15 Haziran "Dünya Yaşlıların İstismar Edilmesiyle Mücadele Günü".
Yaşlıların istismarı konusu son yıllarda dikkat çekmiştir ve bunun en azından çocuk istismarı kadar yaygın olduğu düşünülmektedir. Yakın tarihlerde yapılan bir ABD araştırmasında buna ilişkin yaygınlık oranının yüzde 3 ila yüzde 5 arasında olduğu tahmin edilmiştir.
Çeşitli yaşlı istismarı türleri tanımlanmıştır:
*pasif ihmal,
*gıda, ilaç, beraberlik ve bakımın kasıtlı olarak verilmediği aktif ihmal,
*psikolojik istismar,
*fiziksel istismar,
*cinsel taciz,
*ekonomik ve mali sömürüdür.
Kurbanlar, olayların yaklaşık üçte ikisinde çok yaşlı (75 yaşın üzerinde), zihinsel ve fiziksel kusurları olan ve saldırganla birlikte yaşayan kadınlardır.
Olayların yaklaşık üçte birinde istismarın evlilik içi şiddetin bir devamı olduğu tahmin edilmiştir.
Yapılan bir incelemede Avustralya'da 60 yaşın üzerindeki 187.400 ağır özürlü ile yaşayan 115.100 bakıcı olduğu tespit edilmiştir. Bu rakamın iki önemli sonucu vardır. Birincisi, bu rakam bazı bakıcıların birden fazla ağır özürlü yaşlıya baktığına işaret etmektedir. İkincisi, bu rakam başka yerlerde yaşayan, ancak günlük görevleri bağımlı yaşlı kişi için günlük yaşam, iletişim, ulaşım ve ev bakımı faaliyetlerinde yardımcı olmayı içeren bakıcıları hesaba katmamaktadır.
Kurumlarda yaşlıların istismarının derecesi ve kapsamı hakkında çok az şey bilinmektedir. Kurumlardaki istismar, muhtemelen personelin zor çalışma koşulları, bunamış (demans) veya psikiyatrik hastalığı olan hastaların kötü davranışları, personelin çatışmaları çözümleme konusunda eğitim eksikliği ve düşük gelir ve statü ile ilgili olmaktadır. Yine sosyal yönden bir kenara itilme ve dışarıdan bir yardım alamama da istismar olaylarının az bildirilmesine meydan vermektedir.
Yaşlıların istismar edilmesine ilişkin açıklamalar birkaç faktörü içermektedir. Yaşlılar bağımlı bir konumda bulunan zayıf bir gruptur ve birçoğunun demans veya idrarını tutamama gibi bakıcı için çok zor olan bir hastalık veya koşulları vardır. Bebeğe bakan bir kişinin durumundan farklı olarak bakıcı bağımlılığın sonunu görememektedir. Yaşlı kişi bebek gibi büyümeyecektir. Tam tersine bu tabloya muhtemelen çok sayıda problem eklenecektir. Bu da bakıcının engelleme duygusunu ve umutsuzluğunu arttırmaktadır.
Yaşlıların suç kurbanı olmasını azaltmaya ilişkin stratejiler şunlar olabilecektir:
*İlk planda yaşlıların suç kurbanı olmasına meydan veren ve sonradan daha fazla izole olmaya neden olan zayıflık ve kaygı duygularını da kuvvetlendiren sosyal itilmişliğin azaltılması.
*Toplumun mevcut ev güvenliği tedbirleri ve yaşlıların ve özürlülerin toplumda mümkün olduğunca uzun süre bağımsız yaşamasına yardımcı olmak üzere tasarlanmış programların uygulanması.
*Yaşlı insanları izlemeleri ve yaşlıların bir veya iki gün süreyle günlük işlerini yapmayı aksatması durumunda toplum kuruluşlarına veya polise haber vermeleri için komşuların uyarılmasını içeren yaşlıları evde izlemeye dönük sistemler.
Tüm bu sıraladıklarımızdan çıkan netice şudur ki, yaşlı suçluluğu yok sayılamayacak olmakla beraber, toplumsal yaşantı açısından gerek işlenen suçların türü gerekse miktarı itibariyle bir tehdit teşkil etmemektedir.
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023