"Tarihi ben mi yazdım, tarih mi beni öğen,Ben miyim böyle tevekküle baş eğen?" diye sorgulamıştı şâir! Ben de yıllarca bu sorgulamayı sorguluyordum!Yıllar süren sessiz sorgulamamın sonucu: Galiba çaresizlik, çaremiz oldu!Aklımıza vurduğumuz prangayı çözmedikçe; tutsak vicdânımıza hürriyetini vermedikçe, çoğunluğu kalabalık sayarak korkup taktığımız "Cesûr" maskemizi çıkarmadıkça, bizden bir halt olmaz! Bizden çare çıkmaz!Bizden çare çıkmayınca, bizden bir şey olmayınca da gelen vurur, giden vurur!Zinânın neden suç olmaktan çıkarıldığını, artık anlayabiliyorum! Anladığımı da paylaşmak istiyorum:Hem demokrat, hem insan hakları savunuculuğu yapıp, hem halkların eşitliği Don Kişotluğuna soyunup, hem AB'nin yolunu Ilımlı İslâm sapağından, tam dinin göbeğinden geçirerek Haçlı'ya çekilen beyaz bayrakla barışçıl rolüne yatıp; "Batıdan ahlâksızlık aldık!" diye iftira ederek çok eşlilik keyfini sürdürmek ve hem de Müslümân kalmak için!...Çetelerle mücâdelenin sebebini de anlıyorum anlıyorum artık: "Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir" sözünü kalkan edip millete zulmederek; millî adıyla piyasaya çıktıktan sonra halkçı rolüne yatıp, kefereden alınan uzun vâdeli, yüksek faizli dolarla "faizsiz kazanç" maskesini takmak; liradan sıfırları kaldırıp çok şatafatlı kelimelerle övündükten sonra tedâvülden kaldırıp, dünyanın sekiz dolar milyarderi yöneticisinin, sultanının, emirinin, devlet başkanının arasına girmek ve "helâl kazanç" diyebilmek için!Orduyla neden kavga edildiğini anlayabiliyorum artık:Ordu, Vatanın ve Devletin güvenliğini sağlamak amacıyla sûni olarak üretilmiş düşmanla, müttefik(!)in de yardımıyla savaşırken; demokrat maskesiyle, tedâvülden kaldırılmış liranın gölgesindeki bağımsızlık terânesiyle, fâizsiz kazanç maskesiyle Dünya Bankası ve diğer dünya sermayedarlarına teslîm edilmiş ekonomiyle; "Vakıflar Yasası"ndan önce verilip sonra tescillenmiş tapularla kefereye satılan vatan toprağını ve "Özelleştirme" diye yutturarak; gözümüze baka baka, göbeğimize basa basa okyanus ötesine taşınan Ortadoğu Petrolü' nün sevkiyâtını saklayabilmek ve hâlâ; "Vatanperverim" diyebilmek için!Niye bu halde olduğumuzu da biliyorum artık:Dinimizi dinsizlere; vatanımızı uğrunda ölerek alıp, dolar ve euroyla "Babalar gibi" satanlara; millî kimliğimizi Türk olmayanlara, milliyetimizi milliyetsizlere, örf-ananemizi batı taklitçisi Dinler Arası Diyalogculara; aklımızı kurnazlara, vicdânımızı zâlimlere, hamâsetimizi entellere, emânetimizi ehîl olmayanlara, cesâretimizi korkaklara, sâdıklarımızı hainlere, kahramanlarımızı işbirlikçilere, Bayrağımız'ı; "Vatanım rûy-i zemin, milletim nev-i beşer" diyen her dönemin puştları kimlik ve karakter fukaralarına; birliğimizi "alt-üst kimlik" diyen aşağılık komplekslilere demokratik yollardan emanet ettiğimiz için!Suçluyu da biliyorum: BİZ, hepimiz!Yeniden milletleşip Türkleşmezsek; yeniden Haçlı'nın tek korkusu Müslüman-Türk kimliğimize bürünemezsek; yeniden kahramanlarımızı lâyık oldukları tahtlarına çıkarmazsak; şehît Mehmetçikleri yeniden kahraman bilip her birine ayrı-ayrı destân yazmazsak; camiye gittiğimizi gösterme yarışından vaz geçmez, Allah'ı kandıramayacağımızı kendimize ısrarla söylemezsek; Bayrağa selâm vermeden uçan kuşun yuvasını hemen bozmazsak; Vatan'a yan bakan gözü hemen oymazsak; nâmusun hür bir ülkede, inancımızın hür bir devlette yaşanabileceğini hatırlamazsak; Şühedâ emâneti vatanı "Dar'ül harp(!)" tarifinden kurtaramazsak; entelleşme uğruna halkımıza, batılılaşma uğruna Türk Milletine ihânetten vaz geçmezsek; bu günler, güzel günler!...Korkarım bu aymazlıkla; Filistinliler bize acır! Iraklılar bize ağıt yakar! Haçlı Müttefik(!)in yardımlarıyla önce peşmergeler, sonra PKK'lılar, peşine IŞİD başımıza belâ olur, Müslüman-Türk'ün Anadolu'daki bin beş yüz yıllık direnci, iki bin yıllık mührü sökülür!Korkuyorsam kahpeyim! Korkarsam hainim! Tek başıma kalsam da ölüp-ölüp dirilip bir daha ölmezsem nâmertim!Balıkçılığı gösteri amaçlı yapan şovmen değilim ki balığı tutup salıvereyim; "Balık bilmezse Halık bilir!" tesellisine sığınayım!Esir değilim ki; IŞİD'in başını kestiği birini izlerken, diğerini kesinceye kadar sağ kaldığıma sevineyim!Sağırlar da duysun diye, körlerin gözüne parmak gibi batayım diye, bir daha haykırıyorum:Türk'üm ve Türk MİLLİYETÇİSİ'yim.Türk Milleti mensûbu ve Türk MİLLETÇİSİ'yim!Ehl-i Beyt Gemisi'ndeyim İmam Hüseyin'ce! Kâinat Devleti seferindeyim Oğuz Kağan'ca! Biliyorum ki; uğrunda ölmezsem milletim yaşamaz! Biliyorum ki; Türk Milleti yaşadığı müddetçe Haçlı'nın ve müttefik(!) desteğiyle şımaranların korkudan ödü patlar!"Tarihi ben mi yazdım tarih mi beni öğen, Ben miyim böyle tevekküle baş eğen?"Susarsam nâmertim, susmayacağım!..."TÜRK'ÜM. BU AD HER ÜNVANDAN ÜSTÜNDÜR."Selâm, sevgi, dua...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Mustafa Aslan / diğer yazıları
- Atatürk'ün anlatımıyla Çanakkale savaşları / 20.03.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017