Toplumun talepleri karşısında iktidarın inadı ve inatlaşmasına örnekler istense, listenin en başına yazılacak olan konu bu konudur; yaz saati inadı ve inatlaşması.
Haberler o ki, tüm Avrupa ülkeleri geçtiğimiz Pazar günü saatleri bir saat geri alarak kış saati uygulamasına geçmiş, bizde ise topyekûn bir millet tam 8 seneden beri adeta çığlık attığı halde, yönetim katındakiler, 'görmedim, duymadım, bilmiyorum' vaziyetlerini sürdürüyorlar.
Yönetmekte olduğu halkın meşru talepleri karşısında, dünya ülkeleri arasında, bu derecede ve bu kadar uzun zaman boyunca kör ve sağır rolünü oynayan başka bir örnek var mıdır acaba?
Özellikle ilkokul çağında çocuğu olan veliler yıllardır feryad-figan halinde, öğretmenler aynı durumda, hemen her sektörde çalışanlar yıllardır karanlıkta yollara düşmekten şikâyetçi ama iktidarda zerre ses yok.
İlkokul mezunu dahi olmayan Hasan amcaya Fatma teyzeye sorsanız, Sonbaharın son ayında ve Kış aylarında hangi uygulamada daha çok elektrik tüketimi olur diye, tecrübeyle, bizzat yaşadıklarıyla, her iki durumda da ödediği faturalarla sorunuzu cevaplayacaktır.
Öyle uzun boylu, genişlemesine ve derinlemesine, üniversitelerden araştırma istemeye bile gerek yok ama, namuslu ve tarafsız bilim insanları da ortaya koymuş ki, enerji tüketimi bakımından da yaz saati inadı, millete oldukça pahalıya mal olmaktadır.
Geriye kala kala bir şey kalıyor; elektrik dağıtım ihalesini alan malum şirketlere verdiğiniz sözler, imzaladığınız taahhütler.
İktidar çevrelerinde, sürekli değiştirilen ihale yasalarıyla, yapılan kişiye özel düzenlemelerle beslenen, büyüyen ve büyütülen o kadar çok şirket ve o kadar çok örnek var ki, böyle düşünenler de yerden göğe kadar haklıdırlar.
Halka rağmen, milletin çıkarlarına rağmen, milyonların haklı feryadına rağmen korunup-kollanan şirketlere taahhüt edilen astronomik rakamlar yüzünden, bugün milletin yarıdan fazlasının açlık sınırının altında bir gelirle yaşamak zorunda bırakıldığını bilmeyen yok.
Sayenizde, çeyrek asırlık savruk yönetiminiz sayesinde memleketin dört bir yanından çeteler ve çeteleşmeler fışkırırken, caddede, sokakta, çarşıda ve pazarda can güvenliği dahi sıfırlanmışken artık, "sabahın karanlığında okula, işe gidemiyoruz bir çere" diye feryad eden halkın haklı taleplerine karşı sağırlığınızı sürdüremezsiniz diye düşünüyoruz.
Bir hafta, on beş gün gecikmeyle de olsa lütfen milletin bu haklı talebini yerine getirin.
- Cumhuriyetin 101. yıl dönümünde ahvalimiz… / 30.10.2024
- İktidarın aşırı rahatlığı rahatsız edici / 29.10.2024
- Yalan yuva yapmış yaldızlısından / 27.10.2024
- Ağlamadınız / 25.10.2024
- ‘Ne kendi etti rahat ne halka verdi huzur Göçtü gitti dünyadan dayansın ehli kubur’ / 23.10.2024
- Gidin işinize bu iş size göre değil / 22.10.2024
- Koca ülke komada / 20.10.2024
- Yalan ve talan toplumun takatini bitirdi / 18.10.2024
- Hazırlıklı olmadığımız sadece deprem mi? / 17.10.2024