Hemen her gün haber bültenlerinde doğu ve güneydoğu illerimizde yapılan operasyonlarda terör örgütüne ait ele geçirilen mühimmat listelerini izliyoruz. On binlerce uzun namlulu silah. Milyonlarca mermi. Suikast silahları, roketatarlar, on binlerce ton patlayıcı vs. Kısaca küçük bir ülke ordusuna yetecek askeri malzeme, diyebiliriz.
Geçen hafta yine haber bültenlerinde kullanılan ifade aynen şu; "Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde ele geçirilen silahlar spor salonuna sığmadı."
"10 adet roketatar silahı, 440 adet roketatar mühimmatı, 81 adet uzun namlulu silah. 125 bin fişek. 7 dürbünlü suikast silahı, 17 bin 875 kilogram bomba yapımında kullanılan malzeme, 5 adet cep telefonu, 2 adet kamera, 2 adet tüfek dürbünü, 22 adet hücum yeleği, 15 adet kütüklük?" vs.
Bu haberlerin yayınlandığı akşam TRT'de canlı yayınlanan, "Cumhurbaşkanı'nın Gençlerle Buluşması" isimli programda PKK'nın bu kadar güce, silaha nasıl ve hangi şartlarda ulaştığını anlatıyordu.
Erdoğan aynen şöyle diyordu; "Çözüm Süreci içinde valilerimize, bizim bazı tavsiyelerimiz olmuştu, yani 'sakın böyle bazı ufak tefek konularda sıkıştırmayın, üzerlerine gitmeyin' vesaire diye? (UFAK TEFEKTEN KASTINIZ NEDİR)
Bu bir iyi niyetti fakat bu iyi niyet ne yazık ki ciddi manada istismar edildi ve o süreç içinde ülkemize ciddi manada bir silah girişi oldu. (HEDEFİ BELLİ KATİLE İYİ NİYET GÖSTERMEK HANGİ KİTAPTA YAZIYOR)
Sözde mezarlıklar kurdular, bu sözde mezarlıklar, aslında çok manidardır, tabutların içinde bunlar silahlar sokmuşlar Türkiye'ye. (BU GERÇEK O GÜNDE BİLİNİYORDU. SİZ ŞİMDİ Mİ ÖĞRENDİNİZ)
Sözde mezarlıklar, içinde ibadethane diye kurulan yerler aslında ibadethane değil sonradan bunlar da ortaya çıkıyor. (HABER BÜLTENLERİNDE BİLE GÖRÜNTÜLENEN BU OLAYLARDAN DEVLETİN NASIL HABERİ OLMAZ)
Bakıyorsunuz kimisi yargılama için bir mahkeme gibi kullanıldı, kimisi güya ibadethane diye kullanılıyor, kimisi oralar adeta yargılamanın dışında maliye gibi tahsilat bölümü olarak kullanılıyor. İnsanlar toplanıyor, esnaf oraya götürülüyor, orada 'senin şu kadar cezan var, bunu ödeyeceksin' deniyor." (BU GERÇEKLER YAŞANIRKEN SİZ NE YAPIYORDUNUZ)
Evet, Sayın Cumhurbaşkanı, PKK'nın şehirlere nasıl indiğini, nasıl organize olduğunu ve bu organizenin başlattıkları açılım süreciyle gerçekleştiğini bizzat ifade ediyor.
Yani son 8 ayda doğuda verdiğimiz 3 yüzden fazla şehidin, nasıl, niçin ve ne uğrunda öldüklerini bizzat açıklıyor.
Artı yıkılan il ve ilçelerin, göç eden yüz binlerce vatandaşımızın hangi politikalar yüzünden bu hale düştüklerini de belirtiyor.
Artı Sayın Erdoğan, "Terör örgütleri akrep. Eninde sonunda kendilerini taşıyanları, destekleyenleri, kullananları da sokarlar. Çünkü onların karakterleri budur." Demişti.
PKK, akreptir. Kimi sokuyor? Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyetini. Peki, bu akrebi kim taşıdı, besledi, kendince kullanmaya kalktı?
Hala "biz bu hale nasıl geldik" sorusuna cevap arayan mı var!
Geçen hafta yine haber bültenlerinde kullanılan ifade aynen şu; "Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde ele geçirilen silahlar spor salonuna sığmadı."
"10 adet roketatar silahı, 440 adet roketatar mühimmatı, 81 adet uzun namlulu silah. 125 bin fişek. 7 dürbünlü suikast silahı, 17 bin 875 kilogram bomba yapımında kullanılan malzeme, 5 adet cep telefonu, 2 adet kamera, 2 adet tüfek dürbünü, 22 adet hücum yeleği, 15 adet kütüklük?" vs.
Bu haberlerin yayınlandığı akşam TRT'de canlı yayınlanan, "Cumhurbaşkanı'nın Gençlerle Buluşması" isimli programda PKK'nın bu kadar güce, silaha nasıl ve hangi şartlarda ulaştığını anlatıyordu.
Erdoğan aynen şöyle diyordu; "Çözüm Süreci içinde valilerimize, bizim bazı tavsiyelerimiz olmuştu, yani 'sakın böyle bazı ufak tefek konularda sıkıştırmayın, üzerlerine gitmeyin' vesaire diye? (UFAK TEFEKTEN KASTINIZ NEDİR)
Bu bir iyi niyetti fakat bu iyi niyet ne yazık ki ciddi manada istismar edildi ve o süreç içinde ülkemize ciddi manada bir silah girişi oldu. (HEDEFİ BELLİ KATİLE İYİ NİYET GÖSTERMEK HANGİ KİTAPTA YAZIYOR)
Sözde mezarlıklar kurdular, bu sözde mezarlıklar, aslında çok manidardır, tabutların içinde bunlar silahlar sokmuşlar Türkiye'ye. (BU GERÇEK O GÜNDE BİLİNİYORDU. SİZ ŞİMDİ Mİ ÖĞRENDİNİZ)
Sözde mezarlıklar, içinde ibadethane diye kurulan yerler aslında ibadethane değil sonradan bunlar da ortaya çıkıyor. (HABER BÜLTENLERİNDE BİLE GÖRÜNTÜLENEN BU OLAYLARDAN DEVLETİN NASIL HABERİ OLMAZ)
Bakıyorsunuz kimisi yargılama için bir mahkeme gibi kullanıldı, kimisi güya ibadethane diye kullanılıyor, kimisi oralar adeta yargılamanın dışında maliye gibi tahsilat bölümü olarak kullanılıyor. İnsanlar toplanıyor, esnaf oraya götürülüyor, orada 'senin şu kadar cezan var, bunu ödeyeceksin' deniyor." (BU GERÇEKLER YAŞANIRKEN SİZ NE YAPIYORDUNUZ)
Evet, Sayın Cumhurbaşkanı, PKK'nın şehirlere nasıl indiğini, nasıl organize olduğunu ve bu organizenin başlattıkları açılım süreciyle gerçekleştiğini bizzat ifade ediyor.
Yani son 8 ayda doğuda verdiğimiz 3 yüzden fazla şehidin, nasıl, niçin ve ne uğrunda öldüklerini bizzat açıklıyor.
Artı yıkılan il ve ilçelerin, göç eden yüz binlerce vatandaşımızın hangi politikalar yüzünden bu hale düştüklerini de belirtiyor.
Artı Sayın Erdoğan, "Terör örgütleri akrep. Eninde sonunda kendilerini taşıyanları, destekleyenleri, kullananları da sokarlar. Çünkü onların karakterleri budur." Demişti.
PKK, akreptir. Kimi sokuyor? Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyetini. Peki, bu akrebi kim taşıdı, besledi, kendince kullanmaya kalktı?
Hala "biz bu hale nasıl geldik" sorusuna cevap arayan mı var!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Erdoğan ve Bahçeli birlikte başardılar / 07.03.2025
- Dünyanın kalbi teorisi -2- / 06.03.2025
- Dünyanın kalbi teorisi -1- / 05.03.2025
- Başkomutan! / 03.03.2025
- PKK bitti (!) Kürt sorunu (!) küreselleşti / 02.03.2025
- Seçilmişlerin dilinden oruç / 01.03.2025
- Ramazan geldi mi? / 28.02.2025
- Hepsi AKP ve Erdoğan sayesinde / 27.02.2025
- Futbolda ara transfer dönemi bitti, siyasette devam ediyor / 25.02.2025
- CHP ve İmamoğlu’ndan başka gündeminiz yok mu? / 24.02.2025
- Dünyanın kalbi teorisi -2- / 06.03.2025
- Dünyanın kalbi teorisi -1- / 05.03.2025
- Başkomutan! / 03.03.2025
- PKK bitti (!) Kürt sorunu (!) küreselleşti / 02.03.2025
- Seçilmişlerin dilinden oruç / 01.03.2025
- Ramazan geldi mi? / 28.02.2025
- Hepsi AKP ve Erdoğan sayesinde / 27.02.2025
- Futbolda ara transfer dönemi bitti, siyasette devam ediyor / 25.02.2025
- CHP ve İmamoğlu’ndan başka gündeminiz yok mu? / 24.02.2025