Virüsün bilinmeyen gizemli
tarafları ve soruları
3- Sars ın geliştiren nedir?
Dünya Sağlık Teşkilatı'nın ifadelerine göre: Corona 'Virüsün genetik zinciri üç hafta önce oluşmuş durumdadır. Fakat bu Sars hastalığına diğer virüslerin de katkılarının olabileceği de düşünülmektedir.
4- Neden bazıları için bu Sars hastalığı felakete dönüşmekte, diğerlerinde ise sadece kötü bir soğuk algınlığı şeklinde seyretmektedir?
Bu durum onların sadece İmun (direnç) sistemleriyle mi ilgili olmaktadır?
5- Sars'ın tedavisi nasıl yapılacaktır?
Şu anda kesin bir tedavi şekli henüz bilinmemektedir. Hekimler birçok antivirüs (virüslere karşı) ilaçları test etmektedirler. Ayrıca bir çok birleşik ilaçları da denemektedirler.
6- Bu hastalık zaten silinmez-kaybolmaz bir şekilde çok düşük bir düzey de devamlı olarak insanlarda bulunabilmektedir. Ama Dünya Sağlık Teşkilatı yine de bu hastalığın üstesinden gelmek zorunda olduğunu düşünmektedir.
Düşük düzeydeki hastalığın devamlılık zincirini de kırmak zorundadır.
7- Hastalık virüsünün devamlı mutasyonları onun şiddetinin çoğalmasını mı sağlamaktadır? Bazıları iyileşmekte bazıları ise ölmektedirler. Sonuç olarak: Ortalama % 6-8 kadarı felaketle sonuçlanmaktadır.
1997'deki Kuş Nezlesi
Bilim adamları Çin'de, 1997'deki Kuş Nezlesinin küçük bir mutasyonla insanlara bulaştığını ve öldürücü hale geldiğini de pekiala bilmektedirler. Bu Kuş hastalığının virüsündeki tek bir kodunun değişmesiyle insanlara da bulaşması mümkün olmuştur.
Hastalığın herkeste aynı seyretmemesinin başlıca unsuru ise her İsanınimun-direnç sisteminin aynı olmamasına bağlanmaktadır.
Bunun yanında virüslerin genetik mutasyonlarının da burada rol oynadıkları bilinmektedir. Değişik zamanlarda değişik mutasyonların şiddeti de değişmektedir.
Hastalığın teşhisi
Hastalığın teşhisi iki önemli kanıta bağlanmaktadır:
1- Kan tetkiki.
Kanda virüse karşı antibody (özel koruma mekanizmaların) bulunması, ve (PCR) Polymerase Chain Reaction (Polimeraz-bir yabancı nesneye karşı özel vücud reaksionu).
Ayrıca öksürük ifrazatı ile tükürük bezi ifrazatlarından alınan silgideki bulgular da teşhise yardımcı olmaktadır.
Ama bütün bu tekiklerde de False (altadıcı) pozitif ve aldatıcı negatif (olumlu veya olumsuz aldatıcı) sonuçların da alınabilmesinden de bahsetmektedirler.
Sars hastalarının tedavisi
Sarsın tedavisi de ayrı bir bilmeceyi oluşturmaktadır. Herşeyden önce karşımızda bir bakteri değil-bir virüs bulunmaktadır. Hong Kong'ta bu hastalığa karşı.
1- Ribavirine kullanılmaktadır.
2- Steroidlerde (kortizonlu ilaçlar) beraber verilmektedir. Fakat bu ilaçların laboratuar tetkikinde Sars'a bir etkisi görülmemektedir.
ABD'de John Huggins ve peter Jahrling olmak üzere, ve bütün dünyadaki virologlar bu hastalığın tedavisi hakkında sistemli bir araştırma yapmaktadırlar.
Şu anda genel olarak Hiv-AİDS mikrobu, Herpes, Hepatitis (karaciğer iltihaplanması), kansere karşı ajanlar, ve belki binden fazla değişik ilaçlar devamlı olaark laboratuarlarda denenmektedirler.
Bunun yanında Cysteine Protease İnhibition frenleyici ilaçları (ki bunlar bazı virüsleri de bloke etmektedir) da kullanılmaktadır. Ama tabii ki bunların birçoğunda şiddetli yan etkileri de bulunmaktadır.
tarafları ve soruları
3- Sars ın geliştiren nedir?
Dünya Sağlık Teşkilatı'nın ifadelerine göre: Corona 'Virüsün genetik zinciri üç hafta önce oluşmuş durumdadır. Fakat bu Sars hastalığına diğer virüslerin de katkılarının olabileceği de düşünülmektedir.
4- Neden bazıları için bu Sars hastalığı felakete dönüşmekte, diğerlerinde ise sadece kötü bir soğuk algınlığı şeklinde seyretmektedir?
Bu durum onların sadece İmun (direnç) sistemleriyle mi ilgili olmaktadır?
5- Sars'ın tedavisi nasıl yapılacaktır?
Şu anda kesin bir tedavi şekli henüz bilinmemektedir. Hekimler birçok antivirüs (virüslere karşı) ilaçları test etmektedirler. Ayrıca bir çok birleşik ilaçları da denemektedirler.
6- Bu hastalık zaten silinmez-kaybolmaz bir şekilde çok düşük bir düzey de devamlı olarak insanlarda bulunabilmektedir. Ama Dünya Sağlık Teşkilatı yine de bu hastalığın üstesinden gelmek zorunda olduğunu düşünmektedir.
Düşük düzeydeki hastalığın devamlılık zincirini de kırmak zorundadır.
7- Hastalık virüsünün devamlı mutasyonları onun şiddetinin çoğalmasını mı sağlamaktadır? Bazıları iyileşmekte bazıları ise ölmektedirler. Sonuç olarak: Ortalama % 6-8 kadarı felaketle sonuçlanmaktadır.
1997'deki Kuş Nezlesi
Bilim adamları Çin'de, 1997'deki Kuş Nezlesinin küçük bir mutasyonla insanlara bulaştığını ve öldürücü hale geldiğini de pekiala bilmektedirler. Bu Kuş hastalığının virüsündeki tek bir kodunun değişmesiyle insanlara da bulaşması mümkün olmuştur.
Hastalığın herkeste aynı seyretmemesinin başlıca unsuru ise her İsanınimun-direnç sisteminin aynı olmamasına bağlanmaktadır.
Bunun yanında virüslerin genetik mutasyonlarının da burada rol oynadıkları bilinmektedir. Değişik zamanlarda değişik mutasyonların şiddeti de değişmektedir.
Hastalığın teşhisi
Hastalığın teşhisi iki önemli kanıta bağlanmaktadır:
1- Kan tetkiki.
Kanda virüse karşı antibody (özel koruma mekanizmaların) bulunması, ve (PCR) Polymerase Chain Reaction (Polimeraz-bir yabancı nesneye karşı özel vücud reaksionu).
Ayrıca öksürük ifrazatı ile tükürük bezi ifrazatlarından alınan silgideki bulgular da teşhise yardımcı olmaktadır.
Ama bütün bu tekiklerde de False (altadıcı) pozitif ve aldatıcı negatif (olumlu veya olumsuz aldatıcı) sonuçların da alınabilmesinden de bahsetmektedirler.
Sars hastalarının tedavisi
Sarsın tedavisi de ayrı bir bilmeceyi oluşturmaktadır. Herşeyden önce karşımızda bir bakteri değil-bir virüs bulunmaktadır. Hong Kong'ta bu hastalığa karşı.
1- Ribavirine kullanılmaktadır.
2- Steroidlerde (kortizonlu ilaçlar) beraber verilmektedir. Fakat bu ilaçların laboratuar tetkikinde Sars'a bir etkisi görülmemektedir.
ABD'de John Huggins ve peter Jahrling olmak üzere, ve bütün dünyadaki virologlar bu hastalığın tedavisi hakkında sistemli bir araştırma yapmaktadırlar.
Şu anda genel olarak Hiv-AİDS mikrobu, Herpes, Hepatitis (karaciğer iltihaplanması), kansere karşı ajanlar, ve belki binden fazla değişik ilaçlar devamlı olaark laboratuarlarda denenmektedirler.
Bunun yanında Cysteine Protease İnhibition frenleyici ilaçları (ki bunlar bazı virüsleri de bloke etmektedir) da kullanılmaktadır. Ama tabii ki bunların birçoğunda şiddetli yan etkileri de bulunmaktadır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006