Hayat nedir? Hayat, silgi kullanmadan resim çizme sanatının adıdır. Eğer bu sanat, bir şaheser olmuş ise buna da hayat-ı mukaddes denir. Allah'ın rızasına, evrenin gayesi kulluğa ve milletinin özgürlüğüne adanmış en güzel hayat-ı mukaddes örneklerinden biri de Ehl-i Beyt torunu Mustafa Kemal Paşa'mıza aittir.
Devlet kanalımız TRT (Türkiye Radyo Televizyon Kurumu), hayat-ı mukaddes ifadesinin ilk kelimesine gereken önemi verirken ifadenin tamamına gereken önemi vermemektedir. Sohbetimizin başlığı TRT ve Atatürk olabilirdi. Fakat inanın TRT dünya, TRT haber, TRT spor, TRT belgesel, TRT çocuk, TRT müzik, TRT Türk, TRT diyanet, TRT okul, TRT Kurdi, TRT el Arabia, TRT 3 gibi kanallardan sonra TRT Atatürk kulağa o kadar hoş geliyordu ki TRT ile Atatürk arasında bir 've'yi bile kıskandım. O devletimizin bir kurumu ise, Atatürk devletimizin bilakis kendisidir.
Gel gelelim, biz TRT ile Atatürk'ü ayrı tutamazken birileri adeta uzak tutmak için ellerinden geleni yapıyor. TRT Çocuk kanalında yayınlanan 'İstanbul Muhafızları' adlı çizgi filminin daha önce yayınlanan bir bölümünde, kötü adamın çocuklara yapacaklarının not alındığı listenin altına "Gazi Mustafa Kemal" imzası atılmıştı. Ardından hazırlanan uzman raporunda görüntülerden "küçük hata" olarak söz edildi ve olayın "sehven" yapıldığı belirtilip "ihlal yoktur" denildi. 'Sehven'lere alıştık ne de olsa!
Gelelim başka bir olaya... Tarih 10 Temmuz 2015'di. TRT Türk'te "Kendi Gökkubbemiz" adlı belgeselde, Osman Yüksel Serdengeçti'nin Samsun konuşması yer almıştı. Serdengeçti'nin konuşmasında Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü hakaret dolu sözlerle hedef alınmıştı. İşte belgeseldeki konuşmanın bir bölümü: "Tepeden inme dışarıdan gelme yapılan birçok inkılâplar milleti allak bullak etmişti. Paris sokaklarında yetişenler! Hukuk-u beşer beyannamesini ezbere bilenler! Laiklik ve inkılâpçılık perdesi altında yoksul Anadolu halkının imanını, vicdanını, hak ve hukukunu pervasızca çiğnediler. Kıtalara hükmeden, 3 kıtada asırlarca dimdik duran ecdadımızı, şurada, burada, halkevlerinde türlü kuyruklara sokarak tahkir ve tehvil ettiler. Onlar kendilerini yarı ilah sayıyorlardı. Yapanlar onlardı, yaratanlar onlardı, partilerinden bahsederken şerefli partimiz diyorlardı. On yılda on beş milyon genç yaratmışlardı. Tam 27 yıl tanrılar gibi konuştular. Firavunlar gibi saltanat sürdüler. Yediler, içtiler, kustular. Altta kalanın canı çıksın. Altta kalan halktı, milletti, köylüydü. Amma nutuklarda, amma afişlerde 'Köylü milletin efendisidir' diye yazıyordu. Halkı ve köylüyü efendimiz sensin, efendimiz sensin diye soydular."
Yorum yapmaya gerek görmüyorum. Eğer yorum yapmaya kalksak bir kitap olacaktır, iddia ediyorum.
Tarih 8 Aralık 2017'ydi. İktidara yakın ES Film'in yapımcı olduğu TRT'de yayınlanan "Payitaht Abdülhamid" dizisinin 28. bölümünde geçen ifadeler de bizi yine üzmüştü. Dizinin 17. bölümünde, "Osmanlı düşmanı" olarak betimlenen iki karakter arasındaki geçen konuşmada Emanuel Karasu isimli karakter, "Osmanlı'yı kendi evlatları bizim için yıkacak, merak etme. Onlar peygamberlerin izini takipten vazgeçsin, kitaplarını kapatsın, tarihlerinden utansın, Batı'nın kuyruğuna takılsın, imamlarının ipleri papazların ve hahamların ellerine geçsin de gör bak ben onlara neler yaptırıyorum" ifadelerini kullanmıştı.
Tabii her olay gibi bunların da üstü örtüldü.
Sohbetimizin girişinde hayattan bahsettik. TRT'nin bu konuda eksik olduğunu söylemiştik. TRT Atatürk'ü açmadınız sesimiz çıkmadı ama bari Atatürk'ün hayatı hakkında bir dizi yapın. Payitaht Abdülhamit, Diriliş Ertuğrul gibi diziler iyi de nerede Gazi Atatürk, nerede o yüce Türk? Anca kötü adamın notlarında, Serdengeçti'nin konuşmalarında, Osmanlı düşmanlarının ağızlarında, öyle değil mi?
Utanıyoruz?
Devlet kanalımız TRT (Türkiye Radyo Televizyon Kurumu), hayat-ı mukaddes ifadesinin ilk kelimesine gereken önemi verirken ifadenin tamamına gereken önemi vermemektedir. Sohbetimizin başlığı TRT ve Atatürk olabilirdi. Fakat inanın TRT dünya, TRT haber, TRT spor, TRT belgesel, TRT çocuk, TRT müzik, TRT Türk, TRT diyanet, TRT okul, TRT Kurdi, TRT el Arabia, TRT 3 gibi kanallardan sonra TRT Atatürk kulağa o kadar hoş geliyordu ki TRT ile Atatürk arasında bir 've'yi bile kıskandım. O devletimizin bir kurumu ise, Atatürk devletimizin bilakis kendisidir.
Gel gelelim, biz TRT ile Atatürk'ü ayrı tutamazken birileri adeta uzak tutmak için ellerinden geleni yapıyor. TRT Çocuk kanalında yayınlanan 'İstanbul Muhafızları' adlı çizgi filminin daha önce yayınlanan bir bölümünde, kötü adamın çocuklara yapacaklarının not alındığı listenin altına "Gazi Mustafa Kemal" imzası atılmıştı. Ardından hazırlanan uzman raporunda görüntülerden "küçük hata" olarak söz edildi ve olayın "sehven" yapıldığı belirtilip "ihlal yoktur" denildi. 'Sehven'lere alıştık ne de olsa!
Gelelim başka bir olaya... Tarih 10 Temmuz 2015'di. TRT Türk'te "Kendi Gökkubbemiz" adlı belgeselde, Osman Yüksel Serdengeçti'nin Samsun konuşması yer almıştı. Serdengeçti'nin konuşmasında Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü hakaret dolu sözlerle hedef alınmıştı. İşte belgeseldeki konuşmanın bir bölümü: "Tepeden inme dışarıdan gelme yapılan birçok inkılâplar milleti allak bullak etmişti. Paris sokaklarında yetişenler! Hukuk-u beşer beyannamesini ezbere bilenler! Laiklik ve inkılâpçılık perdesi altında yoksul Anadolu halkının imanını, vicdanını, hak ve hukukunu pervasızca çiğnediler. Kıtalara hükmeden, 3 kıtada asırlarca dimdik duran ecdadımızı, şurada, burada, halkevlerinde türlü kuyruklara sokarak tahkir ve tehvil ettiler. Onlar kendilerini yarı ilah sayıyorlardı. Yapanlar onlardı, yaratanlar onlardı, partilerinden bahsederken şerefli partimiz diyorlardı. On yılda on beş milyon genç yaratmışlardı. Tam 27 yıl tanrılar gibi konuştular. Firavunlar gibi saltanat sürdüler. Yediler, içtiler, kustular. Altta kalanın canı çıksın. Altta kalan halktı, milletti, köylüydü. Amma nutuklarda, amma afişlerde 'Köylü milletin efendisidir' diye yazıyordu. Halkı ve köylüyü efendimiz sensin, efendimiz sensin diye soydular."
Yorum yapmaya gerek görmüyorum. Eğer yorum yapmaya kalksak bir kitap olacaktır, iddia ediyorum.
Tarih 8 Aralık 2017'ydi. İktidara yakın ES Film'in yapımcı olduğu TRT'de yayınlanan "Payitaht Abdülhamid" dizisinin 28. bölümünde geçen ifadeler de bizi yine üzmüştü. Dizinin 17. bölümünde, "Osmanlı düşmanı" olarak betimlenen iki karakter arasındaki geçen konuşmada Emanuel Karasu isimli karakter, "Osmanlı'yı kendi evlatları bizim için yıkacak, merak etme. Onlar peygamberlerin izini takipten vazgeçsin, kitaplarını kapatsın, tarihlerinden utansın, Batı'nın kuyruğuna takılsın, imamlarının ipleri papazların ve hahamların ellerine geçsin de gör bak ben onlara neler yaptırıyorum" ifadelerini kullanmıştı.
Tabii her olay gibi bunların da üstü örtüldü.
Sohbetimizin girişinde hayattan bahsettik. TRT'nin bu konuda eksik olduğunu söylemiştik. TRT Atatürk'ü açmadınız sesimiz çıkmadı ama bari Atatürk'ün hayatı hakkında bir dizi yapın. Payitaht Abdülhamit, Diriliş Ertuğrul gibi diziler iyi de nerede Gazi Atatürk, nerede o yüce Türk? Anca kötü adamın notlarında, Serdengeçti'nin konuşmalarında, Osmanlı düşmanlarının ağızlarında, öyle değil mi?
Utanıyoruz?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
M. Haydar AKYAVUZ / diğer yazıları
- ‘Biz korkuyu Kerbela'da bıraktık’ / 30.05.2020
- Anneler Günü’nde Ebe Anne / 12.05.2020
- O bir davetçiydi / 10.05.2020
- Kardeşlerim / 27.04.2020
- Amerika kaybedecek! / 10.01.2020
- Röportaj: CHP İl Gençlik Başkanı Ali Rıza Tufan / 21.12.2018
- Arama Motoru Optimizasyonu (SEO) / 18.12.2018
- Şıkşıkiye Hutbesi / 27.10.2018
- Kahrolsun bazı şeyler / 04.05.2018
- Üniversiteme dokunma / 29.04.2018
- Anneler Günü’nde Ebe Anne / 12.05.2020
- O bir davetçiydi / 10.05.2020
- Kardeşlerim / 27.04.2020
- Amerika kaybedecek! / 10.01.2020
- Röportaj: CHP İl Gençlik Başkanı Ali Rıza Tufan / 21.12.2018
- Arama Motoru Optimizasyonu (SEO) / 18.12.2018
- Şıkşıkiye Hutbesi / 27.10.2018
- Kahrolsun bazı şeyler / 04.05.2018
- Üniversiteme dokunma / 29.04.2018