logo
29 NİSAN 2025

Tarım ülkesi olamadık

09.03.2022 00:00:00

Evet, tarım ülkesi olamadık. Daha doğrusu, ne sanayi ne de tarım ülkesi olabildik.  Başkalarına güvenerek tarım alanlarımız boş bırakıldı. Devlet, köylü ile yarıştı.  İnsanlarımız, köylerinden, arazilerinden koparıldı, şehirlere göç ettirildi. Şehirlerimizde kocaman varoş yerleşim alanları oluşturuldu. "Köyden indim şehre, şaşırdım birden bire," öz sözümüzde olduğu gibi şehirlere göç ettirdiğimiz insanlarımız ne şehirli olabildi ne de köylü kalabildiler.

"Elden gelen öğün olmaz; o da vaktinde bulunmaz" özlü sözümüz tam bugünün Türkiye'sini belirliyor. Konya Ovası'nı, Malatya Ovası'nı, Harran Ovalarını ve orada yaşayan çiftçileri kenara itip dışarıdan buğday almaya kalkışırsak, bugünkü olumsuzluğu da elbette ki yaşayacaktık ve yaşıyoruz.

Ukrayna, savaş nedeniyle kendi derdine düşmüş, Rusya, ülkelerin yaptırım uygulaması nedeniyle o da kendi vatandaşının gereksinimini karşılama hesapları yapıyor. Doğal olarak buğday ederi çok artmış durumda. "Elin atına binen tez iner," biz de kaldık boşlukta. Yabancıların tarım ürünlerine güvenirsek elbette bu duruma düşeriz. 

Trakya bölgemiz, tarım ürünleri özellikle ayçiçeği üretiminde oldukça olumlu topraklara ve iklime sahiptir. Ama görüyoruz ki ayçiçeği yağının Ukrayna'dan alımı durmuş bu nedenle vatandaşlar marketlerin önünde kuyruk oluşturuyorlar. Doğal olarak da fiyatlar almış başını gidiyor.

İkinci Dünya Savaşı yıllarında, ulusumuzu başkalarına muhtaç etmemek ve olumsuzlukları önlemek için ekmek karneye bağlanmıştı. Bu yaklaşım, doğruydu ve yerindeydi. Ama yıllarca siyasiler tarafından istismar edildi. 

Şurada iki ulus savaşıyor diye ülkemizdeki olumsuzlukları görünce geçmişi eleştirenler acaba utanmıyorlar mı? İkinci Dünya Savaşı döneminde ekmek, karneye bağlamıştır ama ne çocuklarımız babasız ne kadınlarımız kocasız kalmışlardır. Bu, büyük bir siyasi başarının sonucu iken bu yaklaşımı eleştirenler şimdi ne diyorlar acaba?

Topraklarımız, daha doğrusu yer altı ve yerüstü zenginliklerimiz, oldukça fazla iken beceriksizliğimiz nedeniyle el kapılarına muhtaç duruma getirilmemizi içime sindiremiyorum.

50-60 yıl gerilere gidiyorum. Tarlalarımızı, buğday başaklarının süslediğini, çayırlarımızı renk renk çiçeklerin, yeşilliklerin gözümüze, yüreğimize hoşluk verdiğini anımsıyor ve özlüyorum. Bostanımızda mis gibi kokan domatesimizi, yemyeşil biberlerimizi, ayrı bir tadı olan patateslerimizi özlüyorum. Topraklar aynı, iklim, aynı fakat tarlalarda buğday yok, bostanlarda sebze yok, ağaçlarda meyve de yok.

Ben ot kokusu ile, ben toprak kokusu ile, ben sap-saman kokusu ile büyüdüm. Ben akşam karanlığına doğru çobanın yönetiminde yüzlerce koyunun, ineğin köye gelişini gördüm ve mutlu oldum.

Ya şimdi? Meralar, çayırlar, tarlalar ve ahırlar bomboş. Şair diyor ya "Yavru gitmiş, ıssız kalmış otağı" diye. İnsanlar çekip gitmişler köylerimizden. Köylerimizi bir ıssızlık, bir gariplik kaplamış. O verimli tarlalar, çayır olmuş. Armutlar elmalar yerlere dökülüp çürüyor. Ama şehre göç eden o insanlarımız, evlerine bir kilo elma, armut alıp götüremiyor.

Bundan elli yıl önce öküz ve insan gücüyle yapılan tarım, bugün gelişen teknoloji ve makine gücüyle işlevini daha verimli ve daha çabuk yapılmaktadır. Ama gelişmekte olan ülkelerde tüm teknolojik olanaklara karşın, tarımda artış olmamıştır. Elbette ki bu oluşumda gelişmiş ülkelerin etkisi azımsanmayacak kadar fazladır.

Dünyaya baktığımızda tarım açısından sıkıntı çeken ülkelerin topraklarının tarıma uygun olduğu görülmektedir. Buna kendi ülkemizi örnek gösterebiliriz. Bir Konya Ovası, Bir Çarşamba Ovası bile ülkemizin tüm gereksinimlerini karşılayacak verimliliktedir. Ama devlet çiftçiye gereken yardımı sağlamıyor ve üretimini artırıcı kaynaklar yaratılmıyor.

Karadeniz Bölgesi'nde fındığı, çayı, İç Anadolu'da buğdayı, baklagilleri, Ege'de zeytini, inciri, Akdeniz'de narenciye ürünlerini, Doğu Anadolu'da hayvancılığın geliştirilmesini sağlayamazsak ve köylüyü, çiftçiyi aracıya, tefeciye teslim edersek biz çok daha soğan, patates, ayçiçeği yağı hatta ekmek kuyruğunda sıramızı bekleriz.

Yanlış politikalar nedeniyle tarım kesimine verilen desteklerin kaldırılması, hatta ürettiğimiz ürünlere sınırlama getirilmesi, bizi dışarıya bağımlı kıldı. Düne kadar tarım ürünlerinde, kendi kendimize yeterli olan ülkemiz, buğdayını, samanını, şimdi de soğanını ayçiçeği yağını dışarıdan ithal eden ülke olduk. Kendi çiftçimizi, gelişmiş ülkeler adına açlığa mahkûm ettik.

Merak ediyorum, siz ne diyorsunuz?

Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Ekrem Yazar / diğer yazıları
'Kusursuz sorumsuzluk'
Hüseyin Baş, Özdağ davasını izledi
Ümit Özdağ bugün hakim karşısındaydı
Duruşma ileri tarihe ertelendi
Mehmet Şimşek, ekonomi gündemini değerlendirdi
'Beklentilerde sınırlı bir kötüleşme var'
BTP lideri demokrasi ayıbını anlattı
'Demokrasilerde talimat milletten gelir'
Her gün yeni bir rakam!
İstanbul'da az hasarlı bina sayısı artıyor
Mevcudu korumak ana hedef
İş dünyasının gündeminde yatırım yok!
8 haftayı geçerse destek şart!
Uzmanların çelişkili açıklamaları kaygıyı tetikliyor!
BTP ve CHP genel başkanları duruşmayı izliyor
Ümit Özdağ hakim karşısında
Resmiyette düşüş sürüyor!
İşsizlik oranında 20 yıl sonra bir 'ilk'
İBB soruşturmasında ifade işlemleri tamamlandı
52 kişi Çağlayan'a gönderildi
Gazze'de 65 bin çocuk açlıktan hastaneye kaldırıldı
İsrail "açlık silahıyla" vuruyor
İspanya Başbakanı'ndan 'elektrik kesintisi' açıklaması
"Elektrik ihtiyacının %60'ı 5 saniyede yok oldu"
İsrail, Kudüs Fonu ve Vakfı'nın kapatılmasına karar verdi
Gazze, Batı Şeria derken, sıra Kudüs'te mi?
Teşekkürler Trabzonspor
Barcelona, UEFA Gençlik Ligi'nde şampiyon oldu
Baba ve iki kızı toprağa verildi
Bu acıya yürek dayanmaz
'Kusursuz sorumsuzluk'
Hüseyin Baş, Özdağ davasını izledi
Ümit Özdağ bugün hakim karşısındaydı
Duruşma ileri tarihe ertelendi
Mehmet Şimşek, ekonomi gündemini değerlendirdi
'Beklentilerde sınırlı bir kötüleşme var'
BTP lideri demokrasi ayıbını anlattı
'Demokrasilerde talimat milletten gelir'
Her gün yeni bir rakam!
İstanbul'da az hasarlı bina sayısı artıyor
Mevcudu korumak ana hedef
İş dünyasının gündeminde yatırım yok!
8 haftayı geçerse destek şart!
Uzmanların çelişkili açıklamaları kaygıyı tetikliyor!
BTP ve CHP genel başkanları duruşmayı izliyor
Ümit Özdağ hakim karşısında
Resmiyette düşüş sürüyor!
İşsizlik oranında 20 yıl sonra bir 'ilk'
İBB soruşturmasında ifade işlemleri tamamlandı
52 kişi Çağlayan'a gönderildi
Gazze'de 65 bin çocuk açlıktan hastaneye kaldırıldı
İsrail "açlık silahıyla" vuruyor
İspanya Başbakanı'ndan 'elektrik kesintisi' açıklaması
"Elektrik ihtiyacının %60'ı 5 saniyede yok oldu"
İsrail, Kudüs Fonu ve Vakfı'nın kapatılmasına karar verdi
Gazze, Batı Şeria derken, sıra Kudüs'te mi?
Teşekkürler Trabzonspor
Barcelona, UEFA Gençlik Ligi'nde şampiyon oldu
Baba ve iki kızı toprağa verildi
Bu acıya yürek dayanmaz
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.