Tarımsal çöküşümüz artık toplumu çok germiş durumda. Ülkenin ekonomisine yön veren TÜSİAD da bu konuda ilk defa tarım başlığını öne çıkararak; "Yerel kalkınma çok ciddi bir meselemiz" dedi.
Sorunun yapısal boyutunu çözmeye dönük bir irade görmediklerini dile getiren TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan şöyle devam ediyor: "Hal yasası, tanzim satış mağazaları, operasyonlar, denetimler gibi gıda fiyatlarına dönük önlemler, fiyatları belli bir süre için aşağı çekmeye muvaffak olacaktır. Ancak, tarım üretimindeki sorunlar devam ettiği sürece, fiyatlar yeniden artış eğilimine girecektir. Çünkü gıda fiyatlarındaki artışın esas nedeni, tarımın içine düşmüş olduğu durumdur. Tarıma verilen teşviklerin eriyip gittiği, araziye verilen teşviklerin etkin kullanılamadığı, tarımsal girdilerin fiyatlarının hızla tırmandığı bir yapının kaçınılmaz sonucu tarımsal üretimin azalması ve çalışabilir yaştaki nüfusun neredeyse tamamının köyleri terk etmesidir."
İthalatın çözüm ve çare olmadığını tarımda acilen kooperatifçiliğin yaygınlaşması gerektiğini dile getiren TÜSİAD; "80 milyonluk bir ülke olarak, Türkiye'nin gıda güvenliği ve güvenilirliğinden taviz vermemesini, tarımı ihmal eden ülkelerin geleceklerini tehlikeye atacaklarını, tarıma sanayileşme kadar önem vermek, yatırım yapmak durumundayız" diyor.
Evet, doğru söze ne denir sevgili okurlar. TÜSİAD'ın yukarıda ortaya koyduğu gerçekleri, çözüm ve çareyi Bağımsız Türkiye Partisi Sayın hocamız Prof. Dr. Haydar Baş yarım asırdır söylüyor. Tarımın hiç ihmale gelmemesi gerektiğini, tarımın stratejik olduğunu, tarımsal ihracatla ülkemizin ayağa kalkacağını yıllardan beri anlatıyor Sayın Baş.
Haydar Baş Bey'in Milli Ekonomi Modeli'nde de belirttiği şekliyle eğer bugün "Milli Para"mızla ticaret yapmış olsa idik, sebze ve meyve fiyatları tavan yapmayacaktı.
MEM tarıma çok özgün çözümler sunuyor. Küreselleşmenin tarım konusunda yaptığı yıkımlar ancak ve ancak MEM ile önlenebilir. Mevcut sistemler bu konuya hiçbir çözüm sunamadı, sunamıyor. Modelde yer alan unsurlar çok net ve somut bir şekilde hayata geçirilebilir.
Kapitalist anlayış bugün Merkez Bankası üzerinden senyoraj geliri elde etmemize yasak getirmiştir. Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in şu dahiyane, kapitalizmi tuz buz eden tespitine kulak veriniz:
"Tarım sektörü en az ithalatla en fazla ihracat yapılabilecek bir sektördür. Başka bir ifade ile devletlere en fazla SENYORAJ geliri elde etme hakkı veren sektörlerin başında tarım sektörü gelmektedir."
Türkiye'miz bir an evvel IMF veya Dünya Bankası talimatlarını bir kenara bırakarak Sayın Haydar Baş'ın milli tarım reformunu hayata geçirmesi şarttır.
Milli bir tarım politikası olan tek siyasi parti Bağımsız Türkiye Partisi ve lideri Haydar Baş'tır. BTP'nin tarım reformuna göre;
1- Tâhditler kaldırılacaktır.
2- Devlete ait topraklar uzun vadeli, sembolik ücretler karşılığında kiraya
verilecektir.
3- Ürün fiyatları, çiftçiler yani üretici kooperatifi üzerinden belirlenecektir. Hem devlet desteğini hem de iç piyasa fiyatını beraber alacaktır.
4- Devlet üreticinin yetiştirdiği ürünün yüzde 50'sine en az 6 ay evvelinden avans verecektir.
5- Çiftçiye emeklilik desteği ve doğal afetlere karşı sigorta desteği sağlanacaktır.
6- İthal ürünlere karşılık yerli üreticinin korunması devlet garantisinde sağlanmalıdır.
7- Tarım için gerekli olan finansman, elde edilen üretim karşılığı senyoraj geliri ile karşılanacaktır.
8- Devlet, tarıma bağlı sanayi üzerine yatırım yapmak isteyen girişimcilere, "proje mukabili sıfır faizli krediler" ve "gerekirse geri ödemesi üretim veya ürün" olacak türden kredi verecektir.
9- Devlet, ürünlere pazar garantisi verecektir.
10- Gübre ve tarım ilaçları konusunda yatırımlar teşvik edilecektir.
Evet sevgili okurlar, ya Haydar Baş'a döneceğiz ya da yok olup gideceğiz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Adem Birinci / diğer yazıları
- ‘Ben ve Ali bir nurdan yaratıldık’ / 09.04.2025
- Hz. Fatıma'yı incitmek / 27.03.2025
- Kâbe'nin Rabbine and olsun ki kurtuldum / 23.03.2025
- Kadir gecesi / 21.03.2025
- “Bana sorun” / 18.03.2025
- İmam Ali’nin dilinden Hz. Peygamber / 15.03.2025
- Gayretullah’a dokunmak… / 13.03.2025
- Ben vermekle emrolundum / 06.03.2025
- Her hususta zirve şahsiyet İmam Ali / 28.02.2025
- Allah’ın selam yolladığı Hz. Hatice / 26.02.2025
- Hz. Fatıma'yı incitmek / 27.03.2025
- Kâbe'nin Rabbine and olsun ki kurtuldum / 23.03.2025
- Kadir gecesi / 21.03.2025
- “Bana sorun” / 18.03.2025
- İmam Ali’nin dilinden Hz. Peygamber / 15.03.2025
- Gayretullah’a dokunmak… / 13.03.2025
- Ben vermekle emrolundum / 06.03.2025
- Her hususta zirve şahsiyet İmam Ali / 28.02.2025
- Allah’ın selam yolladığı Hz. Hatice / 26.02.2025