Parlamenter sisteme dönüş…

"Büyük Millet Meclisi, Türk ulusunun yüzyıllar süren arayışlarının özeti ve onun kendi kendisini yönetmek bilincinin canlı simgesidir. 

Türk ulusu; alınyazısını Büyük Millet Meclisi'nin yeterli ve yurtsever eline bıraktığı günden başlayarak karanlıkları sıyırıp kaldırmış ve umutları boğan yıkımlardan ulusların gözlerini kamaştıran güneşler ve utkular çıkarmıştı." Atatürk. 

"Parlament" sözcüğü "konuşmak" anlamına gelir; PARLAMENTO ise ulus işlerinin konuşulduğu yerdir. Parlamento sözcüğü Türk diline İtalyancadan girmiştir. Parlamento deyimi ilk kez 1230 yılında kullanılmıştır. 

Parlamento kurumu demokrasi kavramı ile yakından ilişkilidir. Çünkü demokrasi, sözcük olarak demos (halk) ile kratos (egemenlik) köklerinden oluşmuş, 2500 yıllık çok uzun geçmişi olan bir kavramdır. Bu kavram çok çeşitli tanımlar görmüşse de, özgürlükler kavramıyla ilişkisi bugün en çok kabul gören yanıdır. 

Bize gelelim… Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), tüm çağların en büyük devrimcisi Mustafa Kemal Atatürk tarafından, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasına ulaştırılacak yolda Osmanlı'nın gasp ettiği ulusal egemenliği halka vermek üzere tüm dünyaya örnek biçimde oluşturulmuş abide devlet yapılanması ana kurumudur. Bu Meclis, aynı zamanda, köhneleşip yıkılmış hanedanlık düzenine son verilerek çağdaş, saygın, tam bağımsız bir devlet kurup ülkeyi çağdaş yönetim biçimi demokrasiye ulaştırma ana hedefinin ilk ve gerekli aşamasıdır.

Bu tarihi dokunuştan sonra yeni yılın öneminin altını çizelim; 2023 Cumhuriyetimizin 100. yılı. 

TBMM, anayasal ve kurumsal tekelinde olan, hiç kimseye devredilemez, hiç kimse tarafından kullanılamaz bulunan ulusal egemenlik hakkını var olan anayasal düzen uyarınca bu tarihsel kurumsal temel hakkı yeniden tekeline almalıdır.

Bu amaçla, kurucu sisteme aykırı olarak yürürlüğe konulmuş bulunan, kerameti kendinden menkul, Türk tipi başkanlık sistemine son verilmelidir… 

Ama nasıl? Bunun yolu seçim sandığından geçer. 

Cumhur başkanlığı seçiminin muhalefetin adayı kazanabilir. Ancak anayasayı değiştirebilecek bir çoğunluğa ulaşılabilir mi? Ulaşılamazsa sistem aynı kalır. Sadece siyasal güç el değiştirmiş olur. 

Meclis'te elde edilmiş zayıf bir çoğunluk ve cumhurbaşkanlığı seçiminde alınmış bıçak sırtı bir galibiyetle sistemin değişmesi zor görünüyor. 

Ne var ki, anayasayı değiştirecek çoğunluk sağlanırsa; 

Yasamadan yürütmeye devredilmiş bulunan bütün kurucu yetkilerin geri alınması mümkündür.