Reytingi yüksek dizilerin bir sonraki bölümü merak edilirken medyaya, 'dizide şok ayrılık, ünlü oyuncu diziye veda etti' haberleri yapılır.
İzleyenler, yeni oyuncu kim olacak veya diziye yeni karakter mi geliyor' merakıyla sonraki bölümü iple çeker. Bu ilgiden dolayı senaristin keyfi yerindedir. Haftaya yeni oyuncuyu, karakteri sete sürer…
ABD 20 yıldır İslam coğrafyasını film setine çevirdi. 2 milyar Müslümanı seyirci yaptı. İslam devletlerini yönetenlerin bazılarına başrol, bazılarına kötü adam rolü verdi. Terör örgütlerine de ara elemanlık ve dublörlük.
Yahudi sermayesi bu filmin sponsorudur, İsrail ise bilet satıcısıdır. Bizler izledikçe kazanıyor.
Bu filmde ana karakter olarak Saddam oynadı, Kaddafi oynadı, Mübarek, Mursi oynadı. 13 yıldır Esad oynuyordu. Şimdi o da, diziden ayrıldı.
Yeni oyuncu kim olacak?
Cevabı BTP lideri Hüseyin Baş verdi;
"2024 enteresan bir yıl oldu. Bu yıl Nasrallah'ı yok ettiler, Hamas'ın lideri Haniye'yi yok ettiler.
Şimdi bakın bunları tekrar ediyorum; seversin sevmezsin konu bambaşka bir konu. Konu şu; İsrail'e karşı öyle veya böyle bir mücadele vardı veya öyle görünüyordu neyse adı. Bu kadar adamı yok edenler Esad'ı bırakacak mı, bırakmayacak!
Ama şu anda gördüğüm ilk adres İran olacak ve oraya gidecekler. Şimdiden söyleyeyim ben İran'ın birliği için de konuşacağım, ben İran'ın da Amerikan mandasına girmemesi için mücadele edeceğim.
Ben bu mücadeleyi İran için değil, Amerika bu topraklara gelmesin diye yapacağım.
ABD bu topraklara ne için geliyor? Demokrasi getirecekmiş! Neyle? Füzeyle, bombayla! Dünyanın neresinde görülmüş bombayla demokrasi getirildiği.
Başka neyle? Terörle, terör saldırılarıyla Amerika demokrasi getirecek! Bizimkiler de buna inanıyor, buna itibar ediyor."
İran'dan sonraki oyuncunun kim olacağı da belli!
Sayın Erdoğan ne diyor?
Bu millet için, bu devlet için, ABD için, AB için demediklerini Suriye için diyor, ailecek tatil yaptıkları Esad için diyor.
Örneğin 50 yıllık siyasi hayatında bir kez olsun, 'Türkiye, Türklerindir' cümlesini kuramayan Sayın Erdoğan dün, 'Libya'yı, Libyalılara teslim edeceğiz' derken bugün, 'Suriye, Suriyelilerindir' diyor.
Son 150 yılda dünya üzerinde en büyük insan katliamları yapan ve yapmaya devam eden ABD hakkında, İngiltere, Fransa, Almanya, Rusya, Çin ve de İsrail hakkında tarih belge ve görüntülerle bir haber belgeseli yapmayan medya, Kaddafi, Saddam ve Esad hakkında anında belgeseller yapıyor, onların ne kadar zalim olduklarını ispata çalışıyorlarsa bu birilerinin aklama ve yüceltme çabasının yanında büyük patronu yüceltme gayretlerinden başka bir şey değildir.
Evet, Saddam, Kaddafi, Esad zalimdi. Ama ABD kadar değil. İngiltere, İsrail, Fransa, Rusya, Çin, Almanya kadar değil.
Büyük zalimlerle dost olup, küçük zalimlere demedik laf bırakmamak, zulümlerinden ötürü değildir. Büyük zalimlere yaranmak içindir.
Örnek vereyim mi?
Önce camide poz verip ardından ABD'nin CNN kanalına çıkıp, 'Suriye'yi, İran'dan ve İranlı milislerden temizledik… İsrail'in Lübnan'da, Hizbullah'a karşı yaptığı operasyonlar bize çok yardımcı oldu' cümlelini kurup, 'İsrail'e karşı savaşmayacaklarını' açıklayan HTŞ lideri kimin rızası peşinde olduğunu anlamışsınızdır!
Ya yıllarca Esad'ın ekmeğini yiyip, İsrail saldırılarında toprak altında gizlenen Hamas liderlerinden Halid Meşal'in: "Suriye halkını zulme ve adaletsizliğe karşı devrimdeki başarılarından dolayı tebrik ediyoruz. Suriye'nin kurtuluşu, Gazze'nin, Kudüs'ün ve tüm Filistin'in kurtuluşunun müjdecisidir' sözleri Hamas'ın kime çalıştığının itirafıdır.
Ya BBC'nin, "27 Kasım'da HTŞ Halep'e doğru hareket etmeden iki gün önce ABD ve Türkiye Savunma Bakanları Münbiç'in Suriye Demokratik güçleri tarafından boşaltılması konusunda mutabakata vardı" haberi ne anlama geliyor?
Ya da İsrail'in tek kurşun atmadan Suriye'yi işgale başlaması, Golan Tepeleri'ni tümden ele geçirmesi ve Suriye'nin 400'den fazla askeri varlığını bombardımanlarla yok etmesini nasıl anlamalıyız?
Bu iş ülkemize zarar yazar
BTP lideri Sayın Baş son gelişmeleri şu şekilde özetledi;
"Suriye'de at yalanı seveyim inananı' şeklinde bir algı operasyonu yürüyor. Gerçek şu ki; İsrail Suriye'yi işgal ediyor ve Türkiye'nin komşusu olma yolunda hızla ilerliyor.
YPG'ye yapılan operasyonlara gelince; YPG'ye verilmek istenen topraklar Fırat'ın doğusu. Yıllardır yazılır, çizilir zaten. Dikkat ederseniz tüm operasyonlar Fırat'ın batısında ve terör sözcüleri, ABD ile anlaşmalı olarak çekildiğini duyuruyor. Sanki onları, Fırat'ın doğusuna itme operasyonu. Uzun lafın kısası. Bu iş ülkemize zarar yazar…
Sayın Erdoğan ne diyordu?
'Türkiye olarak Suriye'nin bugünkü seviyesine gelmesi konusunda çok büyük fedakarlıklarda bulunduk'.
Uzun lafın kısası. Bu iş ülkemize zarar yazar…
- Yalan ve talan aynen devam ediyor / 12.12.2024
- Saddam, Kaddafi, Esad gitti, sırada kim var? / 11.12.2024
- Esad gitti diye sevinelim mi? / 10.12.2024
- Erdoğan’ın önünde iki yol vardı. O, BOP’u seçti / 09.12.2024
- Yalan söylediler / 08.12.2024
- Mehmet Şimşek’ten Berat Albayrak tekerlemesi / 07.12.2024
- Ehl-i Beyt'i sevenlerin özellikleri imamet hakikati / 06.12.2024
- Erdoğan ile Esad empatisi yapalım mı? / 05.12.2024
- Ahmaklığın bu kadarı da fazla ama / 04.12.2024