer bir güne uymuyor. Bölgeyi daha çok kanatarak kendine güç toplama telaşına kapılıyorlar.
Amerika dünyada ve özellikle bölgemizde gömlek değiştirir gibi partner değiştiriyor. Yarım saat önce ak dediğine, yarım saat sonra kara diyecek bir paradoksal vaziyette debeleniyor.
Şüphesiz bu vaziyetten ise en çok "kendini Amerika'nın müttefiki sanan" Türkiye etkileniyor.
Amerika'nın dolarını, yani kapitalizmin ciğerini söken BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Pazartesi günü tarihi bir uyarı yapıyor: Amerika, Suud'u yedeğine alarak bölgede bir Sünni-Şii savaşı çıkartma peşinde... Suud-İran çatışması hengamesinde, aradan Türkiye'yi de çıkartma planı var. Türkiye bu oyuna gelmemelidir.
Amerika, Türkiye'ye karşı ne zaman yanaşık göründü ise en ağır zararları o süreçlerde veriyor? Türkiye, Kıbrıs Barış Harekâtı ambargosundan PKK terörüne, Barzani oluşumundan YPG'ye giden 5 bin TIR silaha kadar birçok tecrübeyi hatırlamalıdır.
Trump, Amerika'nın yeni maşasının Suud olduğunu, 360 milyar dolar tahsilât panolu Veliaht İbn Selman pozlarıyla gösteriyor.
Suud'un İsrail ve Amerikan yanlısı vaziyeti, Hz. Peygamberin ahir zamana dair hadislerinde "imanın merkezi olduğu" ifade edilen Müslüman Yemen'e Mart 2015'ten beri İsrail ve Amerikan patentli bombaları yağdırmasından anlaşılıyor.
Yemen'den gelen füzeleri Amerikan patriotlarıyla engelleyemeyen Suud, İsrail'den Demir Kubbe hava savunma sistemi almak için 2018'ın başında masaya oturuyor.
Bu arada İsrail Savunma Bakanı Lieberman'ın, Şubat 2017'de, Suud liderliğindeki Sünni körfez ülkelerine, İran'a karşı, Türkiye'nin de dahil edileceği Sünni-NATO tipi ittifak önerisini de hatırlayın.
Dahası, 2014'te Washington'da Suud yönetiminin danışmanı General Enver Macid'in, İsrail Dışişleri Bakanlığı Dış İlişkiler Başkanı Dore Gold ile bir araya geldikten sonra ortaklaşa yaptıkları şu açıklama, Prof. Dr. Baş'ın yaptığı son uyarı bağlamında hayati önem arz ediyor: "Büyük Kürdistan kurulacaktır? İran, büyük Fars devleti; Türkiye Osmanlı'yı restore etme peşinde. Bunu bozmanın yolu ancak Büyük Kürdistan'ın inşası olur."
Kürdistan oluşumunun, gerçekteBüyük İsrail planının altyapısı olduğunu artık bilmeyen kalmadığı için, malumu ilam etmemişler.
Vaziyet bu iken; Türkiye'nin yapması gereken iş, bugüne kadar yıllar öncesinden yaptığı uyarıları ve öngörüleri, yaşanan olayların hep doğruladığı Prof. Dr. Baş'a kulak vermektir.
Amerikan rüyasından uyanmak ve Avrupa hayalinden kurtulmaktır.
Bu uyanış ve kurtuluşun iktisattaki adı ve adresi de Milli Ekonomi Modeli'dir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019