TBMM Başkanı "Çiçek Cemil", CHP milletvekili Hüseyin Aygün'ün TBMM'de cemevi açılma talebini reddetti. Ret gerekçesi Diyanet İşleri Başkanlığı'nın "...İslam dininin ibadet yerleri camilerdir" şeklindeki fetvası. Cemevine hayır diyen Diyanet İşleri Başkanı, birkaç gün evvel Fener Rum Patriği'nin ayağına kadar giderek, ayaküstü konuşmasında Papaz Okulu'nun açılmasından yana olduğunu Patrik'le kucaklaşarak cümle alemi müjdeledi. Zaten bunların ağababaları dahatırlayacaksınız, Vatikan'da Papa'nın kollarında "medeniyetler ittifakı"nın şarkısını besteliyorlardı. Haçlıyla sarmaş dolaş olan bu kutsal (!) ittifak tayfası, hızlarını alamayarak, şimdilik sahip çıktıkları görüntüsü veren cami için yazılmış mevlidi şerifi de kiliseye sokup, kilise müziği olan "kantat" formatında besteletmişlerdir. Parasını da Kültür Bakanlığı bütçesinden yani senin benim paramdan ödemişlerdir.
Yine bu zihniyet kiliseleri ihya edip yeniden ayinlerin başlamasına önayak olmuştur. Gerekçeleri hazırdır kültüre katkı vede medeniyetler ittifakı. Peki, Büyükada'daki dünyanın en büyük ikincisi ahşap yapısı olan "yetimhane"yi Patrikhane'ye niye kaptırdınız? Bunu ne kültürle ne de ittifakla açıklayabilirsiniz. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi önünde Patrikhane'ye karşı kaybedilen davada Türk Hükümeti yeterli savunmayı yapmamıştır.
Gayrimüslimler için kollarını açan, dahası onların kollarınagirerek İslam ülkelerinin işgaline destek veren bu arkadaşlar Müslüman olan Alevi kardeşlerimize karşı nefret suçuna davetiye çıkarmaktadırlar. Kiliseleri ihya eden mevlidi kiliseye sokanların kültür gerekçeleri aslında çok daha fazlasıyla Alevi Bektaşi kültürü için geçerlidir. Çünkü öncelikle özümüze ait olanı kazanma ve muhafaza etmek ulusal kimliğimizin namus borcudur. Gel gör ki, batılıların dümen suyunda milli kültür mirasımızı bir kenara itip, onlara yaranma gayretkeşliği bir yandan, popüler kültür uğruna kurban edilmiş, medya destekli yozlaşmış ortam bir yandan ortalık olmuş toz duman.
Bu kirlilikten arınarak cemevi konusunu yoklamaya çalıştığımızda şunları görebilmekteyiz. Alevi kültürünü geçmişten bugüne ve geleceğe taşıyacak, bir iletişim ve üretim ortamı, cem kültür evleri ile gerçekleşebilir.
Alevi toplumun dini ve kültürel ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde cem salonu, lokma evi, toplantı eğitim bölümü, konaklama bölümü ve idare bölümü, ayrıca dede evi, açık yemek nevağı da cem kültür evi için mekânsal çözümdür.
Tabii ki mekânsal çözümden çok daha önemli olan zihinsel çözümdür ve bunun öncülüğünü de uluslararası alanda ve ülkemizde ses getiren sempozyumlarla Sayın Prof. Dr. Haydar Baş yapmıştır. Ülkeyi bölme tezgâhına ve bölünme anayasası projesine karşı bir topyekün silkinişin ayak sesleridir bu.
Nefret ve söylemlerinden, eylemlerinden uzak duralım, küresel tuzaklara düşmeyelim.
Yine bu zihniyet kiliseleri ihya edip yeniden ayinlerin başlamasına önayak olmuştur. Gerekçeleri hazırdır kültüre katkı vede medeniyetler ittifakı. Peki, Büyükada'daki dünyanın en büyük ikincisi ahşap yapısı olan "yetimhane"yi Patrikhane'ye niye kaptırdınız? Bunu ne kültürle ne de ittifakla açıklayabilirsiniz. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi önünde Patrikhane'ye karşı kaybedilen davada Türk Hükümeti yeterli savunmayı yapmamıştır.
Gayrimüslimler için kollarını açan, dahası onların kollarınagirerek İslam ülkelerinin işgaline destek veren bu arkadaşlar Müslüman olan Alevi kardeşlerimize karşı nefret suçuna davetiye çıkarmaktadırlar. Kiliseleri ihya eden mevlidi kiliseye sokanların kültür gerekçeleri aslında çok daha fazlasıyla Alevi Bektaşi kültürü için geçerlidir. Çünkü öncelikle özümüze ait olanı kazanma ve muhafaza etmek ulusal kimliğimizin namus borcudur. Gel gör ki, batılıların dümen suyunda milli kültür mirasımızı bir kenara itip, onlara yaranma gayretkeşliği bir yandan, popüler kültür uğruna kurban edilmiş, medya destekli yozlaşmış ortam bir yandan ortalık olmuş toz duman.
Bu kirlilikten arınarak cemevi konusunu yoklamaya çalıştığımızda şunları görebilmekteyiz. Alevi kültürünü geçmişten bugüne ve geleceğe taşıyacak, bir iletişim ve üretim ortamı, cem kültür evleri ile gerçekleşebilir.
Alevi toplumun dini ve kültürel ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde cem salonu, lokma evi, toplantı eğitim bölümü, konaklama bölümü ve idare bölümü, ayrıca dede evi, açık yemek nevağı da cem kültür evi için mekânsal çözümdür.
Tabii ki mekânsal çözümden çok daha önemli olan zihinsel çözümdür ve bunun öncülüğünü de uluslararası alanda ve ülkemizde ses getiren sempozyumlarla Sayın Prof. Dr. Haydar Baş yapmıştır. Ülkeyi bölme tezgâhına ve bölünme anayasası projesine karşı bir topyekün silkinişin ayak sesleridir bu.
Nefret ve söylemlerinden, eylemlerinden uzak duralım, küresel tuzaklara düşmeyelim.
Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu / diğer yazıları
- Terör / 01.02.2024
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023